EMEK PARTİSİ :Halkın birikimi ve ülke kaynakları "itibar" lüks ve şatafat için değil halk için kullanılmalıdır!
Artık kaç noktada yangın var sayamıyoruz. İtibardan tasarruf olmaz diyerek saray yapan Cumhurbaşkanlığına bir kaçı uçan saray olmak üzere 8 Genelkurmayı Bakanları vs derken toplam 13 uçak alan iktidar farklı illerde çıkan yangınlara kiralık 3 uçakla müdahale ediyor. İtibarı sarayda gösterişte lüks ve şatafatta arayanlar yangınların arasından ne malımızı ne de canımızı kurtaramıyorlar. Uçan sarayları yanan ormanlara evlere yanarak ölen hayvanların üzere bir damla su dökemiyor.
Başta Antalya ve Mersin olmak üzere pek çok yerde çıkan yangınların neden çıktığı önemli bir soru ama bundan daha da önemlisi neden söndürülemediğidir. Yangınla mücadele araçları yetmiyor yangın kontrol altına alınamıyor. Çünkü yaklaşık 23 milyon hektar ormanlık alanı bulunan ülkemizde yangın hep var ama mücadele planı yok.
Küresel ısınma ve iklim değişikliği sonucu bir yanda fırtınalar seller diğer yanda kuraklığa bağlı tarım üretiminin düşmesi ve başka bir yanda yanan ormanlar. Kapitalistlerin kar hırsına kurban edilerek talan edilen doğa tahrip edilen çevre ve yetersiz koruma önlemleri sonuç hep yıkım. Başta AKP iktidarı olmak üzere kimse "bu suç hepimizin" diyerek hedef şaşırtıp yağ gibi su yüzüne çıkmaya çalışmasın! AKP tarım ve ormanlık alanlar başta olmak üzere bütün canlıların yaşam alanlarını imara ve betonlaşmaya açan bir partidir. Bodrum Güvercinlik'te 13 yıl önce çıkan yangında yanan ağaçların yerine dikilen 5 yıldızlı otel orman yangını nedeniyle yanmaya başlayınca tahliye edildi. Bakmayın siz "misliyle geri fidan dikilecek" sözlerine iktidarın ne orman yangınları için önlem acil durum ve kriz yönetimi ne de orman yangınlarını söndürmeye dönük yeterli ekipman ve personel derdi var! Hükümetiyle otel patronlarıyla inşaat baronlarıyla sermaye grupları bir yandan timsah gözyaşı dökerken diğer yandan el ovuşturup yangınla açılan yeni rant alanlarının hesabını yapıyorlar.
Bu nedenledir ki yangın söndürmede tecrübe sahibi personel ve uçaklarıyla etkili bir kurum olan Türk Hava Kurumu (THK) yapılan yangın söndürme uçağı ihalesi ile saf dışı bırakılmıştır. Yaklaşık yüzde 30'u ormanlarla kaplı ülkenin yangınla mücadelesi ihale ile uçurulan kiralık 3 uçağın insafına bırakılmış durumdadır. Ülke varlığı ve kaynağı ne varsa satıp özelleştiren AKP iktidarı hem ciğerlerimiz olan ormanlarımızı hem de korunmasını özelleştirmiş durumdadır.
Soruyoruz;
1- Uçakla yangın söndürme devletin asli işi olmasına rağmen neden ihale ile özele devredilerek yapılıyor?
2- Kamu kurumu özelliği taşıyan Türk Hava Kurumu'nun (THK) elinde yangın söndürme uçağı ve deneyimli personeli olmasına rağmen neden ihale vb oyunlarla yangın söndürme faaliyetinden saf dışı ediliyor?
3- THK'nın uçaklarını hangarlarda çürümeye terk edilmesi ve yangın söndürme alanında deneyimli pilot ve teknik personelin THK'ya atanan kayyum tarafından işten atılmasının sebebi nedir?
4- THK'ya eski bakanın kayyum olarak atanması kurum bünyesinde bulunan 200 civarında gayrimenkule çökme planının bir parçası mıdır?
5- THK hangarlarında çürümeye terk edilen uçakları Almanya İtalya Yunanistan Mısır ve Fransa kullanırken ülkemizde kullanılmamasının sebebi nedir?
6- Her orman yangınında tartışılan yangın söndürme uçakları sorununun çözümü için gerçekçi somut hangi adımlar atılmaktadır?
Emek Partisi olarak işçi emekçi halkımızı kapitalist talan ve tahribata karşı mücadeleye çağırırken iktidarı da acil yapılması gerekenler konusunda uyarıyoruz.
1- Yangın olan bölgeler bir an önce afet bölgesi ilan edilsin
2- Yangın bölgelerinde halkın barınma sağlık temizlik ve temel gıda ihtiyaçları karşılansın
3- Yangından zarar gören evi serası bahçesi yanan köylüler başta olmak üzere halkın zararı sigorta vs şartı aranmaksızın devlet tarafından karşılansın
4- Sürekli ormanları yanan ülkemizde gerçek anlamda bir yangın söndürme filosu için gereken önlemler alınsın.
5- Yaşanan yangınlarda ve yangınların söndürülmesinde sorumluluğu olanlar hesap versin.
Sedat Başkavak
Genel Başkan Yardımcısı
- - - - - - - - - - - - - - - -
Allah şunu misal getirdi:
Bir yanda hiçbir şeye gücü yetmeyen bir köle, diğer yanda tarafımızdan güzel bir rızık verdiğimiz, ondan gizli, açık olarak harcayan hür bir insan, bunlar hiç eşit olur mu?
NAHL suresi..75.ayet...
- - - - - - - - - - - - - - - -
MADENCİNİN VASİYETİ
"Helâl lokma Neydi şehadet? Cephelerde ölmek mi?
Helâl lokma ararken can vermeyi bilmek mi?
Tek düşüncem horantam helâl yesin aşını
Akran içinde yavrum dimdik tutsun başını.
Evdeşim baş eğmesin, ar etmesin hâlinden
Nîmet verene şükrü düşürmesin dilinden.
Bir dehlizde can vermek madencinin kaderi.
Makamdaki vicdanın acep nedir ederi?
Yedi kat yer altında rızkımı aradım ben
Canımı verir iken kimlere yaradım ben?
Şayet varsa bir ihmal mutlak bulsun devletim
Hakkımı helâl etmem unutursa milletim
(muhacir bozkurt)
Mustafa KÜTÜKCÜ
14.05.2014 – DENİZLİ.
- - - - - - - - - - - - - - - -
Bilim adamlarının kesinliği yok ama delilleri var.
Yaratılışçıların delilleri yok ama kesinliği var.
Ashley Montagu
- - - - - - - - - - - - - - - -
Dum spiro,spero
Nefes aldigim surece umut ediyorum.
Latin Atasozu
- - - - - - - - - - - - - - - -
Sonuclari degil, baslangiclari degistirmek gerekir.
ALAIN
- - - - - - - - - - - - - - - -
İmkansız Dostluk
Değil kardeşim, dal yeşil değil,gök mavi değil,
Bilsen
Aklından geçer mi dersin aklımdan geçen şeyler?
Sanmam
Cahit Sıtkı Tarancı
- - - - - - - - - - - - - - - -
Ömer Hayyam Bütün Dörtlükler [ 54. - 389 ]
Cennette huriler varmış, kara gözlü;
İçkinin de ordaymış en güzeli.
Desene biz çoktan cennetlik olmuşuz:
Bak, bir yanda şarap, bir yanda sevgili.
ŞARAB: Arapça, içecek şey, anlamında bir kelime. Aşk ve mahabbet anlamına kullanılır. Coşkun aşk halleri ki, bu durumdaki kişi aşkta sadakat imtihanından geçer. Kemale erenlerin hali budur. Bu kelimeyle ilgili bazı deyimler şunlardır:
Şaraphane : Melekût âlemi, kâmil arifin iç dünyası.
Şarab-ı Puhte: Yıllanmış, kıvamını bulmuş şarap. Her türlü kayıttan, sınırlamadan kurtulmuş saf ve mücerred zevk.
Şarab-ı ham : Çiğ şarap. Dünyevî zevk ile karışık hayat.
Şarap-ı Tevhîd : Allahın zâtında mahvolup, her türlü maddî bağdan kurtulma.
İki türlü şarap vardır: Biri maddî, dünyevi, alkol ihtiva eden içilmesi haram olan içki, ki bu insanı içince sarhoş eder. Diğer şarap ise, aşk şarabıdır. Allahı sevmekten kaynaklanan zevkin sonucu olarak ortaya çıkan bir tür mestlik, melankoli hâli. Sûfîler bu bakımdan, içmeden sarhoş olanlardır, diye tanımlanır. Marifet, içmeden, manâ sarhoşu olmaktadır. Her iki sarhoşta ortak bazı özellikler vardır. Bunlardan biri, her ikisi için dış âlemin bir anlamı yoktur; sarhoşluk, her iki grubu dış dünya ile alakalı bir takım ilgilerden kesmiştir, ikisi arasındaki pek çok farktan bir diğeri de, şudur: : Mânâ sarhoşunda, karaciğerden kaynaklandığı söylenen bir tür iç hararet, maddî şarab içende bulunmaz.
- - - - - - - - - - - - - - - -
Din, sıradan insanları sessiz tutmak için mükemmel bir alet.
Napolyon ( Beğendiğim sözlerden birisi )
- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder