22 Temmuz 2021 Perşembe

ÜMİT DOĞAN : NECİP FAZIL KISAKÜREK GERÇEKLERİ? NECİP FAZIL KISAKÜREK KİMDİR

 

ÜMİT DOĞAN : NECİP FAZIL KISAKÜREK GERÇEKLERİ? NECİP FAZIL KISAKÜREK KİMDİR

tsumut71@gmail.com

25 Mayıs 2021 - 14:36 - Güncelleme: 25 Mayıs 2021 - 19:50

Necip Fazıl neden Atatürk ve devrimlerin düşmanı oldu?

Hayranları pek bilmez 1943 yılına kadar Atatürk'ün ve devrimlerini savunan Cumhuriyet düşmanlarına göz açtırmayan bir Necip Fazıl Kısakürek vardı.

Kubilay'ın ölümünde mesela…

1934 yılının Aralık ayında Ankara Türk Ocağı'nın yaptığı Kubilay'ı anma toplantısında "Gözüme görünen şeyi açıkça kaidesiz tertipsiz ve imasız söylüyorum. Eğer inkılabı zayıf tutarsan eğer inkılabın yüreğini hassasiyetini ve sinirlerini temsil etmezsen bıçağın ters tarafı ile yirmi dakikada kesilen Kubilay'ın kafasında sana tevcih edilen akıbeti seyredebilirsin. Türkiye nüfus kütüklerindeki softa ve mürtecinin yeşil kanını kurutacaksın. Bu kadar. " demişti.

1938'de Atatürk'ün ölümü üzerine şunları yazmıştı:

"Benim gözümde birbirine bağlı iki işin sahibi iki Atatürk var. Zaman tasnifinde bunlardan biri düşmanın denize dökülüşüne öbürü bugüne kadar sürer. Biri ölüm hükmü giymiş bir milleti şahlandırdı. Mucize çapında bir başarıyla madde ve askerlik planında muzaffer kıldırdı. Öbürü bir an evvelki ölüm tehlikesini doğuran sebepler âlemine karşı harekete geçti fikir ve cemiyet planında yeni bir bünye inşasına girişti. Milli kahramanın ölümü önünde duyduğumuz matem hissini tek bir emniyet duygusu ile teselliye muktediriz. Teknesinde Atatürk'ü yoğuran Türk milleti daima Atatürk gibi kahramanlara ihtiyaç duyacaktır. "

Mayıs 1943'te Necip Fazıl Büyük Doğu isimli bir dergi kurduğunu ve CHP ölçülerine uygun yayın yapacağını söyleyerek CHP'den dergi için 5000 lira para istedi. Aynı dönem CHP'den milletvekili adayı oldu. Bu sürede Atatürk'ü öven yazılar yazdı. Büyük Doğu'nun dokuzuncu sayısını "Atatürk'ün Altın Anahtarla Açtığı Son Fabrika Kapısı. Şimdi Onun Ruhu Aynı Anahtarla Türk'ün Zafer Kapısında" başlıklı kapakla çıkartan Necip Fazıl derginin onuncu sayısında da "Atatürk dirilecektir" başlıklı bir yazı kaleme aldı.


"Bir gün Atatürk dirilecektir!!! Evet lâf ve hayal yahut fikir ve remz âleminde değil doğrudan doğruya madde ve hakikat dünyasında Atatürk hayata dönecektir!!! Bir gün Atatürk Etnografya müzesindeki taş sandukasının kapağını omuzlarile kaldırıp ufkî vaziyetten şakulî hale geçecek; ve sırtında mareşal üniforması Ankarada Atatürk bulvarında görünecektir!!! Bir gün onu kâfurîden yontulmuş asîl ve mevzun parmaklarile kılıcının kabzasını kavramış zarif ve ince endamile bir masaya eğilmiş ve gök gözlerile dünya haritasını süzmeğe başlamış olarak göreceğiz!!! Bugün dünya muhasebe ve muvazenesinde Türk milletine ait hakların terazi kefesinde görüneceği andır!!! İşte o gün başımızda bulunacak olan şahsiyet günün gerektireceği üstün kurtarıcılık vasıflarına göre ruhile olduğu kadar maddesile de Atatürk'ten başkası olmıyacaktır. Zira Türk milletinin içindeki Atatürk'lerin harekete geçmelerile onun sandukasını devirip bu Atatürk'lerin derisi içine yerleşmesi ayni ana rast gelecektir. "



Necip Fazıl umduğunu bulamamış milletvekilliği başvurusu kabul edilmediği gibi dergi için istediği para da gönderilmemişti. CHP'li olmak kârlı bir iş değildi. O ne yaptı çizgisini değiştirdi. Büyük Doğu'da Atatürk'ü devrimleri ve dönemin hükümetini eleştirmeye başladı. Necip Fazıl'ın Büyük Doğu Dergisinde yaptığı zararlı yayınlar hükümetin gözünden kaçmamıştı.


Basın Yayın Genel Müdürlüğü'nün Şubat 1944 tarihli raporunda Necip Fazıl'ın Büyük Doğu dergisinin İngiltere devlet politikasına hizmet ettiği yazıyordu. Necip Fazıl 1947'de Atatürk'e hakaret içeren yazıları nedeniyle yargılandı. Necip Fazıl'ın Atatürk'e hakaret etmesini içine sindiremeyen Türk halkı sokağa indi çok yerde protesto mitingleri düzenlendi.


Necip Fazıl daha sonra Demokrat Parti lehine yazacağını söyleyerek Adnan Menderes'ten çok defa para istedi. 26 Aralık 1956'da Menderes'e yazdığı bir mektupta "Ben ki her şeyi uğrunuza riske etmiş her defa mükemmel eseri vermiş ve bu kadar tecrübe ve çileden geçmiş bir adamım. " diyor ve ekliyordu:

"Haftalardır Ankara'nın bu hücra ve münzevi otelinde cinnet buhranları içinde çırpınmaktayım. Bütün istediğim zarara birkaç bin zamla 20 bin lira temininden ibarettir. Bunca muvaffakiyetten sonra uğratıldığım bu hal ve düştüğüm şeref kırıklığı hayatıma mal olabilir. "

14 Ocak 1958'de yine Menderes'e gönderdiği bir mektupta ise şunlar yazılıydı:

"Ben hastayım. Şekerliyim. Ayrıca çıldırmak üzereyim. Bütün hastane halime acıyor. Bu vaziyette emrin uzaması benim ölüme ve cinnete terk edilmem demektir. Başıma bir hal gelecek olursa Allah'a Türk Milletine ve "Allah bir" diyenlere karşı hesap nasıl verecektir. Kadiri mutlakın üzerine yemin ederim ki yalan söylemiyorum mübelağa etmiyorum rol oynamıyorum edebiyat yapmıyorum. "


14 Haziran 1958'de ki mektubu ise "Reklam ve sair ihtiyaçlarım için 10 bin lira lütfedilirse... Ayda 6 bin lire tahsis olunursa..." diye başlıyordu.

Örtülü ödenekten Necip Fazıl'a verdiği paralar Yassıada'da ki mahkemede Menderes'in başına bela olmuştu.

Başbakanlık tarafından ajans gazete ve dergilere ödenen yaklaşık 700 bin liranın 147 bin lirasının sadece Büyük Doğu'ya aktarıldığı mahkemede belirtiliyordu. Mahkeme Başkanı Salim Başol'un bu miktarın fazla olduğunu söylemesi üzerinde Menderes paraların bir kerede verilmediğini ifade ediyordu. Başol "Necip Fazıl'ın yazılarının memleket yararına mı ki?" diye sorduğunda Menderes'in bu soruya verdiği cevap salonda gülüşmelere neden olmuştu:

"Onun memleket yararından ayrıldığını gördüğümüz an münasebeti kestik. Uzun zaman münasebeti kesiyoruz tekrar geliyor düzelteceğim doğru gideceğim diyor o şekilde devam ediyor. "

Necip Fazıl daha sonraları MHP saflarına yanaşacak ve sıkı bir ülkücü olacaktı. Yalan yanlış tarih tezleriyle gerçek tarihi nasıl tahrip ettiği meselesine girmiyorum bile.

İşte üstad (!) Necip Fazıl'ın hikayesi…


Necip Fazıl gerçekleri

https://www.aykiri.com.tr/yazarlar/umit-dogan/necip-fazil-kisakurek-gercekleri-necip-fazil-kisakurek-kimdir/326/

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Dunyada hersey icin medeniyet icin hayat icin basari icin en hakiki mursit bilimdir fendir.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

84. TANRININ YARATMA GUCU YA DA TANRININ LUTFU DENILEN SEYE MINNETTAR OLMAMIZ GEREKTIGI DOGRU DEGILDIR

Bizi sayisiz nimet, iyilik ve bagisa bogan Tanrinin lutfuna sonsuz sukran borclu oldugumuz her an tekrarlanir. Ozellikle yasamak mutlulugu ovulur. Ama heyhat! Hayatindan hosnut olan kac kisi vardir? Eger hayat bize bazi tatlar veriyorsa, bu tatlar bircok aciyla karismis degil midir? Yakici tek bir aci, en sessiz, en mutlu bir hayati birdenbire zehirlemeye yetmez mi? Ellerinde olsaydi, talihinin gorusunu almaksizin icine attigi sikintili hayat meslegine tekrar girmeye, tekrar yasamaya istekli olacak cok kimse var midir?

Diyorsunuz ki, hayat yalniz basina cok buyuk bir nimettir. Ancak bu hayat, cogu kez acilarla, korkularla, cogu kez zalim olan ve cok az hak ettigimiz hastaliklarla surekli olarak tedirgin edilmiyor mu? Boylece bircok taraftan tehdit edilen bu hayat her an elimizden alinamaz mi? Bir sure yasadiktan sonra sevgili esinden, sevgili bir evlattan, avutucu bir dosttan ayrilmamis olan; veya bunlardan ayrilik ve acilarin dusunce gucunu istila etmedigi kim vardir?

Zehir gibi aci felaket bardagini basina dikmek zorunda kalmamis cok az kimse vardir. Cok az kimse vardir ki, hayatin son bulmasini cogu kez istemesin. Sozun kisasi, dunyaya gelmek ya da gelmemek, gorus ve istegimize bagli olmamistir. Bir sure kendisiyle eglendikten sonra, kesip yemek uzere tutsak ederek kumesine koydugundan dolayi, kusun, avcisina cok duygusal sukran ve gonul borcu mu beslemesi gerekir?
- - - - - - - - - - - - -
Bilincleninceye dek baskaldiramayacaklar, baskaldirmazlarsa da hicbir zaman bilinclenemeyecekler.
( Bu kisim kitapta Proleterler icin soylenmistir.)

George Orwell1984

- - - - - - - - - - - - -
Butun dinler, insanlara, nefsin ya da kalbin faziletleri icin obur dunyada sonsuza kadar odullendirilecekleri sozunu verir, aklin ve anlayisin faziletleri icin degil.

SCHOPENHAUER,ARTHUR (1788-1860) Alman filozof.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 282 Suctan kaynaklanan malvarligi degerlerini aklama 1

1) Degisik 26 6 2009 – 5918 5 md. Alt siniri alti ay veya daha fazla hapis cezasini gerektiren bir suctan kaynaklanan malvarligi degerlerini yurt disina cikaran veya bunlarin gayrimesru kaynagini gizlemek veya mesru bir yolla elde edildigi konusunda kanaat uyandirmak maksadiyla cesitli islemlere tabi tutan kisi uc yildan yedi yila kadar hapis ve yirmibin gune kadar adli para cezasi ile cezalandirilir.
2) Ek 26 6 2009 – 5918 5 md. Birinci fikradaki sucun islenmesine istirak etmeksizin bu sucun konusunu olusturan malvarligi degerini bu ozelligini bilerek satin alan kabul eden bulunduran veya kullanan kisi iki yildan bes yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir. 1 3 Bu sucun kamu gorevlisi tarafindan veya belli bir meslek sahibi kisi tarafindan bu meslegin icrasi sirasinda islenmesi halinde verilecek hapis cezasi yari oraninda artirilir.
4) Bu sucun suc islemek icin teskil edilmis bir orgutun faaliyeti cercevesinde islenmesi halinde verilecek ceza bir kat artirilir.
5) Bu sucun islenmesi dolayisiyla tuzel kisiler hakkinda bunlara ozgu guvenlik tedbirlerine hukmolunur.
6) Bu suc nedeniyle kovusturma baslamadan once suc konusu malvarligi degerlerinin ele gecirilmesini saglayan veya bulundugu yeri yetkili makamlara haber vererek ele gecirilmesini kolaylastiran kisi hakkinda bu maddede tanimlanan suc nedeniyle cezaya hukmolunmaz.


- - - - - - - - - - - - -



Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder