23 Mayıs 2011 Pazartesi

Re: [akilcagi_1919] BILIMSEL - Depremin sırrı çözülüyor!

AA Tronin, M Hayakawa… - Journal of Geodynamics, 2002 - Elsevier
... The Kobe area was observed through clouds only after the earthquake occurred. A hot
spot on the surface caused by fires in Kobe made a gap in the clouds. ... Immediately after
the earthquake, strange cloud appeared above the epicenter. ...
Alıntılanma sayısı: 105 - İlgili makaleler - 4 sürümün hepsi

Earthquake Vapor, a reliable precursor

Z Shou - Geophysical Research Abstracts, 2005 - attach3.bdwm.net
... By comparing the magnitudes of previous earthquakes with the mass of their associated
earthquake clouds as seen in satellite images, an em- pirical relationship has been developed
for predicting magnitudes. ... Therefore, an earthquake cloud can predict an earthquake. ...
Alıntılanma sayısı: 8 - İlgili makaleler - HTML olarak görüntüle - 6 sürümün hepsi
Sevgili Ali kardeş,
Sonuca kestirmeden gitmişsin.
Bilim azıcak da şüphecilik değil midir?
Şüphecilik fakat tek yanlı değil, bir de neden olmasın sorusunu sormak da ayrıca bir şüphecilik değil mi?

Malum, depremlerden önce Radon gazı çıkışlarında artış genellikle oluyor.
Hatta, Radon gazı miktarını gerçek zamanlı takibi için gaz çıkışı olan yerlere açılan kuyularda sensör sistemler kurulmakta.
Oysa Radon gazı nokta ölçümlerinde az miktarda ölçülse bile, geniş bir coğrafyada bu çok büyük miktarlara varabilir.
Seyrettiğim belgesellerde magmatik CO2  sebebiyle bazen geniş alanlarda ormanların kuruduğunu görülüyor.
Radon gazı ise boğucu, ya da zehirleyici bir gaz değil, bu nedenle doğrudan bitki, insan ve hayvan sağlığına ani bir etkisi yok.
Ama radyoaktif bir gaz olduğu için, iyonizan özellikte.
İyonizasyon ise havada bulunan nemi üzerine çekerek, yoğunlaştırıcı bir etki yapar. Hep yapmıştır. Eskiden çarpışma deneylerinde çarpışmanın görselleştirilmesi yoğun su buharının iyonizasyonla yoğuşması ve görünür hatlar oluşturmasıyla yapılırdı.


Esasen yağmur damlalarının oluşmasında da benzer bir mekanizma söz konusudur.
Atmosferdeki bulutlarda bulunduğu yüksekliğe göre ya ısıyı hapsedici (sera gazı etkisi) ya da ışığı yansıtıcı (soğutucu) etki yapar.
İnfra red görüntüleme ise zaten uyduların gerek atmosferi gözlerken, ya da yeri gözlerken veri toplamada zaten kullandıkları bir yöntemdir.
Uydu gözlemini ve yorumu yapan, Goddard Uzay Uçuş Merkezi’den Dimitar Ouzounov adlı bir bilim adamı.
Hem adamın çalıştığı kurum, hem de kendisi gerçek ve bilimsel.
Bir amatörden bahsetmiyoruz.
Buraya kadar bence şarlatanca ya da bilim dışı bir şey yok.
Deprem bulutları konusu ise bu güne kadar birçok bilim adamının depremlerden önce gözledikleri fakat neden ve nasılları konusunu çözümleyemedikleri bir konuydu.
Bu da yeni bir olgu değil. Google bu konuda da derya deniz. İşte sağda ilgili akademik yayının bağı mevcuttur. Ararsanız daha başka bir çok yayın daha vardır.
Hatta ararsanız, masif CO2 çıkışlarının ormanlarda yarattığı tahribat ve depremlerle ilişkisi.
Depremlerden sonra görülen koksoidomikoz enfeksiyonlarının etyopatogenezi.
Ve daha neler neler.
Valla kimse de palavradır, şarlatancadır, olmaz, olamaz, nasıl olur dememiş akla gelen her türlü ihtimal, ve olguyu modellemiş ve test etmiş.

Hatta kırılmanın tahmini için bizde de Naci Görür ve Celal Şengör gibi hocalarımızın çalışmaları vardır.
Ve her depremde bu çalışmalar test olmaktadır.

Depremden önce yer kürede biriken gerilimi formülüze eden ve görselleştirmeye yarayan bir de yöntemleri vardı.
Bu çalışma da bundan 7-8 sene önceki Bilim ve Teknik dergisinde yayınlanmıştı.
Bu çalışmada geriye dönük olarak ilk deprem ve sonrasında gelişen depremlerin görselleştirme yazılımı yardımıyla öngörülebilir olduğu incelenmişti.

Perigee'dir:

Yani ayın dünyaya en yakın olduğu zamandır. Dec 25 12:25 368462 km
Bu çok önemli çünkü ay 361876 - 405954 kilometre mesafe içinde yaklaşık %10'luk bir farkla dünyaya yaklaşır ve uzaklaşır. Bu da ayın dünya üzerine uyguladığı çekimsel güçte % 10'luk bir değişim yaratır. Dünya üzerinde etki eden çekimsel kuvvetler içinde en yüksek oranda değişim ayın yörünge değişiklikleri sonucu olur. % 10'luk çekimsel değişim, denge noktasındaki her sistemde bir kırılmanın olmasının beklendiği andır.
İşte depremler ve volkanik hareketlerle en çok bağlantılı astronomik olguda budur.

Daha sonraki(2011 yılı için) perigee(riskli günler) ve apogee(nisbeten güvenli) günlerinin çizelgesini aşağıda bulacaksınız.
Pergee günlerinde panik atak nöbetleri geçirmenize yarar..
Ve oldukça da tutarlıydı. Çalışma özellikle yer konusunda başarılıydı fakat süre ve zaman konusunda yetersizdi.

Zaman tahmini konusunda ise, ayın apogee ve perigee dönemlerinin esas alındığı bir çalışma  vardır ki, bunda ise özellikle volkanik aktivite artış ve azalışları ciddi şekilde korele bulunmuştur.
Ha keza depremlerin zamanını tahmin konusunda da faydalı olduğu iddia edilmektedir.
Ve her deprem bu modellerin bir kere daha testi halini almaktadır.

Evet homojen sistemlerin modellenmesi, kolaydır, sistemin kırılma anını, mekaniğini formülize etmek basittir.
Deneyler yapılabilir.
Ve elbette homojen olmayan sistemlerde ise böyle bir model oluşturmak mümkün olamamaktadır.
Bir sistemin yük altına girdiği, kırılma dengesine doğru geldiği tesbit edildiğinde, eğer ne zaman sisteme ekstra bir gerilim yüklendiği tesbit edilebilirse işte o zaman kırılma beklenebilir.
Mesela Marmara Denizindeki fay sistemlerinin yük altına girdiğini biliyor muyuz? Evet biliyoruz.
Peki ne zaman kırılacak? İşte bunu bilemiyoruz.
Peki tehlikeli derecede kırılma dengesine gelmiş olan bu sistem ne zaman kırılır? Sisteme ekstra yük bindiği zamanlarda.
İşte ayın apogee ve perigee döngüsü her ay sisteme ekstradan %10'luk bir yük bindirmektedir.
Bunu biliyoruz.
İşte size bir de zaman tahmini için bir model sunmuş bulundum.

Ve biliyorum ki, daha başka modeller ve teorilere dayanan bir sürü öngörme çalışması mevcuttur.
Ve sizi temin ederim bu lafların hiç birinde işkembesel katkı payı yoktur.
Bunlar ciddi ABD üniversiteleri ve NASA'nın hakemli yayınlarında konuşulan cümlelerdir.


                Perigee                                                  
---------------------------------                                 
                                                                                             
Jan          22            0:11         362792    km           F+2d       2h
Feb          19            7:28         358246    km           F+           22h
Mar         19            19:10       356577    km           ++F+      0h
Apr         17            6:01         358087    km           F-            20h
May        15            11:19       362132    km           F-1d        23h
Jun          12            1:43         367187    km           F-3d        18h
Jul           7              14:05       369565    km           N+6d      5h
Aug         2              21:00       365755    km           N+3d      2h
Aug         30            17:36       360857    km           N+1d      14h
Sep          28            1:02         357555    km           N+          13h
Oct          26            12:27       357050    km           -N-          7h
Nov         23            23:25       359691    km           N-1d       6h
Dec         22            2:58         364800    km           N-2d       15h
Apogee
---------------------------------

Jan          10            5:39         404975    km           N+5d20h

Feb          6              23
:14       405923    km           N+3d      20h
Mar         6              7:51         406582    km           -N+1d     11h

Apr         2              9:01         406655    km           --N-1d     5h

Apr         29            18
:03       406042    km           N-3d       12h
May        27            9:59         405004    km           N-5d       11h

Jun          24            4:14         404274    km           N-7d       4h

Jul           21            22
:48       404356    km           F+6d       16h
Aug         18            16
:24       405159    km           F+4d       21h
Sep          15            6:24         406067    km           F+2d       20h

Oct          12            11
:44       406434    km           +F+         9h
Nov         8              13
:21       406176    km           +F-2d      6h
Dec         6              1:14         405412    km           F-4d        13h


İşte depremler ve ayın yörünge dönemleri hakkında hemen önüme gelen ciddi yayınlardan size bir demet sunuyorum.


harvard.edu alanından [HTML]L Knopoff - Earth, Moon, and Planets, 1970 - Springer
... has been accomplished by means of a relative reduction of the period of perigee semi-annually;
despite the fact that the period of perigee is already less than that of new Moon, the period is
further reduced at the two singular times each year. An earthquake occurring during the ...
Alıntılanma sayısı: 15 - İlgili makaleler - 4 sürümün hepsi
JF Simpson - Earth and Planetary Science Letters, 1967 - Elsevier
... acceleration. JF SIMPSON quake frequency when the moon was at perigee, its closest
approach to earth, where it would exert the maximum tidal influence; and a corresponding
decrease in earthquake frequency at lunar apogee. The ...
Alıntılanma sayısı: 41 - İlgili makaleler - 2 sürümün hepsi
opteryx.de alanından [PDF]GP Tamrazyan - Icarus, 1967 - Elsevier
... The semicircle of earthquake foci reveals a zone of highly concentrated earthquakes (syzygy
and perigean third stretch of the lunar orbit) and a zone of considerable earthquake frequency
(quadrature and intermedial portion between the perigee and apogee of the lunar orbit's ...
Alıntılanma sayısı: 14 - İlgili makaleler - 3 sürümün hepsi
harvard.edu alanından [HTML]JP Bagby - Earth, Moon, and Planets, 1973 - Springer
... Referring once again to Figure 1, from my AGUPaper, where I related the Moon's
and Earth's perigee longitudes to earthquake enhancement times, I have sought
for evidence of this Uranus-Neptune relationship in that data. ...
Alıntılanma sayısı: 4 - İlgili makaleler - 4 sürümün hepsi
S Shlien - Geophys. JR Astr. Soc, 1972 - Wiley Online Library
Page 1. Geophys. JR astr. SOC. (1972) 28,27-34. Ear t hquake-Tide Correlation Seymour Shlien
(Received 1971 December 6) Summary The detection of moonquakes that occur when the Moon
is at perigee has prompted a search for tidal effects on earthquake occurrences. ...
Alıntılanma sayısı: 35 - İlgili makaleler - 2 sürümün hepsi


On 23.05.2011 12:27, D.Ali Ercan wrote:
 


DEPREM GERÇEĞİ

Sevgili Oraj, Bunlar külliyen palavra; ya da daha kibar söylemle para-bilimsel saçmalıklar.  Deprem "adiabatik" oluşmuş bir gerginliğin "ani" kırılışı olduğuna göre ve kontinantal plakalar arası sürtüşüm veya girişim yüzeyleri hiç kimsenin  bilemeyeceği karmaşıklıkta olduğu için depremler önceden  asla tahmin edilemez.

Bazan, büyük kırılma öncesi küçük kırılmaların meydana gelişi (ki her zaman şart değil) insanları uyarmak bakımından şanslı bir durum olarak görülebilir o kadar..  Bunun dışında söylenenler şarlatanlık sınıfına girer. sevgilerimle. æ




23 Mayıs 2011 12:02 tarihinde Oraj POYRAZ <cimcime@neomailbox.net> yazdı:

12 Mayıs'ta Çin'in Sichuan eyaletinde meydana gelen depremden yaklaşık yarım saat önce, deprem merkezinden 450 km uzaktaki Tianshui'de cep telefonuyla çekilen görüntülerdeki renkli bulut formlarının neden oluştuğu bilinmiyor.

www.24haber.com
Bakın bu konu başka depremlerde de deprem bulutları şeklinde gündeme gelmişti
Fakat kimse mekanizmasını tam olarak bilemiyordu, konu bir oranda parabilimsel bir konuma düşmüştü.
Şimdi ilk defa mantıklı bir izah geliştirilmiş.
Bu şekilde uydu gözlemleriyle iyonosfer tabakasında kızılötesi radyasyon artışı, tipik bulutlanmanın görülmesiyle belki de depremler mantıklı bir süre öncesinde öngörülebilecek.
Bakın Simav depreminde
86 yıkık konut var.
Fakat bina göçmesi nedeniyle can kaybı yok. Neden mi?
Çünkü depremden kısa bir süre önce yaşanan öncü deprem nedeniyle insanlar dışarıya kaçtığı için yıkıntı altında kalan yok da ondan
Eğer ufukta bekleyen Büyük Marmara depreminde de bu şekilde bir uyarı olursa, bu felaket hiç değilse mal kaybıyla atlatılabilir.
Bir de bulutların görünümü yine iyonosfer tabakasında, ve elektriksel bir olay olan ama, kutuplarda görülen Aurora Borealis - Kuzey Işıkları olgusundaki gibi.
Bu benzerlik de oldukça mantıklı.

Şimdi gerçekten umutlandım..

http://cazete.com/guncel/1117-Deprem-Bulutlari.html
http://www.angelfire.com/de2/zelzele/depremtahministanbul.html

Anahtar kelimeler : deprem bulutları
Google yine bu konuda da derya deniz.

Depremin sırrı çözülüyor!

Japonya’yı yıkan   9 büyüklüğündeki deprem gelmeden birkaç gün önce işareti gelmiş.

Japonya’yı yıkan 9 büyüklüğündeki depremin işaretinin birkaç gün önceden atmosferde belirdiği ortaya çıktı. Yapılan bir araştırma, felaketten birkaç gün önce depremin merkez üssü üzerinde atmosfer tabakasında belirgin bir ısınmanın gerçekleştiğini ortaya çıkardı. Buna göre, söz konusu bölgede atmosferin iyonosfer tabakasında toplam elektron miktarı depremden üç gün önce maksimum düzeye ulaştı.

Radon gazı
Depremden günler önce fay hatları üzerindeki baskının yüksek miktarlarda radon gazının salınmasına neden olduğu düşünülüyor. Bu radyoaktif gaz havada iyonlaşıyor, yükleniyor ve havadaki yüklü moleküllere doğru çekiliyor. Bu durum, havadaki su moleküllerinin yoğunlaşmasına neden oluyor ki bu süreçte ortama ısı veriliyor. 11 Mart’taki depremden üç gün önce çekilen kızılötesi görüntülerde bu ısınma gözlendi.  ABD’nin Maryland eyaletindeki Goddard Uzay Uçuş Merkezi’den Dimitar Ouzounov, “Uydudan elde ettiğimiz ilk sonuçlar, 8 Mart’ta yayılan kızılötesi radyasyonda hızlı bir artış olduğunu ortaya koyuyor” diye konuştu. Bulguların, depremlerin önceden tahmin edebilmenin yolunu açması umuluyor. Resmi olarak 15 bin kişinin öldüğü depremde, 10 binden fazla kişi kayıp.

Oraz POYRAZ
http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/habergoster.php?haber=50813



--  Kazanmak arada sırada olacak bir şey değildir... Işleri arada sırada değil, sürekli düzgün yapanlar için kazanmak bir alışkanlıktır Yoksa kaybetmek de bir alışkanlık olur.   VİNCE LOMBARDİ oO-------------------------------------------------------------------Oo  http://orajpoyraz.blogspot.com/



--  Bırakın sevginizde cesaret olsun! Sevginizle yürümelisiniz size korku salanın üstüne. Sizin şerefiniz şu olsun: Daima sevildiğinizden fazla sevmek ve asla ikinci olmamak. Bırakın korksun erkek, seven kadından: Kadın sevince her fedakârlığı yapar ve geri kalan her şeyi değersiz sayar.  Böyle Buyurdu Zerdüşt | F.Nietzsche oO-------------------------------------------------------------------Oo  http://orajpoyraz.blogspot.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder