11 Ekim 2014 Cumartesi

Bülent ESİNOĞLU : Sanıyorduk ki Apo sadece PKK’yı yönetiyor!


Bülent ESİNOĞLU : Sanıyorduk ki Apo sadece PKK'yı yönetiyor!

Son üç gündür yaşadıklarımıza ne demeliyiz? Eylem mi, isyan mı?

Siz ne derseniz deyin, ben isyan diyorum.

Zaten bölücüler de, bu yaşadıklarımıza "Birinci Serhildan" diyorlar. Siz isterseniz gene de, eylem demeye devam edebilirsiniz!

Öyle anlaşılıyor ki, bundan böyle biraz eylem, biraz serhildan dönemine girdik.

Buraya nereden geldiğimizi söylemeye gerek yok.

Amerikancılar buna "düz ovada siyaset" diyorlardı.

Dağda elinde silah olanların, Mecliste siyaset yapmasına da, Açılım adını vermişlerdi.

Bunların hepsi lafı güzaftı, asıl mesele, PKK ile Türkiye'yi birlikte yönetmenin, formül arayışıydı.

Projenin asıl sahibinin ve destekçisinin Amerika olduğunu söylemek, fazladan olur.

Gelelim isyana; İsyanı bastıracak iradeniz yoksa, elinizde 600 bin kişilik ordu da olsa, 70 milyon insanınız da olsa bastıramazsınız.

Bir de, geçmişte PKK ile mücadele edenleri Balyoz'du, Ergenekon'du diye edilginleştirmişseniz, işiniz bir kat daha zorlaşır.

Düşünebiliyor muşunuz, PKK karakol basacak, çatışma çıkacak, ya da bir subay vatanını korumak için silah kullanacak, sonra da kendi devleti tarafından yargılanacak! Altı yıl hapis yatacak!

Siz kendi ordunuzu isyanları bastırmada kullanmayınca, şiddet çoğalacak ve siz çözümü, Apo'ya yalvarmakta bulacaksınız.

Buna yönetmek denmez, teröre teslimiyet denir.

Kendi ordunuzu işbirlikçi siyasetlerle imha ederseniz, ülkeyi yönetemez duruma gelirsiniz.

Şimdi Apo talimat verdi. Ve isyancılar şimdilik çekildi.

Peki, işbirlikçiler, Açılımcılar bu duruma ne diyor? Ya da halkı nasıl kandırmaya çalışıyorlar?

Bir iyi PKK var. O, PKK Açılımı iktidarla görüşüyor. Daha doğrusu, Türkiye'yi birlikte yönettikleri bir PKK var. Bir de söz dinlemeyen isyan çıkaran PKK var.

Halkı mı kandırıyorlar, yoksa kendilerini mi kandırıyorlar arası da belli değil.

Bir soru boşlukta kalmasın. PKK neden isyan başlattı? İsyanı başlatırken ne düşünmüştü?

Kitleler üzerinde suçluluk duygusu yaratarak, halkın savunma içgüdüsünü kırmak…

Öyleyse Apo isyanı niye durdurdu?

Çok açık.

Türk halkında ortaya çıkan öfke öyle büyük ki, bu öfke; AKP, PKK işbirliğine son verecek. Açılım falan ortada kalmayacak.

Bu sebeplerden, Açılım Sürecini yeniden güç toplama aracı olarak kullanmak üzere, PKK taktik geri çekilme yaptı.

Özetlersek; PKK biraz silah, biraz müzakere sürecinden, biraz isyan biraz müzakere sürecini başlatmış oldu.

Müzakerede geçen süreleri, örgütü güçlendirmede kullandığı bilinen bir husus…

Buna bir de, Avrupa'nın açıktan destek vereceğini belirtmesini eklerseniz, taktik geri çekilmeyi daha iyi anlarsınız.

Türk ordusunun yeniden üstünlük kazanması hayati önemdedir. Çünkü sorunlarımız siyaset düzeyinde çözülecek sorunlar değildir.

Güvenlik sorunumuz gelmiş kapıya dayanmıştır.

 10.10.2014, bulentesinoglu@gmail.com


a45UyF587661-141011100235-03
^^^^^ - vvvvv

 



Ne zaman kendinizi cogunlukla ayni tarafta bulursaniz;
durup dusunmenin zamanidir.

Mark Twain



Gormedin mi ki, Allah butun yerdekileri sizin hizmetinize sundu.
Ve emriyle denizde seyredip giden gemileri de.
Gogu de izni olmaksizin yere dusmekten o tutuyor.
Gercekten Allah insanlara cok sefkatli, cok merhametlidir.

Hacc-65

 
Her asirdaki insanlarin en iyilerinden dunyaya getirildim.

Buhari


Risale-i Nur un 129 parcasi Kuran dan uzanan elektrik telinin ucuna takilan 129 elektrik lambasi gibidir...
Bu oyle bir kitaptir ki insanlari karanliktan isiga cikarsin diye sana indirdik (Secde suresi ) ....
Said-i Nursi ye gore bu ayetlerdeki nur , yani ISIK sozuyle anlatilmak istenen yine Risale-i Nur dur..
Bu oyle bir kitaptir ki sen onunla insanlari Risale-i Nur un isigina cikarasin diye sana indirdik Allah a cagiran , guzel isler yapan ve ben muslumanlardanim diyen kimsenin sozunden daha guzel ne olabilir (Fuss.
suresi 33.ayet)

Said-i Nursi


Padisah Yunanlilarla harp edilmesine razi degildir.
Yunanlilar bizim dostumuzdur.
Padisahin emir ve rizasi hilafina olarak, onlara silah cekmek kufurdur, isyandir.

Padisah tarafindan pasalik verilen ve Izmit Mutasarrifligina getirilen Anzavur Ahmet -1920


Devlet ve milletimizin parcalanmasi ve Ermeni ve Yunan esaretine dusulmesi soz konusudur. Alti yuz elli sene efendilik eden bir milletin kole mevkiine dusmesi kolay bir hadise degildir.

(6 Temmuz 1919)
K. ATATURK


Zamanimizin Paradox u

Daha yuksek binalarimiz, ama daha kisa sabrimiz var; daha genis oto yollarimiz, ama daha dar bakis acilarimiz var.

Daha cok harciyoruz, ama daha az seye sahibiz; daha fazla satin aliyoruz, ama daha az hosnut kaliyoruz.

Daha buyuk evlerimiz, ama daha kucuk ailelerimiz; daha cok ev gerecleri, ama daha az zamanimiz var.
Daha cok egitimimiz, ama daha az sagduyumuz; daha fazla bilgimiz, ama daha az bilgeligimiz var.
Daha cok uzmanimiz, ama yine de daha cok sorunumuz; daha cok ilacimiz, ama daha az sagligimiz var.

Cok fazla alkol ve sigara tuketiyoruz, cok savurganca para harciyoruz, cok az guluyoruz, cok hizli araba kullaniyor, cok cabuk kiziyoruz, cok gec saatlere kadar oturuyor, cok yorgun kalkiyoruz, cok az okuyor cok fazla TV izliyoruz ve cok ender sukrediyoruz.
Mal varliklarimizi cogalttik, ama degerlerimizi azalttik.
Cok konusuyoruz, cok az seviyoruz ve cok $ik nefret ediyoruz.

Gecimimizi saglamayi ogrendik, ama yasam kurmayi ogrenemedik.
Yasamimiza yillar kattik, ama yillara yasam katamadik.
Aya gidip gelmeyi ogrendik, ama yeni komsumuzla karsilasmak icin caddenin karsisina gecmekte sorunumuz var.
Dis Uzayi fethettik, ama ic dunyamizi edemedik.
Daha buyuk isler yaptik, ama daha iyi isler yapamadik.
Havayi temizledik, ama ruhumuzu kirlettik.
Atoma hukmettik, ama onyargilarimiza edemedik.
Daha cok yaziyoruz, ama daha az ogreniyoruz.
Daha cok plan yapiyoruz, daha az sonuca variyoruz.
Kosusmayi ogrendik, ama beklemeyi ogrenemedik.
Daha fazla bilgiyi depolamak, her zamankinden daha cok kopya cikarmak icin daha cok bilgisayar yapiyoruz, ama git gide daha az iletisim kuruyoruz.

Zaman artik, hizli hazirlanan ve yavas sindirilen yiyeceklerin; buyuk adamlar ve kucuk karakterlerin; yuksek karlar ve sig iliskilerin zamanidir.
Gunumuz artik, iki maasin girdigi ama bosanmalarin daha cok oldugu, daha suslu evler, ama dagilmis yuvalarin oldugu gunlerdir.
Bu gunler, hizli seyahatler, kullanilip atilan cocuk bezleri, yok edilen ahlaki degerler, bir gecelik iliskiler, obez bedenler ve neselendirmekten sakinlestirmeye hatta oldurmeye kadar her seyi yapabilen haplarin oldugu gunlerdir.
Vitrinlerde her seyin sergilendigi, ama depolarda hicbir seyin olmadigi bir zamandayiz.

George Carlin


Daha gun o gun degil, derlenip durulmesin bayraklar.
Dinleyin, duydugunuz cakallarin ulumasidir.
Saflari siklastirin cocuklar,
Bu kavga fasizme karsi, bu kavga hurriyet kavgasidir.

Nazim Hikmet Ran


Siyonist teroristler, Filistinli Musluman cocuklari, kafalarina sopalarla vura vura oldurduler

Prof.Dr.Walid Khalidi, Yazar
Yilmaz Dikbas-EFENDI TERORISTLER
0532 233 31 52


Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder