2 Temmuz 2016 Cumartesi

Asker eskisinden daha yetkili oluyor

 


Asker eskisinden daha yetkili oluyor

Hükümet tarafından hazırlanan yeni yasa tasarısına göre Bakanlar Kurulu, Meclis'ten onay almadan olağanüstü hal (OHAL) ilan edilebilecek, komutanlara arama yapma yetkisi ve askere yargı zırhı getirilecek.

Çarşamba, 08 Haziran 2016 08:49

AKP tarafından hazırlanan yeni yasa tasarısı çok tartışılacak gibi görünüyor. Bakanlar kuruluna Meclis'ten onay almadan OHAL ilan etme yetkisi veren tasarının asıl dikkat çekici tarafı ise, askere verilen yetkiler. Buna göre askerin AKP döneminde "tırpanlanan" yetkileri, şimdi daha fazlası olarak geri veriliyor.

YARGILAMA İZNE BAĞLANDI

Cumhuriyet'ten Sertaç Eş'in haberine göre, Meclis'ten onay gerektiren OHAL yetkisi hazırlanan tasarıyla tamamen Bakanlar Kurulu'na veriliyor. Tasarıya göre, İçişleri Bakanlığı'nın önerisi üzerine Bakanlar Kurulu, TSK'yi görevlendirecek, "görevin ve istihbarat yetkisinin kapsamı, süresi, görev alanı, destek silahlarının kullanımına yönelik sınırlamaları" belirleyecek. Birliklerin çapı ve yeri gibi askeri detaylar ise Genelkurmay tarafından belirlenecek.

Vali, askeri birlikler, kolluk kuvvetleri ve kamu kurumlarıyla koordinasyonu sağlarken; düzenlenecek operasyonlarda komuta en rütbeli komutanda olacak. Yetkili birlik komutanının ihtiyaç duyduğu istihbarat bilgileri, ilgili birimler tarafından öncelikle toplanarak gecikme olmaksızın paylaşılacak.

Tasarıda, görevlendirilen birlikler için komutan emriyle arama izni de verilirken, "gecikmesinde sakıncalı durumlar" için, 24 saat içinde hakim onayına sunulmak koşuluyla askeri birlikler komutan emriyle arama yapabilecek.

Tasarıya göre operasyon sırasında işlendiği iddia edilen suçlar için yargılama da izne bağlandı.

Bu kapsamda Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının yargılama izni başbakana, askeri personel için Milli Savunma Bakanlığı'na, jandarma, sahil güvenlik personeli, polis İçişleri Bakanlığı'na, diğer devlet memurlarının yargı izni de vali ve kaymakamlara bırakıldı.

Terörle mücadeleden doğan 'maddi zarar, kişisel kusur ve haksız fiil' gibi durumlar için mağdurların görevliler yerine, devlete yönelik tazminat davası açılmasını içeren tasarının, haziran ayının sonuna kadar Meclis'ten geçirilmesi planlanıyor.

ASKER ESKİSİNDEN DAHA FAZLA YETKİLİ OLDU

Hürriyet yazarı Murat Yetkin de bugünkü yazısında bu konuya değiniyor. Cemaat ile işbirliği döneminde "darbe tehdidi" söylemiyle askerlerin elinden alınan yetkilerin bu tasarı ile geri verildiğini, hatta daha fazlasının geri verildiğini savunan Yetkin şöyle diyor:

PKK'ya karşı ise, özellikle 2015 Ekim ayından itibaren belli ilçelerde silah yoluyla özerklik ilanı amacıyla bir tür kalkışma yaşanması sonucu asker devreye girdi. Cizre, Şırnak, Nusaybin gibi örneklerde de görüldüğü gibi yerleşim merkezlerinde tank, top gibi ağır silahlar kullanıldı.

Asker göreve çağrıldığında gitti. Ama Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a da, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na da, yapılanın tam olarak yasalara uygun olmadığını söyledi, yeni yasal düzenleme istedi. Çünkü 2013 yılında Türk Silahlı Kuvvetler iç hizmet kanunundaki "korumak ve kollamak" maddesi başka darbelere yasal zemin vermemek üzere değiştirilmişti. Ordunun görevi, belki de baştan olması gerektiği gibi, dış düşmana karşı sınırları korumaktı. İç güvenlik harekatı polis ve artık tamamen İçişleri'ne bağlı olan jandarmanın işi olacaktı.

Tabii o günler Ergenekon, Balyoz, askeri casusluk gibi davalardan görevde, ya da emekli subayların AK Parti hükümetini devirmeye çalışmak suçlamasıyla ağır hapis cezaları aldığı bir dönemdi. Ayrıca PKK ile diyalog vardı, kanlı eylemler yoktu.

Şimdi hem o kanlı eylemler var, hem de devran değişti, o zaman "Ne istediler de vermedik?" denilen Cemaat, terör örgütlü ilan edildi ve roller değişti.

Ama yasa da değişmişti ve asker operasyonların yasalar karşısındaki sorumluluğu kendi üzerine kalsın istemiyordu. Evet, yazılı emir vardı ama yasal zemini eksikti, yeni yasa gerekiyordu.

Davutoğlu'nun siyasi ömrü vefa etmeyince askerde sabırsızlanma başladı. Orgeneral Hulusi Akar konuyu bir kez de, 2 Haziran'da karargвhı ziyareti sırasında Başbakan Yıldırım'ın dikkatine getirdi ve tabii Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın.

Yıldırımın, özellikle de bu kadar hassas bir konuyu Cumhurbaşkanına danışmadan gündemine alması zaten düşünülemezdi, nasıl olsa onun onayı gerekecekti.

Nihayet 6 Haziran'daki Bakanlar Kurulu ardından 7 Haziran'da yasal düzenleme önerisinin Meclis'e sunulacağı belli oldu.

Neler mi getiriyor?

Asker iç güvenlik harekatında kullanılabilecek. Bunun için Bakanlar Kurulu'nun yetkilendirmesi yeterli olacak; yani ayrıca valilerden, kaymakamlardan yetki beklenmeyecek. Polis, jandarma ve istihbarat ile ortak operasyonlarda asker yetkili olacak. Arama gerektiğinde oradaki en yüksek komutanın yetkisinde arama vs yapılacak, mahkeme kararı sonradan aranacak. Ve bu işlerde yanlışlık, ya da suç şüphesi olduğunda savcılar Başbakan izni olmadan dava açamayacak; tıpkı Cemaat'in Hakan Fidan operasyonu ardından MİT mensuplarına sağlanan koruma gibi yani.

Terörle mücadele ortamında Erdoğan belli ki askerin elini güçlendirme ihtiyacı duydu.

Askerin elinde Erdoğan'ın AK Parti dönemi öncesi olan yetki ve korumaların neredeyse hepsi, hatta bazı alanlarda fazlası, yine Erdoğan'ın AK Parti döneminde geri alınmış oldu.

Manzara budur.

http://haber.sol.org.tr/toplum/asker-eskisinden-daha-yetkili-oluyor-158506 
a45UyF587661-160608102355 Oraj Poyraz cimcime@neomailbox.net
2016/07/03  00:00 4  58  ISRATURK@yahoogroups.com


 


Komik olan sudur ki;
bir kisi cikip, oldukten sonra cennette gideceksiniz dediginde bunu duyanlar hayatlari pahasina bu hayali kovalar, fakat benim gibi birisi gelip neden kendi dunyamizi cennete cevirmiyoruz dediginde ona deli muamelesi yaparlar.

DaddyCooL

Bakara-29 Yeryuzundeki herseyi sizin icin yaratan odur. Sonra goklere yonelerek yedi kat gogu sizin icin duzenledi, yaratti. O herseyi bilir.

Fussilet-9 - Yerzunun iki gunde yaratildigi,

Fussilet-10 - Bitkilerin daglarin ve gidalarin yaratilmasi.

Fussilet-11 Sonra duman halinde bulunan goge yoneldi...

Fussilet-12 Allah bu suretle iki gun icinde yedi gok vucuda getirdi ve her gogun isini kendisine bildirdi...

Yani bu iki Sure de, once yer sonra gokyuzunun yaratildigi soylenmekte.

Naziat-27 Sizi mi yaratmak daha guctur, yoksa gogu mu? Allah onu (gogu) kurdu.

Naziat-28 O nu yukseltti ve duzen verdi.

Naziat-29 Onun gecesini karartti gunduzunu aydinlik yapti.

Naziat-30 Bundan sonra da yeryuzunu duzenledi.

Naziat-31 Oradan suyunu cikardi ve otlak meydana getirdi.

Naziat-32 Daglari sapasaglam yerlestirdi. ... Goruldugu gibi, Naziat Sure sinde once gok, sonra yeryuzu yaratiliyor.

Dusmanlarin butun calismasi, baris esaslarinin kararlastirilacagi su siralarda memleketimizi disarida ve iceride gucsuz bir durumda birakarak istedikleri her seyi kabul ettirmeyi amacliyordu.
Gelecege yonelik cikarlarini, cesitli baskilarla butun dis ulkeleri aleyhimize cevirmekte goren bazi kurulus ve unsurlar ise, tarafimiza yoneltilen bu akimi temelinden yikmak ve butun dis ulkelerin milletimiz lehine, dusuncelerinde degi$iklikler olmasina firsat vermemek icin, tumuyle yalan olan en son Ermeni soykirimi uydurmasini duzenlediler ve acikladilar.
Ingilizler, bir yandan dis durumumuzu yeni toplu oldurme iftiralari ile sarsarak tasarladiklari Istanbul isgalini kolaylikla uygulayabilecek bir ortam hazirliyorlardi
Anadolu da yerlesmis Ermenilerin ve Rumlarin hukumet emirlerine ve milli amaclara karsi gelmedikce her turlu saldiridan korunmalari ve tam anlami ile mutlu ve rahat bir hayat yasamalari oteden beri kabul edilmis bir ana konu idi.
Kilikya ve dolaylarinda ve dogu hududumuz disindaki resmi ve resmi olmayan Ermeni kuvvetlerinin dindas ve irkdaslarimiza karsi yapilan cinayete varan saldirilari karsisinda bile, ulkemizde yasayan Ermenilerin her turlu taarruzdan korunmasini saglamayi pek onemli bir medeni gorev kabul ettik ve Anadolu nun dis dunya ile iliskisinin ke$ik oldugu bu gunlerde yuce vatan cikarlarini amaclayan onlemler icinde Ermeni halkinin esenliginin korunmasi gerekliligini butun makamlara bildirdik.
Iste, Istanbul un yabanci kuvvetlerce isgalinden bu gune kadar gecen aci gunlerinde hicbir dis ulkenin fiili korumasina erisemeyen Anadolu Ermenilerinden hicbir kisinin, en kucuk bir anlamda bile, saldiriya ugramamis olmasi, bize her nedenle cinayet yukleyen ve medeni duyarliligi kendi tekelinde sanan entrikaci Avrupalilarin yuzlerini kizartacak ve milletimizin yaradilisindan sahibi bulundugu insanlik torelerinin yucelik derecesini ispat edecek cok onemli bir konudur.

(24 Nisan 1920)
K.ATATURK


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder