6 Nisan 2019 Cumartesi

TÜRKER ERTÜRK : NORMAL ŞARTLAR ALTINDA OLSAYDIK HAKLIYDINIZ!

TÜRKER ERTÜRK : NORMAL ŞARTLAR ALTINDA OLSAYDIK HAKLIYDINIZ!





İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı hiçbir kuşkuya yer olmayacak şekilde kazanan Ekrem İmamoğlu'na aradan neredeyse 1 hafta geçmesine rağmen hala mazbatası verilmemiş durumda. Devamlı sayım yapılıyor iyi niyetli değiller! Amaçları; hile yapmak halkın iradesini çalmak ve sonuçları değiştirmek! Eğer muhalefet oy çuvallarına sahip çıkmasaydı üzerlerinde yatıp nöbet tutmasaydı; bugüne kadar işi bitirmişlerdi.

Geçmiş seçimlerde de bu işi seçim öncesinde sırasında ve sonunda çok yapmışlardı. Örnek mi? Çok! Mansur Yavaş 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde de kazanmıştı! 16 Nisan 2017 referandumunda halkın iradesi sandığa "Hayır" olarak girdi ama "hokus pokusla" aynen şapkadan tavşan çıkarır gibi "Evet" çıkarıldı!

Yalancının En Kötü Huyu Nedir?

Bırakalım geçmişi son yerel seçimlere bakalım. Elinizi vicdanınıza koyun; "Bu seçim adildi ve dürüsttü" diyebilir misiniz? Tüm şartlar iktidardan yanaydı! Devletin namütenahi imkânlarını hem anayasamızı hem de etik değerleri çiğneyerek sınırsızca kullandılar. Baskı tehdit şantaj gırla gitti! Aynen 100 metre koşu yarışında bir tarafın yarışa başlangıç yerinden değil 75'inci metreden başlaması gibi! Buna rağmen kaybettiler işte buna inanamıyorlar! Yoksa kaybettiklerini çok iyi biliyorlar. Zaten seçim öncesi kamuoyu yoklamaları da bu neticeleri veriyordu. Bu nedenle kamuoyu yoklamalarına inanmak istemediler ve açıklanmasına yasaklar koydular.

Yalancının en kötü huyu; söylediklerine başkalarını inandıramaması değil başkalarının söylediklerine kendisinin bir türlü inanamamasıdır. Hilekârlar da böyledir! Hep hile yaptıklarından; bir türlü karşı tarafın dürüstçe kazanmasına inanmazlar inanmak istemezler ve bu sonuca kendilerinin daima kullandığı yöntemlerle ulaştığını zannederler!

Halk İktidara Tokat Attı ve Hayır Dedi!

Evet halk adil ve dürüst olmayan şartlara rağmen iktidara hayır dedi tokat attı ve güvenoyu vermedi. Halk demokrasiye sahip çıktı dersek tam doğru olmaz. Esasında halk; ötekileştirilmeye tehdide 17 yıldır ülkemizi yönettiği halde suçu muhalefete yıkan şark kurnazlığına iç barışımızın dinamitlenmesine ekonomik iflasa "kuyruklar varlık kuyruğudur" söylemi altında aptal yerine konmaya itiraz ve isyan etti! İsyanın içinde CHP'lisi İyi Partilisi Saadet Partilisi DSP'lisi Devlet Bahçeli peşinden gitmeyen MHP'lisi AKP'lisi ve daha önce HDP'ye oy veren Kürt kökenli vatandaşlarımız var. Hatta; daha önce hiç sandığa gitmemişler bile var. İşte bu koalisyon; iktidarın eseri!

Anadolu'nun iç kesimlerinde niye mi hala iktidara oy veriliyor? Bu aynen hava durumunda; termometrenin ölçtüğü somut sıcaklıkla hissedilen sıcaklık arasındaki fark gibidir. Nem arttıkça hissedilen sıcaklık artar. Anadolu insanının sahillere göre daha muhafazakâr olması ekonomik iflasın etkilerinin henüz yeterince güçlü hissedilmemiş olması ve iktidar baskısının büyük şehirlere göre Anadolu'da daha çok hissedilmesi; gerçeklerin yeterince görülebilmesini engelliyor. Ama iktidar tarafından kaybedilen büyük şehirler dalga dalga Anadolu'nun içlerini de etkileyecek. İktidar bunu bildiği için özellikle İstanbul'u vermek istemiyor. Zaten iktidarın en yetkili ağzı yaptığı bir konuşmada stanbul'da kaybedersek Türkiye'de tökezleriz" demiştir. Aynen doğrudur!

Hani Beka Sorunu Vardı?

Sanırım dikkatinizi çekmiştir. İktidar bir haftadır ülkemizin beka sorunundan hiç bahsetmiyor. Halbuki; seçim kampanyası sırasında her gün Türkiye'nin beka sorununun olduğunu ve oyların iktidar adaylarına verilmesi gerektiğini söylüyorlardı. Yani bu söylem bir seçim söylemiymiş ve arkası yokmuş. Bunun böyle olduğunu zamanında söylemiş ve ilave etmiştik; "Türkiye'nin esas beka sorunu iktidarın söylemleri izlediği rota ve bu toprakların sesi olmayan icraatlarıdır" diye!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu hakkında TCK 262/1 uyarınca "kamu görevini usulsüz üstlenmek" suçunu işlediği iddiası ile suç duyurusunda bulunulmuş. Neymiş efendim; 2 Nisan 2019 tarihinde Anıtkabir ziyaretinde özel defteri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı sıfatını kullanarak imzalamışmış.

Yalnız Hukuki Hamlelerle Olmaz

Normal şartlar altında olsaydık ve ülkemizde demokrasinin hukukun kazananımı olan müesseseler iktidarın operasyonları ile aşındırılmamış olsaydı; haklıydınız. Seçimi kazansa bile mazbatasını almamış yani hukuken yetkilendirilmemiş birisinin bu yetkiyi almış gibi imza atması devlet terbiyesiyle açıklanamaz ve hukuka saygıyla bağdaştırılamazdı.

Ama normal şartlar altında değiliz ki! İktidar seçimi kaybettiği halde; devletin gücünü kullanarak hatta demokrasinin olmazsa olmazı olan kuvvetler ayrımını büyük ölçüde yok etmesinin avantajları ile saldırıyor kararlar çıkarıyor geleneksel ve hukuki olmayan hamleler yapıyor. Siz yalnız geleneksel ve hukuki hamlelerle iktidarın bu saldırılarını karşılayamaz ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı kazandığınız halde elde edemezsiniz. Seçim akşamı daha önce Başbakanlık ve Meclis Başkanlığı da yapmış olan Binali Yıldırım'ın kazanmadığını bildiği ve açıklaması sırasındaki halet-i ruhiyesi de bunu yansıttığı halde "Kazandım" açıklaması yapması; şu anda devam eden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını ele geçirme maksatlı sürecin bilinçli bir işaret fişeği idi.

Şimdi Teslim Olursan Yarın Kaybedeceksin

Seçim gecesi Anadolu Ajansı'nın (AA) hesap vermelerini gerektiren faaliyetleri ve manipülasyonları seçim sonrası seçimi kazanmış algısı yaratmak için o gece sabaha kadar hazırlanan ve her tarafa asılan stanbul'a teşekkür" afişleri ve bitmez tükenmez bir şekilde tekrar tekrar yapılan sayımlar; kural ve hukuk tanımaz sürecin hamleleridir. Bu kapsamda; Ekrem İmamoğlu'nun Anıtkabir hamlesi doğrudur. Hatta İmamoğlu hakkında yapılan suç duyurusunun eşgüdüm içinde yapıldığı kanaati de yaygındır.

Tarihi ve ekonomik anlamda İstanbul demek Türkiye demektir. İstanbul'u demokratik olarak aldığın halde zorbalığa teslim olur da verirsen; bil ki yarın Türkiye'yi demokratik olarak kazandığında da zorbalığa teslim olacaksın ve iktidarı alamayacaksın.

http://www.turkererturk.com.tr/normal-sartlar-altinda-olsaydik/?fbclid= IwAR0779mgWWrTBRdOZ52EZ3rpkuwaKot8NdruXE_Zm2lR0OdCoSTOOc6zSXQ

--
AltNot
--
a45UyF587661
-   -   -   -   -   -   -   -   -
Savas zaruri ve hayati olmalidir.
Milletin hayati tehlikeye maruz kalmadikca savas bir cinayettir.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

-   -   -   -   -   -   -   -   -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

87. DUNYADA ZORBALARDAN DAHA IGRENC HAYVAN YOKTUR

Bize temin ederler ki; insan ruhu basit bir cevherdir.

Ancak ruh bu kadar basit olsaydi, insan turunun tum bireylerinde tumuyle ayni icerikte ortaya cikmasi gerekirdi; bu bireylerin ayni akil yetisine sahip olmasi gerekirdi.

Bununla birlikte, is boyle olmuyor; insanlar, yuz cizgileri kadar dusunce ve anlayis nitelikleriyle de birbirlerine benzemezler. Insan turu arasinda, bir at ya da itle bir insan arasindaki fark kadar farklar gosteren bireyler vardir. Bazi kimseler arasinda hangi uyumu ya da hangi benzerligi buluyoruz? Bir Locke'nin, bir Newton'un dehasiyla bir koylunun, bir "Hotanto"nun, bir "Lapon"un kafasi arasinda pek cok ve adeta sonsuz fark ve uzaklik bulmuyor muyuz? Insan, oteki hayvanlardan, ancak organlarinin farkiyla ayrilir ve bu organizasyon farki, hayvanlarin yapamadigi bazi seyleri olusturmaya, insani yetenekli kilar. Insan turu bireylerinin organlari arasinda gozle gordugumuz fark, akil yetisi olarak adlandirdigimiz farki bize aciklamaya yeterlidir. Bu organlardaki cesitli duzeylerdeki inceligin, kan sicakliginin, akici sivilarin hizinin, telciklerin ve sinirlerin yumusaklik ve sertliginin, insanlarin ruhlari arasinda gorulen sonsuz cesitliligi zorunlu olarak olusturmasi gerekir.

Pratik, aliskanlik ve egitim sayesindedir ki, insan zekasi gelisir ve kendisini cevreleyen yaratiklarin ustune cikmayi basarir. Kultursuz ve deneysiz insan, hayvan kadar akil ve beceriden yoksun bir yaratiktir. Bir ahmak; organini guclukle harekete geciren, dimagi zorlukla harekete gecirilen, kani yavas dolasan bir insandir. Zeki bir adam; organi uysal olan, kolay isleyen, hizla hisseden, dimagi cabuk harekete gecen bir adamdir; organlari ve dimagi, bircok bilgiyle kendisini mesgul eden konular uzerinde uzun sure calismis bir kimsedir.
-   -   -   -   -   -   -   -   -
Bir gun karanligin olmadigi bir yerde bulusacagiz.

George Orwell1984

-   -   -   -   -   -   -   -   -
Kisinin inanci sahip oldugu kanitlarla dogru orantili olmalidir.

HARRIS,SAM (1967) ABD'li yazar.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

-   -   -   -   -   -   -   -   -

Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder