30 Ağustos 2019 Cuma

ARDAN ZENTÜRK : YAŞ’TAKİ SİSTEM ORDUYU SARSABİLİR AMAN!

Askerliğini kantin subayı olarak yapanlar bilmez.
Askerlik şeref, onur ve hiyerarşi mesleğidir.

Bir askeri olduğundan daha düşük rütbeye nasb edemezsiniz.
Bir askeri olduğundan daha düşük makama da tayin edemezsiniz.
Bir askeri makamı sürekli olarak vekillerle yönetemezsiniz.
Şimdilerde takan yok ama bir askeri yalnızca kendinden daha büyük rütbedeki asker sorgulayabilir, üst baş araması yapabilir, tutuklayabilir.
Amerika'da falan da böyledir yani.

Bunları yapmaz, ve inadına tersini yaparsan ne olur?
Asker hakarete maruz kaldığını düşünür, onurun incitildiğini düşünür.
Bu durumda istifa hakkı varsa istifa eder.
İstifa hakkı yoksa, katlanarak çalışır.

Askerlik gönlü, inanç, güven işidir.
Bir asker komutanlarına, astlarına, silah arkadaşlarına, devletine ve milletine güvenmek ister.
GÜveni zedelendiğinde işler çok zor olur.

Doğrusu askerlerin bozuk para gibi harcandığı, subayların binin katlarıyla kıyma makinasına atılıp öğütüldüğü şu günlerde kimsenin kimseye güvenmediğini söylemek için çok içeride olmaya gerek yok.
Hükümetin de ölçüsüz, alık dışı dış politik babalanmalarına bakarak halkımızın, devletimizin, yeni bir Balkan Hezimetine doğru hızla ilerlemekte olduğunu belirtmek gerekir.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen Türkiye ordusuz kalır mı?
Kalmaz elbette.
Bu kadar ağır bir işsizlik ortamında paraya tamahen askerlik yapacaklar her zaman bulunacaktır.
Ama bu nitelikteki subayların, askerlerin vatan savunmasında en kadar etkin, enerjik olacağını söylemek çok zor.
Unutmayın elinizde olan ordu artık yalnızca bir LEJYONDUR.
Paralı ordudur, profesyonel ordudur.
Kimse para için ölmez.

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
           L2fSIJNoA0xfSNxA  


ARDAN ZENTÜRK : YAŞ'TAKİ SİSTEM ORDUYU SARSABİLİR AMAN!

azenturk@stargazete.com



29 Ağustos 2019 Perşembe



Son sözü baştan söyleyeyim: Başkan Erdoğan'ın Yüksek Askeri Şura'yı (YAŞ) "sivil kontrolüne" alması son derece tutarlı demokratik hatta olması gerekenin gecikmeli gerçekleşmesidir.

1972 yılında kurulmuş bu kurumda askerler sivillerin işlerine karışmasını önleyici tüm uygulamaları gerçekleştirdiler. Ortaya çıkan tablo bellidir. 12 Eylül darbesi 28 Şubat müdahalesi bir sürü askeri atamadan kaynaklanan ve ucu mutlaka siyasete dokunan tartışma nihayetinde 15 Temmuz işgal amaçlı darbesi!. .

YAŞ'ta askerler 9'a 2 üstünlük sağlamıştı ve ortaya bir FETÖ darbesi komutanından çok ABD'de bakılan bir adama biat etmiş subay ve astsubaylar çıktı.

FETÖ Türk demokrasisinin önünde Çin Seddi oluşturan "askeri vesayet" ile mücadele konusunda AK Parti ile müttefik olduğunu söylerken orduyu ele geçirmeyi ve yine ordu üzerinden siyaseti yıkmayı hedeflemiş sonra anlaşıldı.

Hakkını teslim edelim bunu ilk anlayan ve etrafındaki zevata bir türlü kabul ettiremeyen ve yalnız kalan isim de Erdoğan'dır.

Bence Külliye'nin bugün de "Ordunun Sivil-Demokratik Kontrolü" konusunda uzmanlığı ve çok yetkin çalışmaları olan isimlerden uzman desteği alması üniversitelerin konuyu akademik zeminde tartışması gereken bir dönemden geçiyoruz.

Yaşanılanlar pek hayra alamet değildir…

Son Şura'dan çıkan tartışmalar önemlidir

YAŞ günümüzde 7 sivil (başkan yardımcısı ve 6 bakan) 4 asker (genelkurmay başkanı ve 3 kuvvet komutanı) oluşuyor kararlar da salt çoğunlukla alınıyor.

Bu Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki (TSK) terfi ve atamaların esas olarak siyasi otorite tarafından gerçekleştirilmesi demektir.

Bu yıl yaşanılan tartışmalar askerlerin uzmanlık alanlarına ilişkin fikir ve önerilerinin ordu içindeki yetenek ve göreve bağlılık değerlendirmelerinin gölgede kaldığı yönündedir.

Öne çıkarılan örnekler önemlidir ankesör soruşturması süren bir albayın terfi etmesi buna karşılık FETÖ ile mücadelede olağanüstü hizmetleri olmuş bir amiralin ise görev süresi dolmadan "general kadrosunu azaltıyoruz" denilerek emekli edilmesi gibi…

Kuşkusuz hiçbir Başkomutan ordusunun içinde siyasetten kaynaklanan tartışmaların yeniden yapılanmaların "siyasette arkası olan terfi eder" düşüncesinin karargahlara hakim olmasını istemez.

Özellikle ordu-siyaset ilişkisinin tüm kırılmalarını yaşamış Erdoğan gibi bir başkan asla istemez.

Erdoğan'ın Akar'dan ne istediğini biliyoruz: TSK'da bir tane bile FETÖ'cü kalmayacak!. .

Açık söyleyelim kamuoyu da Bakan'ın performansını bu kritere göre takip ediyor.

Makamlar kimse için kalıcı değil hedefimiz devlette halef-selef yönetimlerin duruşuna göre değil sağlıklı mekanizmalarla işleyen bir yapıdır.

Sivil çoğunluk-asker uzmanlığı

YAŞ'a bir orgeneralin daha üye olması ve kararların nitelikli çoğunlukla alınmasının meseleyi çözeceğine inanıyorum. 12 kişilik YAŞ üyelerinin 2/3'ünün onayı yani 8 'evet' oyu hem sivil otoritenin gücünü hem de bazı kritik atama ve terfilerde siviller ile askerlerin uzman görüşünün bir noktada uzlaşmasını sağlayacaktır.

Yapıcı önerisi olmayan tartışmalardan uzak durmak memleketin yaşadığı bu kritik dönemde önemli…

Ordu üzerinden tartışma devşirmeyi kabul etmek mümkün değil.

Bu yıl yaşadığımız gelişmeler beka mücadelemizin ana cephesini üstlenmiş olan TSK bünyesinde tartışmalardan kaynaklanan savrulmalara ve –Allah korusun- çürümelere yol açabilir zamana bırakılacak bir durum değildir.

TSK gelenekleri özellikle tarihindeki Balkan Harbi Sendromu nedeniyle siyasetin bu kadar harmanlandığı bir kurum olamaz Soğuk Savaş yılları darbeci generallerinin ve FETÖ'nün bu kuruma verdiği büyük zararı kaç yılda tam olarak toparlarız bilemem ama dikkatli olmak zorundayız.

https://www.star.com.tr/yazar/yastaki-sistem-orduyu-sarsabilir-aman-yazi-1476879/


- - - - - - - - - - - - -

a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Devrimin amacini kavramis olanlar surekli olarak onu koruma gucune sahip olacaklardir.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

128. AHLAK VE ERDEM ICIN DIN HIC GEREKLI DEGILDIR

Bize durmadan yinelenir ve bircok akli basinda kimse sonunda inanir ki; din, insanlari zaptetmek icin gereklidir, kavimler icin en iyi zabitadir; ahlak ve erdem, dine siki bicimde baglidir. Bize, "Allah korkusu arifligin baslangici, ahiret korkulari selameti gerektiren korkulardir ve bunlar insanlarin ihtiraslarini zaptetmeye mahsustur" diye bagirirlar.

Dini dusuncelerin yararli oldugu konusundaki inanci parcalayip atmak icin gozleri acmak, dine en cok boyun egmis milletlerin ahlaklarinin ne merkezde olduguna bir goz atmak yeterlidir. Bu milletlerde magrur zorbalar, baskici ve acimasiz nazirlar, kotulukcu mabeyinciler, sayisiz calip cirpanlar, vicdansiz hakimler, zina edenler, capkinlar, fahiseler, ahlaksiz kadinlar, hirsizlar; oc alan ve odul veren Allah'in cehennem cezalarinin ve cennet hazlarinin varligindan bir an kusku duymayan her turden yalanci ve dolandiricilar bolca gorulur.

Insanlarin bircogu icin yararsiz olmakla birlikte din imamlari, mezheplerine bagli olanlarin gozunde olumu korkunc gostermeye calismislardir. Sofu Hiristiyanlar eger dogru dusunselerdi, butun hayatlarini aglamakla gecirir ve sonra en buyuk korkular icinde olurlerdi. "Kizgin ve ofkeli ilahin pencesine dusme dehsetiyle, insanin kendi selametini korku ve titremeyle egitmesi gerektigi" kendilerine her an yinelenen bedbahtlar icin, olumden daha korkunc ne vardir? Bununla birlikte bize temin olunur ki, Hiristiyanin olumunde, inanci olmayanin yoksun oldugu bir sonsuz teselli vardir.

Bize diyorlar ki, iyi Hiristiyan hak kazanmaya calistigi sonsuz bir mutlulugun guclu umutlari icinde olur. Ancak, dogrudan dogruya bu guclu umut da, siddetli bir Allah'in gozunde, cezaya layik bir boburlenme degil midir? En buyuk evliyanin bile sevgiye mi, ofkeye mi layik oldugunu bilmemesi gerekmez mi? Ey rahipler, hocalar, hahamlar! Bizi cennetin hazlari umuduyla avutuyor ve o sirada, yalniz o sirada cehennemin cezalarina gozlerinizi kapatiyorsunuz! Adlarimizi ve adlarinizi hayat kitabinda (Allah tarafindan takdir edilen seylerin yazili bulundugu levhada) gizlice gormek imtiyazina, soyleyin bakalim, erisebildiniz mi?

- - - - - - - - - - - - -
Oynadigimiz bu oyunda, kazanmak soz konusu degil.
Ama bazi yenilgiler otekilerden daha iyidir...

George Orwell

- - - - - - - - - - - - -
Yetersiz kanitlari olan bir seye inanmak, her zaman, her yerde ve herkes icin yanlistir.

CLIFFORD,W.K. (1845-1879) Ingiliz matematikci ve filozof.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder