22 Ağustos 2019 Perşembe

SİBEL HÜRTAŞ : THK DA KAYYIM İSTİYORMUŞ

Haberin Türkçe'den Türkçe'ye tercümesi şu.
Hükumet  yönetimini ele geçirmek istediği THK'nın tepesine yandaş bir adam atamış.
Bu adam yaptıklarına karşı çıkan yönetim kurulu üyelerini görevden almış.
Üstelik muvazzalı olarak Orman Bakanlığının yangın ihalesine girmemiş, kurum kaynaklarını çarçur etmiş, yandaş albaylarla kurumu doldurmuş, kurum borçlandırmış.
Ve en son olarak hükümezin azmettirmesiyle zıçtığının üzerine tüy dikmek üzere bir de hükumetten direndiği için görevden aldıklarınnı yerine kayyum temsilci atamasını talep etmiiiş.
 
Neydi efendim, bu adamların DAVALARI vardı.
Neydi bu dava, sünni İslamın şeriat nizamını bütün İslam ülkelerinde muteber ve egemen kılmak.
Kimdi bu adamların dava arkadaşları, Müslüman Kardeşler .
Peki bu adamların ülkemizdeki zemini ve ardında duranlar kimlerdi?
Müslüman Kardeşler ideolojisine sadık bütün cemaatler, imamlar, şıhlar.

Peki strateji ve taktik neydi?
Amaca ulaşana kadar her yol mübahtır.
Devlet, millet, vatan ve her şey harcanabilir.

Elbette yasalar müsait.

Bütün belediyeler.
Bütün apartman yönetim kurulu başkanlıkları.
Bütün il ve ilçe encümenleri.
Bütün öğrenci kol başkanlıkları.
Bütün şirket ve holdingler kayyumla yönetilebilir.

Zannederim, bu eğilim böyle devam ederse, bütün özerk ya da yarı özerk kurumlarda kayyumla yönetilecek.
Misal Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi, Sayıştay da kayyum atamalarının hedefinde olabilir.
Neden olmasın?
Bir kere yapan, bir daha, bir daha yapar.

Sonra adil, tarafsız yargının kararları olmadan, idarenin tasarrufları ile

Bence ülkenin adını değiştirelim.

KAYYUMİSTAN olsun....

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
           L2fSIJNoA0xfSNxA  


SİBEL HÜRTAŞ : THK DA KAYYIM İSTİYORMUŞ

22 ağustos 2019 - 13:13

THK Başkanı Boran Nogaylaroğlu imzasıyla İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü'ne ulaştırılan dilekçede görevden alınan isimlerin yerine 'kayyım atanması' isteniyor.

Sibel HÜRTAŞ

Türk Hava Kurumu Başkanı Boran Nogaylaroğlu imzasıyla 4 Temmuz 2019 günü İçişler Bakanlığı'na ok Gizli" "Çok İvedi" uyarılı bir evrak ulaştırıldı. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü'ne ulaştırılan dilekçede Kurumun 12 asil üyesinden 9'unun görevden alındığı belirtiliyor ve İçişleri Bakanlığı'na görevden alınan bu isimlerin yerine "kayyım atanması" talebinde bulunuluyor.

Evet Nogaylaroğlu kendi yönetimindeki kişileri görevden aldığını ve görevine devam edebilmek adına da bu isimlerin yerine kayyım atanmasını açık açık İçişleri Bakanından "rica" ediyordu.

Bu evrakın İzmir'de söndürülemeyen orman yangınlarıyla birebir ilgisi var. Nasıl mı? Nogaylaroğlu'nun görevden aldığını iddia ettiği isimler aslında görevden alınmamış THK'nın orman yangını ihalesini "danışıklı" olarak almadığı gerekçesiyle istifa etmişlerdi. Üyeleri istifaya götüren süreç ise 2018 yılının Ekim ayında başlıyor…

Bugün Orman Bakanı Ekrem Pakdemirli'nin "CHP ile birlikte çalışıyor" dediği Türk Hava Kurumu'nun 2018 yılının Ekim ayında yapılan kongresine bizzat Hava Kuvvetleri Komutanı Hasan Küçükakyüz tarafından bir aday gösterildi. Kongrede Küçükakyüz'ün önerdiği Boran Nogaylaroğlu aday oldu ve THK Başkanlığına getirildi.

Nogaylaroğlu 2018 yılının Ekim ayında göreve geldiğinde önce Sağlık Bakanlığı'nın kuduz ihalesine girmedi Kapadokya'daki balon hizmetleri ve Sağlık Bakanlığı hava ambulans hizmetlerinde ise başarısızlıkları yüzünden sürekli ceza yedi. Türk Hava Kurumu'nun istifa eden yöneticilerinin iddialarına göre THK'nın en önemli gelir kaynaklarından biri olan kurban derisi toplama konusunda ise Diyanet'le sözlü bir anlaşma yaptı. İddiaya göre THK artık kurban derisi toplamayacak Diyanet de bunun karşılığında THK'ya 20 milyon TL verecekti. THK kurban derisi toplamadı ama Diyanet de bu parayı vermedi. İddiaya göre Nogaylaroğlu başkanlığındaki THK'nın kaynakları bir bir eridi. Buna karşın aynı tarihlerde Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektörü başta olmak üzere THK Genel Müdürlüklerine çok sayıda atama yapıldı ve rektör ile genel müdürlüklere astronomik maaşlar ödenmeye başlandı. THK bu maaşları ödeyemeyince Bankalardan yüksek faizli krediler çekti. Bu atamalar beraberinde büyük bir tasfiyeyi de beraberinde getirdi. THK yöneticileri ilgili kurumlara yazdıkları dilekçelerde şu ifadelere yer veriyor:

"Kurumdaki tüm üst düzey görevlilerin işlerine (kendi beyanlarında 73 kişi) baskı ve tehditle son verilmiş yerlerine iki katı ücretle albay ve general emeklileri kuruma alınmıştır. Hukuk büroları ile anlaşmalar yapılmaya başlanmış kurumda gerekli hukuk müşavirliği donanımı var iken bunların olumsuz görüş bildirdikleri işlemleri tesis edebilmek için dışarıdan israf edilerek sözde hukuk hizmetleri satın alınmaya başlanmıştır. "

YANGIN SÖNDÜRME İHALESİ

THK yöneticilerinin iddiasına göre son tartışma ise Orman Bakanlığı'nın yangın söndürme ihalesi nedeniyle gerçekleşti.

Orman Bakanlığı 2019 yılının Mart ayında yangın söndürme ihalesine çıktı. THK Başkanı Nogaylaroğlu ilk ihaleye komik bir gerekçeyle teminat mektubu bulamadığı gerekçesiyle girmedi. Orman Bakanlığı ilk ihaleyi tamamlayamadı. Bu kez pazarlık usulü ihaleye çıktı.

THK Başkanı Nogaylaroğlu bu ihaleye girdi ama 2018 ücretlerinin yüzde 40 fazlası bir fiyat teklif etti. Nogaylaroğlu bu teklifte bulunurken THK'nın 7 uçaklık filosunda ise sadece 2 uçak faal durumda diğer uçaklar ise atıl durumdaydı.

THK yöneticileri THK Başkanı Nogaylaroğlu'nun Kurum kaynaklarını arkadaşlarını getirdiği genel müdürlük maaşlarına harcadığını bu nedenle de uçaklar için yapılması gereken bakımların yapılmadığını ve uçakların atıl durumda bırakıldığını iddia ediyorlar.

THK'nın Orman Bakanlığı'nın yangın söndürme ihalesini kaybetmesi bu şekilde gerçekleşiyor. THK yöneticilerine göre 35 yıldır ilk kez böyle bir şey oluyor!

Bunun üzerine Türk Hava Kurumu yönetiminde başlayan tartışma ise bir görevden alma ile son buluyor. THK Başkanı itirazlar üzerine THK'da Orman Bakanlığı'nın temsilcisi olarak görev yapan Ömer Bülent Arslan'ı görevden alıyor.

THK yöneticileri Başkan Nogaylaroğlu'nun bu tutumunu hem Cumhurbaşkanına hem de Devlet Denetleme Kurulu'na şikayet ediyor. THK yöneticilerinin Cumhurbaşkanına yazdığı mektupta THK'nın "bilerek ve isteyerek" Orman yangını ihalesini kaybetmesinin bir "danışıklı dövüş" olabileceği dahi belirtiliyor:

"THK nın asli özdeşleşmiş görevleri arasında bulunan Orman Yangını Söndürme ihalesinde bir önceki yılın yaklaşık %40 fazla fiyat teklif etmiş iki uçağının dışında basiretsiz yönetim nedeniyle uçakları uçamaz halde bulunduğundan ve yüksek fiyat endişesi ile Genel Müdürlükçe yıllardır sürdürülen ihalenin kazanılmaması temin edilmiştir. Bu şekilde fiyat verilmesinin bir danışıklı döğüş olabileceği de düşünülmektedir. "

THK yöneticileri Devlet Denetleme Kurumu'na da bir yazı yazarak Orman Yangını Söndürme ihalesine ilişkin gerçekleşen olayları bildirdi. Ama her iki kurumdan da yanıt alınamadı.

İHALE NE OLDU?

Orman Bakanlığı THK'ya vermediği ihaleyi bu gerekçelerle adı sanı duyulmamış özel bir şirkete verdi. Şirketin elinde hiç uçak yok buna karşın orman yangını söndürme helikopterleri var. THK'nın Ankara Ege ve Akdeniz'deki yangın söndürme uçakları atıl durumda bırakılırken tüm ihale göz göre göre bir helikopter filosuna veriliyor.

THK yöneticilerine göre bu en büyük felaketi de beraberinde getiriyor. Çünkü orman yangınlarında pervaneler ateşi daha da körüklediğinden ilk müdahalenin mutlaka söndürme uçaklarıyla yapılması gerekiyor. Bu ihalenin başlı başına helikopter filosuna verilmesi zaten faciaya davet çıkaran ilk adımdı.

Orman Bakanı'nın uçakların eski olmasına ilişkin gerekçesi de kabul edilemez bulunuyor ve şöyle diyorlar:

"Uçakların eski olması önemli değil. Önemli olan uçakların teknik bakımlarının zamanında yapılmasıdır. THK Başkanı uçak bakımlarına yeteri kaynağı ayırmadı. Uçaklar bakımsız kaldığı için atıl durumda bırakıldı. Ama buna karşın uçaklar için görevlendirilen yer personeli ve pilotlara her ay düzenli maaşları yatırıldı. "

İSTİFALAR

THK yönetimini başta Orman Yangını Söndürme ihalesi olmak üzere çok sayıda ihalede etkisiz ve başarısız kalan THK Başkanı Nogaylaroğlu'nu protesto etti.

Bu süreçte THK'nın

12 Yönetim Kurulu asil üyesinden 9'u 11 yedek üyesinin 11'i

Disiplin Kurulu'nun 5 asil üyesinden 5'i 5 yedek üyesinden 4'ü

Denetim Kurulu'nun da 3 yedek üyesinin 3'ü istifa etti.

İstifalar nedeniyle Dernekler Yasası'na göre THK'nın hemen olağanüstü kurultaya gitmesi gerekiyordu. Haziran ayında istifa eden THK yöneticileri önce Noter'den olağanüstü kurultay ihtarnamesi çekti ardından Ankara 19. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı. Mahkeme davayı kabul edilebilir buldu.

THK Başkanı Nogaylaroğlu Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak tedbir istedi ve Mahkeme aynı gün tedbir kararı aldı. Böylece Olağanüstü Kongre süreci durdurulmuş oldu.

VE KAYYUMLAR

Nogaylaroğlu 28 Haziran günü istifa eden Yönetim Kurulu üyelerinin istifasını kabul etmedi ve 1 Temmuz günü bu isimleri görevden aldığını ilan etti. 4 Temmuz günü de İçişleri Bakanlığı'na bir yazı yazarak 'görevden aldığı' yönetim kurulu üyelerinin yerlerine kayyım atanmasını istedi.

Türk Hava Kurumu'nda son durum bu…

Kurumun resmi internet sitesine bakıldığında Başkan ve iki yönetici dışında hiçkimsenin ismi yok… Tüm yöneticiler bir anda buhar olmuş gibi THK tüm iş ve işlemlerine devam ediyor.

THK'da yaşanan kavgaların en büyük yansıması bugün İzmir'deki orman yangınlarında görüldü. Kapadokya'daki balon ihalesi Sağlık Bakanlığı'ndaki ambulans helikopter hizmetleri ile ilgili sorunlar ve THK Üniversitesi'nde olanlar da cabası.

Ha bir de THK'nın İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye'deki otelleri de unutmamak gerek.

Onlarla ilgili ayrıntıları da yazacağım…

https://www.artigercek.com/yazarlar/sibel-h%C3%BCrtas/thk-da-kayyim-istiyormus

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Ne kadar zengin ve mureffeh olursa olsun istikllden mahrum bir millet meden insanlik karsisinda usak olmak mevkiinden yuksek bir muameleye lyik sayilamaz.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

35. DUNYA YARATILMAMISTIR VE MADDE KENDI KENDINE HAREKET EDER

Bize gururlanarak, "sahipsiz eser yoktur" diyorlar. Her dakika, dunyanin kendi kendine olusmadigini tekrarliyorlar. Ancak, evren bir etkendir, asla bir sonuc degildir. Bir sanatla yapilmis uydurma bir sey degildir. O asla yoktan var edilmemistir. Evren hep var olmustur; varligi zorunlu ve gerekli bir varliktir. Etkeni kendisindedir. Kendi kendisinin yaraticisidir. Icyuzu hareket etmek ve olusturmak olan doga, gozlerinizin onunde yaptigi gibi, gorevini yapmak icin yururlukte bulunmayan ve kendisinden daha fazla bilinmeyen bir harekete geciriciye, iticiye muhtac degildir. Madde, kendi enerjisiyle, bir tur heteroj enligin zorunlu sonucu olarak, hareket eder. Hareketlerin ya da eylem ve etkilerin cesitliligi, maddelerin cesitliligini olusturur. Varliklari birbirlerinden ancak organlarimiza ulastirdiklari izlenim ya da hareketler sayesinde ayirir ve seceriz.

Goruyorsunuz ki, dogada her sey hareket halindedir ve siz, doganin esasinda olu ve enerjisiz oldugunu iddia ediyorsunuz. Esasen hareket eden ve aktif olan bu toplamin bir hareket ettiriciye muhtac oldugunu saniyorsunuz. Pekala, bu hareket ettirici nedir?

Bir ruhtur. Yani kesinlikle anlasilmaz ve celiskili bir varlik. Bunun uzerine size diyecegim ki, maddenin bizzat ve kendi kendine hareket ettigi sonucunu cikariniz; ve dogaya bir hareket vermek icin gerekli hicbir seye sahip olmayan o ruhani hareket ettiricinizden soz etmeyi birakiniz; beyhude gecmislerinizden donunuz; hayali bir dunyadan cikiniz; gercekligin varligiyla "var olan" gercek bir dunyaya giriniz; tali nedenlere ozen atfediniz; gozlerinizle gordugunuz butun eserleri olusturmak icin doganin muhtac olmadigi, olanaksiz baslangic nedenlerini birakiniz!

- - - - - - - - - - - - -
Insan, uretmeden tuketen tek yaratiktir.
Sut vermez, yumurta yumurtlamaz, sabani cekecek gucu yoktur, tavsan yakalayacak kadar hizli kosamaz.
Gene de, tum hayvanlarin efendisidir.
Hayvanlari calistirir, karsiliginda onlara olmeyecekleri kadar yiyecek verir, geri kalanini kendine ayirir.

George OrwellHayvan Ciftligi

- - - - - - - - - - - - -
Endise etmedigim tek sey, Tanri'nin var olup olmadigi.

Ama bana oyle geliyor ki Tanri, Alzheimer olmus ve bizim var oldugumuzu unutmus.
WAGNER,JANE (1935) ABD'li oyun yazari ve senarist.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder