İdarenin tavrı tam olarak çadır devleti yöntemlerini yansıtmış.
Bir devletin idarecileri, yasalara uymaz ise, dahası yasalara uyanları takip ve cezalandırma yoluna gider, ama yasa dışı iş yapanları da himaye ederse o ülkede kıyamet kopar.
Netekim kopuyor da...
Amma halk bunu istediği için bu çarpıklıklar ortaya çıkıyor.
Halk yasa dışını seviyor, halk ahlaksızlığı seviyor ve takdir ediyor.
Bunu da sokak röportajlarında zaten rahat rahat söylüyor.
Zannediyorum bir süre sonra devlet kurma, devletin vatandaşları olma niteliğini yitiren bu insan kalabalığı kendi kendini yönetmekten aciz olduğunu dünyaya en sağlam şekilde teşhir edecek, ve tıpkı kendisine benzeyen diğer milletler gibi küresel sistem içerisinde öylece yedilen pek çok koyun sürüsünden birisi olmayı kabul edecek.
Cek, cak diye cümle kurduğuma bakmayın, aslında içine düştüğümüz borçlanma ekonomisi her anlamda toplumu kuşatmıştır.
Devlet, belediyeler, kurumlar, şirketler, aileler ve kişiler artık borç müptelası olmuştur.
Halk daha çok şeyi istemektedir, ve elbette daha çok borca karşılık.
Daha şimdiden küresel sistemin himaye ettiği, iç hukuk sistemimiz ile siyasi sistemimizin de altyapı sağladığı bir sömürü sistemi kemikleşmiştir.
Halk, onun temsilcileri ve bütün bir toplum kazanmadan harcamayı, alın teri dökmeden tüketmeyi artık bir norm olarak kabul etmiştir.
Ben çalayım, benimkini çalmasınlar.
Ben bütün kadınlara sarkayım, benimkine sarkan olmasın.
Ben dilediğim yere arabamı koyayım, kimse benim evimin, dükkanımın evine araba koymasın.
Ve böylece giden tek taraflı bir ahlak anlayışı.
Bu aslında bir ahlaksızlık anlayışıdır.
Büyük hırsızlara karşı hayranlık ve adeta tapınma, küçük hırsızlara karşı bir linç ve çullanma psikolojisi.
Tuhaf çarpık bir durum.
L2fSIJNoA0xfSNxA
İSTANBUL'DA BİR HASTANE: BEŞ AYDA 38'İ 15 YAŞ ALTI 115 HAMİLE ÇOCUĞUN KAYDI GİZLENMİŞ
17/01/2018
İstanbul'un Küçükçekmece ilçesindeki Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne beş aylık süreçte yaşı 18'in altında 115 çocuğun hamile olarak gediği tespit edildi. 38 çocuk 15 yaşından küçük. Valilik soruşturma izni vermezken durumu ortaya çıkaran memur sürgün edilip hakkında inceleme başlatıldı.
Fotoğraflar: Hürriyet
Hürriyet'ten Dinçer Gökçe'nin haberine göre 2012 yılından beri hastanede görev yapan sosyal hizmet uzmanı Ş. İ. N. (33) geriye dönük yaptığı incelemede 1 Temmuz 2001 doğumlu bir çocuğun hamile olduğuna ilişkin kayıtların hastane sisteminde ve sosyal hizmet biriminde tutulmadığını fark etti.
18 yaş altındaki hamile çocuklara ilişkin bilgilerin adli birimlere ulaştırılması zorunlu olduğundan Ş. İ. N. hastanede psikolog olarak çalışan I. Ö. ile birlikte durumu tutanak altına aldı. İkilinin imzaladığı tutanaktan sonra Ş. İ. N. geriye dönük inceleme yaptı.
Hastaneye 1 Ocak 2017 ile 9 Mayıs 2017 arasında gelen 115 çocuğa ilişkin kayıtlar tek tek incelendi. Hamile olduğu tespit edilen 115 çocuktan 77'sinin 15 yaşın üstünde 38 çocuğun ise 15 yaşından önce hamile kaldığı anlaşıldı.
15 yaş altı hamileliğin rıza aranmaksızın çocuğun cinsel istismarı kapsamında olduğu belirtilen 12 Haziran 2017 tarihli tutanak da Ş. İ. N. ve I. Ö. tarafından imza altına alındı.
Tutanakta yasal sorumluluğun bildirimi yapmayan sosyal hizmet uzmanı N. D. 'ye ait olduğu öne sürüldü. Durum hastane yönetimine bildirildi. Ancak bildirime rağmen işlem yapılmaması nedeniyle Küçükçekmece başsavcılığına ihbarda bulunuldu. Ş. İ. N. 'nin savcılığa yaptığı başvuruda şüphelilerin 'kamu görevlisinin suçu bildirmemesi' suçunu işledikleri öne sürüldü. Anılan suç bir yıl hapis cezasını gerektiriyor. Çocuğun 15 yaşından küçük olması halinde verilecek ceza yarı oranında artırılıyor.
Valilik soruşturma izni vermedi!
Savcılığın talebiyle sorumlu görülen başhekim yardımcısı A. A. ve N. D. için İstanbul valiliğinden soruşturma izni istendi. Ancak valilik 4 Aralık 2017 tarihli yazısıyla talebi reddetti. Valilik yazısında kayıtlara göre adli görevin ihmal edilmediği görevliler hakkında görevi kötüye kullanma suçunun oluşmadığı kaydedildi.
İkisi 13 yaşındaymış
Valiliğin kararının iptali için İstanbul Bölge İdare Mahkemesi'ne avukat Erkan Akça'nın imzasıyla 2 Ocak'ta itiraz başvurusu yapıldı. 115 hamile çocuğa ilişkin kayıt listesine göre 2003 doğumlu yani söz konusu tarih aralığında 13 yaşını henüz tamamlamış iki çocuk da listede bulunuyor. Listede yer alan çocuklardan 11'inin 2002 doğumlu olduğu anlaşıldı.
Doğum tarihinden hastaneye geliş tarihine dek bir dizi bilginin yer aldığı listede yer alan çocuklardan 39'u ise Suriye'deki savaş nedeniyle Türkiye'ye göç eden ailelerin çocukları.
İhmali değil ihbarı yapana inceleme ve sürgün
Önce tutanak tutan daha sonra konuyu savcılığa bildiren Ş. İ. N. hakkında inceleme başlatıldı. Ş. İ. N. inceleme görevlisi doktor M. A. 'ya geçen 26 Aralık'ta verdiği ifadede 18 yaş altındaki hamile çocuklara ait kayıtların birim dışında çalışan hiç kimseyle paylaşılmadığını kaydetti. Hakkında inceleme yürütülen Ş. İ. N. 'nin görev yeri iki kez değiştirildi.
Hastanenin üst düzey bir yetkilisi soruşturma sonunda 'ihmal' iddiasının olmadığına ilişkin rapor çıktığını söyledi. Raporun kendisine sunulmadığını ancak sözlü olarak bilgi aldığını aktaran yetkili "İhbarın yalan olduğu konusunda belgelerde var kanıtlar da var. İdari soruşturmayı yapan bey de gördü bunlar yapılmış sonucu bize intikal etmedi o raporu ben bile görmedim yani. Raporu bize bakanlık gönderir" dedi.
a45UyF587661-180117143238 Oraj Poyraz At Openmail oraj.poyraz@openmail.cc
2018/01/17 14:30 2 65 AtaturkMilliyetcileri@googlegroups.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder