11 Eylül 2019 Çarşamba

HÜSEYİN ÖZBEK : KUVVETLER AYRILIĞINDAN KUVVETLER BİRLİĞİNE




================================

HÜSEYİN ÖZBEK : KUVVETLER AYRILIĞINDAN KUVVETLER BİRLİĞİNE

24 Ağustos 2019 Cumartesi

Hukukçuların hukuk kurumlarının ve baroların siyasi güce karşı bireysel ve kurumsal bağımsızlıkları konusunda son derece titiz davranmaları gerekmektedir.

Hukuk sözcüğü gücü sınırlayan kurallar dizgesi çağrışımı uyandırır. Yargı ise hukuk kurallarına uygun bağımsız ve tarafsız kamu kurumsallığını akla getirir. Yurttaşlar ve kurumlar arasındaki hukuki ihtilafların kişilerle devlet organları arasındaki sorunların bir suçun şüphelisi ya da mağdurlarının gideceği ya da götürüleceği yer mahkeme yaşayacağı süreç muhakeme olacaktır.

Mahkemelerin varlığı ve yargısal faaliyeti her ülke için maddi bir gerçekliktir. Yargının ve yargısal faaliyetin anlam kazanmasının önkoşulu siyasi gücün etki ve denetiminden uzak olmasıdır. Uygar ülkelerin çağdaş toplumların hukuk ve yargı standardının gerisinde kalmamak yurttaşların hukuk güvenliğini sağlamasının yanında ülkenin itibarı ile de doğru orantılıdır.

İlk anayasasını (Kanuni Esasi) 1876'da yapmış bir toplumun hukuk yargı ve yargı kurumsallığı açısından olması gereken yer ile sürüklendiği yerin sorgulanması gerekmektedir. Yine yasama yürütme ve yargı arasındaki pozitif denge için zorunlu olan kuvvetler ayrılığı açısından bulunduğumuz yerin ciddi bir sorgulanmaya ihtiyacı vardır.

Hoyrat tasfiye

1982 Anayasası'nda 12 Eylül'ün izlerinin silinmesi ve demokratikleşme gerekçesiyle yapılan bir dizi değişikliğin ardından Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi (yarı başkanlık sistemi) ile ortaya çıkan tablo son derece düşündürücüdür: Kişisel güç ve otoriteye dayalı bir sistem inşa edilirken kuvvetler ayrılığına dayalı kurumsallık hoyratça tasfiye edilmiştir!

Kişisel güç ve otoritenin devletleşmesi devletin de kişiselleşmesi sonucunu doğuran yeni sistemin kurumları oluşturulurken Cumhuriyetle yaşıt geleneksel kurumlar birer birer ortadan kaldırılmaktadır. Kurumsallığın yerini keyfiliğin aldığı yeni sistemle dengesi bozulan hafızası yok edilen devletin yarattığı boşlukla birlikte birikimsizliğin ayaküstü verilen kararların ağır faturaları her geçen gün daha açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Sonuç olarak atılan yanlış adımlar içeride ve dışarıda çözümü ve telafisi giderek zorlaşan sorunlar yumağı olarak geri dönmektedir.

İtibarın temeli

Anayasa Mahkemesi başta olmak üzere Yargıtay Danıştay ve diğer yüksek yargı organlarının yakın geçmişte birer güven kurumu olmalarının nedenleri üzerinde düşünülmelidir. Bu itibar kurumsallık karar ve işleyişlerindeki bağımsızlıkla var olagelmiştir. Kurumsallaşma ve süreç içinde olgunlaşmanın sağladığı itibar ve güvenin tek adamın inisiyatifine dayanan yeni dönemde sürdürülmesi olanaksızdır.

Türkiye Cumhuriyeti'ni ayakta tutan ve çağdaş devletler ligine sokan hukuk konstrüksiyonu devlet binasının taşıyıcı sistemi kiriş ve kolonlarının esaslı biçimde zedelendiği inkâr edilemez bir gerçekliktir. İçeride güven ve istikrar dışarıda itibarın ilk koşulu olan hukuk devleti yargı bürokrasisinin siyasi etkiden uzak oluşu ve bağımsız yargı açısından asgari standardın çok gerisinde bulunduğumuz açıktır.

Hukuk ve yargıdan beklenen adalet arayanların savunma kalkanı ve sığınağı olmasıdır. Hukuk ve yargının siyasi gücün saldırı mızrağına kamçısına dönüşmesi halinde tarihte çokça örneği görülen trajedilerin tekrar yaşanması kaçınılmazdır.

Tarihi sorumluluk

Tarih her yurttaşın kendisini hukuk güvencesi altında hissedeceği çağdaş demokrasi ve hukuk devletinin siyasi gücün bir lütfu olarak değil bireysel ve kolektif çabaların sonucu gerçekleşebildiğini göstermektedir. Bu nedenle hukukçuların hukuk kurumlarının ve baroların siyasi güce karşı bireysel ve kurumsal bağımsızlıkları konusunda son derece titiz davranmaları gerekmektedir. Hukuk kurumlarının yasama yürütme ve yargı üçgenindeki hassas dengenin korunması konusunda gösterecekleri duyarlılık demokrasimizin geleceği ile doğrudan ilişkilidir.

Kuvvetler ayrılığının önce fiilen sonrasında hukuken ortadan kaldırılıp siyasi erke bağlı yapılara dönüştürülmesine doğrudan ya da dolaylı katkıda bulunmanın tarihsel sorumluluğunun taşınamayacak kadar ağır olduğunun akıldan çıkarılmaması gerekmektedir.

Av. Hüseyin Özbek

Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı

http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1547200/Kuvvetler_ayriligindan_kuvvetler_birligine.html

================================

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Err:502
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

25. ALLAH'A TAPMAK BIR MEVHUMA TAPMAKTIR

Sikintidan kurtulmak icin bize demliyor ki; "Allah'in icyuzunu bilmeye gerek yoktur, ona bilmeksizin ibadet edilmelidir, onun sifatina curetkar bir gozle bakmak caiz degildir. " Ancak, hakkinda bir fikir ve bilgi edinmeksizin ona kulluk etmek gerekiyorsa, varligindan emin olmak gerekmez mi? Bu durumda, ona atfedilen sifatlarin kendisinde birlesmesinin mumkun olup olmayacagi incelenmeden once, Allah'in varligi hakkinda nasil kanaat ve guven olusturulabilir?

Allah'a tapmak, gercekte, insan dimaginin kuruntularina tapmak* ya da daha dogrusu hicbir seye tapmamaktir.

Bir kutsal hadistir, yani Allah kelami olmakla birlikte Kuran'a ithal edilmeyen tanrisal sozlerdir. "Ben kulumun zanninda mevcudum" (Yani insanlar beni nasil sanirsa, oyleyim. Ben insanlarin kuruntusunda mevcudum anlamindadir. )

- - - - - - - - - - - - -
Ilk makinenin ortaya ciktigi andan baslayarak, akli basinda butun insanlar, agir calisma kosullari ve esitsizligin surmesine gerek kalmadigini acik secik anlamislardi.
Makineler bilincli olarak bu amacla kullanilmis olsaydi, aclik, asiri calisma, pislik, cehalet ve hastalik birkac kusak sonra yok edilebilirdi.

George Orwell1984

- - - - - - - - - - - - -
Geleneksel anlamda cennet oylesine bos, oylesine sikici, oylesine gereksiz,oylesine zavalli bir yer ki, su na dek tek bir kisi bile cennetteki bir gunu tanimlamaya curet edemedi, oysa sahil kenarinda gecirilen bir gunu cok sayida insan tarif etti.

SHAW,GEORGE BERNARD (1856-1950) Irlanda dogumlu Ingiliz oyun yazari ve elestirmen.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 



-------------------------------------------------
This free account was provided by VFEmail.net - report spam to abuse@vfemail.net
 
ONLY AT VFEmail! - Use our Metadata Mitigator™ to keep your email out of the NSA's hands!
$24.95 ONETIME Lifetime accounts with Privacy Features!
No Bandwidth Quotas!   15GB disk space!
Commercial and Bulk Mail Options!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder