25 Haziran 2021 Cuma

2021/06/25 Gündeminden dikkatimi çekenler

  1. YILMAZ ÖZDİL: HEDİYE
  2. SELCAN T. HAMŞİOĞLU: "İMALAT-I HARBİYE RUHU" SATILIK DEĞİLDİR
  3. MURAT MURATOĞLU: BALLI KAYMAKLI CANLI YAYINLI İHALE
  4. TTB'DEN DİKKAT ÇEKEN 'DELTA VARYANTI' UYARISI


================================

YILMAZ ÖZDİL: HEDİYE

2001 yılıydı.

Tee 20 yıl önceydi.

Hediye…

Beş yaşındaydı.

Gayet sağlıklı bir çocuktu.

Kıvır kıvır saçlı neşeli her çocuk gibi hayat doluydu.

Evinin önünde oynuyordu.

Otomobil çarptı.

Çarpan kişi kaçtı.

Hediye acilen hastaneye kaldırıldı.

"Hayati tehlikesi yok" raporu verildi.

Çarpan kişi yakalandı ama bu rapor üzerine serbest bırakıldı.

Halbuki… "Hayati tehlikesi yok" raporu verilen minik Hediye beyin travması geçirmişti kafasına aldığı darbe nedeniyle hem zihinsel hem bedensel engelli olmuştu yatağa bağımlı hale gelmişti.

Babası inşaat işçisiydi.

Kızının hakkını aramak için kızını bu hale getiren kişiye hesabını sormak için mahkemeye başvurdu dava açtı.

Dört ay önce "hayati tehlikesi yok" raporu verip çarpan kişinin kurtulmasını sağlayan hastane dört ay sonra raporunu değiştirdi.

"Trafik kazası neticesinde yüzde 90 zihinsel ve bedensel engelli" diye rapor verdi!

Bu defa Hediye'ye otomobiliyle çarpan kişi rapora itiraz etti "kaza sonrasında engelli kaldığını kabul etmiyorum kızın bu halinin trafik kazasıyla alakası yok" dedi.

Bunun üzerine Adli Tıp Kurumu'ndan rapor istendi.

Adli Tıp Kurumu inceledi.

"Hediye'nin bu hale gelmesinin trafik kazasıyla alakalı olup olmadığını net olarak söyleyemeyiz çünkü elimizde kaza gününe ait röntgen filmleri yok bunları görmeden karar veremeyiz" dedi.

Çok tuhaftı…

Çünkü söz konusu röntgen filmleri dosyada vardı.

Hediye'nin babası tekrar mahkemeye başvurdu söz konusu röntgen filmlerinin Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesini talep etti.

O da ne?

Filmler bulunamadı iyi mi!

Dosyadaki röntgen filmleri aniden buhar olmuştu yoktu!

Ne kadar sonra bulundu biliyor musunuz?

İki yıl sonra!

Evet dosyada zaten varolan ve aniden kaybolduğu söylenen röntgen filmleri babanın sabırlı ve inatçı takibi sonrası iki yıl sonra bulundu.

Nihayet Adli Tıp'a gönderildi.

Adli Tıp gene inceledi.

"Hediye'nin bu hale gelmesinin trafik kazasıyla alakalı olup olmadığını net olarak söyleyemeyiz çünkü elimizde MR çekimleri yok röntgen filmleri yeterli değil MR'ı görmeden karar veremeyiz" dedi!

Yıllar yılları takip ediyor Hediye büyüyor fotoğrafta gördüğünüz gibi gariban babacığı sırtına alıyor mahkeme mahkeme taşıyordu.

İki defa mahkemenin yeri değişti.

19 defa hakim değişti.

Beş defa savcı değişti.

Üç defa Adli Tıp raporu değişti.

74 defa duruşma ertelendi.

2012 yılında yani kazadan 11 yıl sonra 75'inci duruşmada yeni bir bilirkişi atandı.

Bilirkişi olarak atanan kişi Hediye'ye otomobiliyle çarpan sanıkla aynı soyadını taşıyordu akraba oldukları iddia edildi.

Hediye'nin babası bu bilirkişiye itiraz etti mahkemede tartışma çıktı.

Hediye'nin babası dayanamadı ilk defa sesini yükseltti "adalet istiyorum" diye bağırdı.

Vay sen misin bağıran… "Hakime hakaret" suçuyla tutuklandı!

Hediye'nin babası sanık oldu!

Yargılandı.

Dokuz ay hapis cezası verildi.

İçeri atıldı.

Beş ay cezaevinde yattı!

Tahliye oldu kızını yeniden sırtına aldı mahkeme mahkeme taşıyarak hukuk mücadelesini sürdürdü.

2015 yılı…

Hediye öldü!

Evet biz de ilk duyduğumuzda şu an sizin hissettiklerinizi hissetmiştik.

Beş yaşından beri tüm motor fonksiyonlarını yavaş yavaş kaybeden Hediyecik 19 yaşına gelmişti çiğneme yutma yeteneğini bile kaybetmişti mamayla besleniyordu soluk alıp vermekte güçlük çekiyordu davasının sonucunu göremedi son nefesini verdi.

Yılbaşına iki gün vardı.

Babası Hediye'ye yılbaşı hediyesi olarak kırmızı bir palto almıştı.

Kızı konuşamıyor derdini anlatamıyordu ama mahkemeden mahkemeye giderlerken üşüdüğünü titrediğini hissediyordu.

İnşaat yevmiyelerinden biriktirmiş kızına o paltoyu almıştı.

Hediye'nin cenaze namazı kılınırken tabutun başındaki çaresiz baba kırmızı paltoya sarıldı hıçkıra hıçkıra haykıra haykıra ağladı ağladı ağladı.

Hediye gitmişti ama baba peşini bırakmadı.

Hediye'ye ilk müdahaleyi yapan doktor hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

Aradan 15 yıl geçmişti doktor emekli olmuştu.

15 yıl sonra ilk defa duruşmaya çıktı.

"Adli Tıp Kurumu karar verebilmek için MR çekimlerini görmek istiyor neden MR çektirmediniz?" diye sordular.

Emekli doktor "hastanede MR cihazı yoktu" dedi.

Bunun üzerine Adli Tıp Kurumu'nun tekrar rapor hazırlaması istendi.

Adli Tıp Kurumu ne dedi biliyor musunuz?

"Hediye'nin bu hale gelmesinin ve sonra da vefat etmesinin trafik kazasıyla alakalı olup olmadığını net olarak söyleyemeyiz çünkü elimizde MR çekimleri yok MR'ı görmeden karar veremeyiz" dedi!

Yedi defa adalet bakanı değişti.

Sekiz defa yargıtay başkanı değişti.

Dört defa anayasa mahkemesi başkanı değişti.

20 defa adli yıl açılışı yapıldı.

2019'a geldik.

Kazadan 18 yıl sonra Hediye öldükten dört yıl sonra dava nihayet sonuçlandı.

Hediye suçlu bulundu!

"Hediye'nin zihinsel ve bedensel engelli haline gelmesiyle ölmesiyle o trafik kazasının alakası yok" kararı verildi.

18 yıldır devam eden mahkeme masraflarının Hediye'nin babası tarafından ödenmesine hükmedildi.

Hediye'nin babası 24 bin lira tutarındaki mahkeme masraflarını ödeyemedi.

Evine haciz geldi!

Karara itiraz etti.

Dosya Yargıtay'a gitti.

20 yıl geçmişti…

2021 olmuştu.

Yargıtay geçen hafta karar verdi.

Hediye'nin babasına 210 lira manevi 1000 lira maddi olmak üzere toplam 1.210 lira tazminat ödenmesine hükmedildi!

Hediye'nin beş yaşındayken mahvolan 19 yaşında sönen hayatının değeri insan hayatının değeri sadece 210 liraydı.

Sapasağlam evladının zihinsel ve bedensel engelli hale gelmesini kahrolarak izleyen gözlerinin önünde mum gibi eriyip gitmesini çaresizlikle izleyen evladının hesabını sormak için ömrünü veren dile kolay 20 yıl boyunca mahkeme mahkeme adalet arayan namuslu bir babanın hakkı ise sadece 1000 liraydı.

Bu son babalar gününde Hediye'nin babasına verilen hediye buydu.

(Gözümden ameliyat olduğum için yazılarıma ara verdiğim dönemde Türkiye'de yaşanan en önemli konu neydi derseniz… Bence buydu. )

"Hayırsever Robin Hood" diye takdim edilen küresel karaparacılar çantacı gazeteciler namuslu medyaya rutubet gibi sızan mutantlar hıristiyan Mormon tarikatına kuru temizleme hizmeti veren imamlar havalarda uçuşan milyar dolarlar hamdolsun denilerek Amerikan askerlerinin yerine Afganistan'a bekçi yapılan vatan evlatları elbette hepsini tek tek yazacağım ama beklesin bir gün…

Ben Hediye'yi yazmak istedim.

Çünkü memleketimiz siyasetçisiyle medyasıyla iliklerine kadar soyulurken karanlık oligarklara kokain baronlarına uluslararası mafyaya hediye edilirken olan gariban Hediye'lerimize oluyor.

https://www.sozcu.com.tr/2021/yazarlar/yilmaz-ozdil/hediye-2-6504457/

================================

SELCAN T. HAMŞİOĞLU: "İMALAT-I HARBİYE RUHU" SATILIK DEĞİLDİR

Ayıp ediyoruz ama artık biz de!

Nereden çıkarıyoruz canım durup dururken bunları!

Ne "özelleştirme"si; MKE için planladıkları "şirketleştirme"!

Memleketin böyle kıymetli bir mirası büyümesin mi? Gelişmesin mi? Kâr etmesin mi yani?

İşimiz gücümüz "engel olmak"; başka bildiğimiz yok!

Bir de böyle hissetmemizi beklemiyorlar mı?

MKE'nin "şirketleştirme" adı altında "özelleştirme" yoluna sokulmasına karşı çıktığımız için utanç duymamız gerektiğine dair bir algı yaratmıyorlar mı!

Zeytinyağı gibi üste çıkmaya yavuz hırsız misali ev sahibini bastırmaya çalışmıyorlar mı…

Tarih böyle pişkinliği kaydetmemiştir!

Ülkenin en stratejik kurumlarından birini;

Sayıştay denetiminden muaf hale getiriyorsunuz…

TBMM denetiminden muaf hale getiriyorsunuz…

Kamu İhale Kanunu'ndan muaf hale getiriyorsunuz…

Neden?

Sonra da acaba neden işkilleniyoruz!

Bilmem ki…

Sicilinizde deve dişi gibi bir "Tank Palet Fabrikası'na Katar'ı ortak etme" fecaati olduğu için olabilir mi?

"Milli güvenlik" diye bir meselemiz olduğu için hani!. .

Bu gibi durumların değişmez kılıfı olan "atıl" olma ve "kârsızlık" hikayesi de bir enteresan; Marshall Adaları'nda mıyız yahu!

Kosta Rika gibi askersizleştirildik de haberimiz mi yok?

Veya klişe şekliyle sorayım;

İzlanda mıyız!

Burası Türkiye.

Dünyanın en çok asker bulunduran ordularından birine sahip ve de dünyanın en çok askeri harcama yapan 20 ülkesinden biri olan Türkiye.

Az buçuk akıl ve mantık sahibi olan herkes soruyordur herhalde aynı soruyu:

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin her çeşit silah mühimmat roket harp araç ve gereç ihtiyacını karşılamaktan sorumlu olan kurum nasıl kâr edemez kör etmeyi nasıl beceremez ki?

Üstelik o TSK ki kurulduğu günden itibaren bilfiil cephede; sürekli olarak ihtiyacı yenilenmekte güncellenmekte.

İktidarın ne elle tutar ne de ikna eder yanı olmayan bütün gerekçeleri bir yana…

MKE'nin;

Türkiye'nin ilk yerli eğitim uçağını yapmış olması…

İlk askeri pili üretmiş olması…

Pandemide memleketin "maskeye boğulmasında"ki en büyük pay sahiplerinden biri olması…

Velhasıl bütün geçmiş ve haldeki başarıları ayrı…

Sahip olduğu fabrikaların kıymeti ayrı…

Emekçilerinin akıbeti ayrı…

Emekli Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş'ın "tahminlerinizin ötesinde" diyerek dikkat çektiği arazileri ve değeri ayrı…

Hepsinden öte ve önce MKE Türkiye Cumhuriyeti için bir ruhun adı;

İşgale karşı direniş için varını yoğunu seferber eden ruhun…

Belki adını artık yalnızca Ankaragücü tribünlerinde duyduğumuz ama topyekün millete miras olan olan İmalat-ı Harbiye ruhunun…

İşgal İstanbul'undan Anadolu'ya kaçırılan her bir silahın adı MKE

Her bir tezgahın; o tezgahlarda kelle koltukta üretilen her bir mavzerin…

Cami yakan camide topluca insan yakan ezanı susturan bayrağa kadına kıza el uzatan Anadolu'yu harabeye çeviren mezalim yapan zalim düşmana karşı sıkılmış her bir merminin adı…

Satmak mümkün olsa işgalcilerin yerli işbirlikçileri emin olunuz ki size bırakmaz o gün satardı.

Yapamadı.

Bu işlere kalkışmadan önce sorsaydınız keşke bilen birine "neden" diye…

İmalat-ı Harbiye ruhunun satılık olmadığını söylerdi size.

Sinir uçlarımızdan çekin ellerinizi.

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/-imalati-harbiye-ruhu--satilik-degildir-459458h.htm

================================

MURAT MURATOĞLU: BALLI KAYMAKLI CANLI YAYINLI İHALE

Ülkeye acayip bir ANLAYIŞ hakim… Muhalefete MUHALEFET YAPMA! Muhalefet yapmıyor diye eleştirdikleri muhalefet sayesinde AKP Başkanı Cumhurbaşkanı Erdoğan belediye başkanlarına "İHALELERİ CANLI YAYINLAYIN" talimatı verdi.

MUASIR MEDENİYETLER ölçüsünde gerçekleştirilmiş müthiş bir hamleydi… Hayırdır? Yapılabiliyordu da neden 20 YIL beklenildi? Bak oraya hiç değinilmedi… Sanırsın iktidara yeni geldi.

★★★

Nasıl olsa para kalmadı… İHALE ŞEFFAF KASA ŞEFFAF… Öyle ki; Kamu İhale Kanunu 192 KERE değiştirildi… Kesmedi! Baktılar olmayacak İHALESİZ İHALE vermeye başladılar.

Kamu ihalelerine fesat karıştırmak hapis yatmayı gerektiren SUÇ OLMAKTAN çıkarttılar. Kamu İhale Kanunu'nun 21'İNCİ MADDESİ var. O maddenin (B) bendini uygulayıp durum çok acilse gidip ihaleye çıkmam PAŞA GÖNLÜMÜN İSTEDİĞİNE ihaleyi veririm diyor.

★★★

Hep FELAKETTE olmamız nedeniyle BÜYÜK İHALELERİ bu yolla veriyorlar ama çok göze batıyorlar… Bari belediyeler İHALE YAPIYORMUŞ gibi görünsünler.

Ülkede 5-10 TANE MÜTEAHHİT rahat etsin diye 84 MİLYON KİŞİ köle… "CEBİMİZDEN 5 KURUŞ ÇIKMIYOR" dediler mi? Dediler! Ya sonra? Yandaş inşaatçıları zengin ettiler.

★★★

Kimler çağırılacak canlı yayına? Yayınlanınca RÜŞVET dönmeyecek mi? Komisyonlar ödenmeyecek mi? işi alacak olanlar seçilmiş vakıflara bağış yapmayacak mı?

KİM DENETLEYECEK? Sayıştay… Cumhurbaşkanlığı PERSONEL BAŞKANI Sayıştay başkanı olarak atandı. Şeffaflığa bak şeffaflığa… Aha ha ha…

★★★

Sahi Sakarya Arifiye'de TANK PALET ANA BAKIM FABRİKASI Fırtına Obüsü Poyraz mühimmat aracı üreten tesis HANGİ İHALE ile 2044 yılına kadar KATARLILAR-BMC ortaklığına verildi?

Ülkede felaket varmış gibi YOLLAR KÖPRÜLER HASTANELER GARLAR LİMANLAR… On milyarlarca dolarlık ihale DAVET USULÜ dağıtıldı… Ne yapmayı düşünüyor onları?

Geçen yıl ihale yapıldı. Hiç ummadık bir şirket aldı. İHALE İPTAL EDİLDİ. O şirket yeni ihaleye çağrılmadı. İhale yandaşa verildi. Var mı daha ötesi?

★★★

Peki bundan sonra ne olacak? Yine ihaleye yine yandaş müteahhit katılacak. DEĞERİNİN ÇOK ÜZERİNDE devlet ile anlaşacak.

İhaleyi alan işi YARI FİYATINA VERECEK TAŞERONA… Taşerona da aldığının DAHA ALTINA BAŞKA TAŞERONA… Hizmetin maliyet fiyatının 5 katı cukka…

★★★

Klasiktir… Şartnameler İHALE VERİLECEK ŞİRKETE GÖRE hazırlanır. Genellikle diğerleri EVRAK EKSİKLİĞİ Sebebiyle gönderilir eve… Muhammen bedel ŞİŞİRİLİR… İhale verilir.

Sonrasında EK ÖDEMELER istenir… Faturaya bindirdikçe bindirilir… Hatta paranın yüzde 90'ı alındıktan sonra İŞ YARIDA BIRAKILIR. Kalanı için YENİDEN İHALEYE ÇIKILIR.

Onu da İŞİ YARIDA BIRAKAN kazanır! O kadar emindir ki; makinelerini alandan çekmeye zahmet etmez bile… Ne var? Yol yapan yolunu da yapar!

SEDAT PEKER BİLE İSYAN ETTİ BU DÜZENE!

Ortada MİLYONLARCA DOLAR RÜŞVET MALA ÇÖKME HIRSIZLIK DOLANDIRICILIK UYUŞTURUCU TİCARETİ ve onlarca daha suçlama… Konu ile ilgili geçtim dava açılmasından ARAŞTIRMA BİLE YAPILMAMASI ilginç değil mi? İPİ UCUNUN kimlere çıkacağı belli…

Ne kadar aksini iddia ederseniz edin DUYARSIZLAŞIYORUZ… İnsanın doğası böyle… Yaşamda TEKRAR TEKRAR KARŞILAŞILAN OLAYLAR belli bir süre sonra kanıksanıyor.

★★★

İşin enteresan tarafı ortaya saçılan paraların hiç birinin TÜRK LİRASI olmaması… Ülkede suçların bile DÖVİZ BAZINDA fiyatlanması… Kimsenin Türk Lirası'nı RÜŞVET olarak bile almaması…

İyi de rüşvet alanlar insan değil mi? Onlar bile EKONOMİYİ YÖNETENLERE VE PARA BİRİMİNE GÜVENMİYORLARSA ne yapsın? Zarar mı yazsın? Enflasyon karşısında erimesini mi seyretsin?

★★★

Yollar köprüler havalimanları hastaneler… Neden DOLAR BAZINDA YAPILIYOR BÜTÜN İHALELER? Niye Türk Lirası'nı kabul etmiyor bu şirketler?

Bırakın Türk Lirası'na güvenmemelerini Türk adaletine bile GÜVENMİYORLAR! Olası anlaşmazlıklarda Londra'daki mahkemeleri yetkilendirip sözleşmeyi öyle imzalıyorlar.

★★★

Kim bilir neler dönüyor o ihalelerde… Az çok herkes TAHMİN EDİYOR asıl ortakların kimler olduğunu biliyor. "ÜLKEYİ BEN Mİ KURTARACAĞIM" tadında takılıyor.

Neyse ki henüz düşünce okuyamıyorlar. Dile getirmedikçe de dava açıp ceza kesemiyorlar.

Sedat Peker… Bırakın dile getirmeyi çatır ÇATIR SEBEBİNİ SONUCUNU KİŞİLERİ OLAYLARI SAATİNİ YERİNİ MİKTARINI KANITINI… Onlarla bile ilgilenmiyor ülkenin savcıları… Aradığınız adalete henüz ulaşılamıyor.

★★★

Sedat Peker VİDEOLARINA TWEETLERİNE devam etmezse iki ay sonra kimse ilgilenmez bu yaşanmış rezaletlerle… Unutulur. Ülkede HUKUK bu halde…

Toplumsal olarak TEPKİ falan kalmadı… Ahlaki olarak yozlaştı… YOLSUZLUKLAR YOKSULLUKLAR YASAKLAR olağanlaştı… Türkiye'de sıradan bir gün…

★★★

Yahu Reza Zarrab çıktı şuna şu kadar PARA YEDİRDİM bu sayede BENİ KOLLADI diye açıklama yaptı. Peki Zarrab Türkiye'de gündemi yeteri kadar meşgul etti MİLLET SIKILDI diye olay kapanıyor mu sanıyorsunuz? DÜNYADA işler öyle yürümüyor!

O kapanan bizim EROZYONA UĞRAMIŞ ahlakımız hukuk ölçümüz… Rüşveti alanlar rahatça dolaşıyorlar yüzsüz yüzsüz! Hala ADAM MUAMELESİ görüyorlar.

★★★

İyi de bunları Türkiye'ye kim anlatacak? Kim anlatsa VATAN HAİNİ olacak. Zira çoğunluk yine inanmayacak. YABANCI GÜÇLERİN OYUNU sanacak! Bize bizden daha düşman bir ülke olmadığını ne zaman anlayacak?

Bu ülkede İktidar partisinin OY KAYBINA neden olacak her türlü haber milli meseledir ihanettir! Hakkında yapılacak her türlü yorum dış mihraklar ile işbirlikçiliğidir…

★★★

Millet KENDİ DERDİNDE… Düşünmüyor ki "biz nasıl bu hale düştük" diye… Adam tek tek anlatıyor işte… Hiç ağzını açmasa bir iki yıl sonra elini kolunu sallaya sallaya girerdi ülkeye…

Dayanamadı O BİLE İSYAN ETTİ bu düzene… Ekonominin İYİ OLMA İHTİMALİ var mı bu kadar SOYGUNUN döndüğü bir ülkede…

https://www.sozcu.com.tr/2021/yazarlar/murat-muratoglu/balli-kaymakli-canli-yayinli-ihale-6504392/

================================

TTB'DEN DİKKAT ÇEKEN 'DELTA VARYANTI' UYARISI

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Türkiye'de de görüldüğü açıklanan koronavirüs mutasyonu delta varyantına ilişkin 7 maddelik önemli uyarıyı sıraladı.

24 Haziran 2021 Perşembe 17:05

TTB Türkiye'de de görüldüğü açıklanan koronavirüs mutasyonu delta varyantına ilişkin bir açıklama yaptı.

TTB Merkez Konseyi tarafından yapılan açıklamada delta varyantına ilişkin mevcut bilgiler sıralanırken "Şu anki salgındaki veriler ve yapılan aşı oranlarıyla; başta Delta varyantı olmak üzere daha bulaşıcı yeni varyantlar da göz önünde bulundurarak salgın bitti algısı yaratılmasının çok ağır sonuçları olabileceği konusunda yetkilileri uyarıyoruz" ifadeleri kullanıldı. Açıklamada TTB'nin 7 maddelik önerileri de sıralandı.

TTB Merkez Konseyi tarafından yapılan açıklama şöyle:

DELTA VARYANTINA YÖNELİK GEREKLİ BİLİMSEL ÖNLEMLER HIZLA ALINMALIDIR

"Kabinenin 21 Haziran 2021 tarihli toplantısı sonrası 1 Temmuz tarihinden itibaren pandemi gerekçesiyle devam eden sınırlamaların sona erdirileceği açıklaması yapılmıştır. Mevcut kararların pandemi ile mücadelede bilimsel verilere dayalı olmadığı ne yazık ki yine görülmektedir. Yapılan açıklamalar toplumda pandeminin bittiğine kontrol altına alındığına dair yanlış algılar yaratmaktadır.

Son yayımlanan bilimsel bilgilere göre salgının kontrol altına alındığından bahsedebilmek için günlük vaka sayısının 1000'in altında olması ölümlerin olmaması ve vaka sayısının haftalık 100 binde 10'un altında olması gereklidir. Dünyada ve Türkiye'de bu şartlar sağlanmamıştır. Ülkemizde günlük yeni vaka sayısı 5500 günlük vefat sayısı ise 50-60 arasında değişmektedir. Aşılama doz ve hızının artmasına karşılık iki doz aşı yapılanların oranı henüz %18 civarındadır. Bu oranlar toplumsal bağışıklık sağlanmasından varyantlar dahil salgının kontrol edilmesi için nüfusun en az %70'ine iki doz aşı yapılmış olmasından uzaktır.

Türkiye ve diğer ülkelerde COVID-19 mutasyonları varlığını devam ettiriyor kaygı verici varyantlar ile karşılaşıyoruz. Son verilere göre en fazla endişe uyandıran varyantlardan birisi "Delta varyantı" olarak adlandırılmaktadır. Yeni varyantı Dünya Tabipler Birliği Başkanı Frank Ulrich Montgomery "Bu varyantın en sinsi özelliği enfekte olanların boğazlarında çok hızlı bir şekilde çok yüksek bir viral etkiye yol açması. Böylece insanlar enfekte olduklarını fark etmeden virüsü başkalarına bulaştırabiliyor" şeklinde tanımlamış; söz konusu varyant kaynaklı COVID-19 vakalarının daha farklı klinik semptomlarla kendini gösterebildiği ve bazı hastalarda daha ağır seyredebildiğini belirtmiştir. Dünya Sağlık Örgütü Delta varyantının dördüncü dalgaya neden olabileceği bu nedenle çok dikkatli olunması ve tedbirlerin elden bırakılmaması gerektiği uyarısını yapmıştır.

Delta varyantı oranları başta Hindistan olmak üzere İngiltere İsrail Rusya Polonya Avustralya gibi ülkelerde artarak devam etmektedir. İngiltere'de vakaların %98 5'i ve Moskova'da vakaların %90'ı Delta varyantıdır. Rusya'da Delta varyantına bağlı yeni bir pik yaşanmaktadır. İsrail'de Delta varyantı nedeniyle okullarda COVID-19 vakaları üç kat artmıştır.

Sağlık Bakanlığı'nın yurtdışı seyahatlerde uygulanacak önlemler için ülkeler arası riskle uyumlu olmayan yaklaşımı görülmektedir. Vaka sayıları her geçen gün artan Delta varyantının yoğun olduğu İngiltere ve Rusya gibi ülkelerden gelenlerde son 72 saat içinde yaptırılan testin negatif olması yeterli görülmektedir. Ancak ülkemizin yeni bir tehlike ile karşılaşmaması için özellikle uluslararası seyahatlerde bilimsel önlemlerini artırması gereklidir. Hindistan Nepal Pakistan vb. ülkelere uygulanan 72 saat içinde PCR testi yaptırılması test negatif ise 14 gün karantina uygulanması ve tekrar testin negatif olması koşulu ile turist olarak seyahat hakkına sahip olunması başta Rusya ve İngiltere olmak üzere Delta varyantının yükseldiği her ülke için geçerli olmalıdır. Aksi takdirde turizm gibi bilimsel olmayan kaygılar uğruna yeni bir dalga ile karşılaşmamız kaçınılmaz olacaktır.

İngiltere'de yapılan çalışmalarda Delta varyantının hızlı ve kolay bulaştığı daha zor tedavi edildiği gösterilmiştir. Yine etkili aşılama yapılmadığında hasta yapma olasılığının yüksek olduğu bazı aşılara karşı immun yanıtının daha düşük olduğu mRNA aşılarının varyantlara karşı koruyuculuğunun daha yüksek olduğu aşı ile birlikte diğer önlemlerin devam ettirilmesi gerektiği bildirilmektedir. Aşıya güvenip hızlı açılma ve rehavet bazı ülkelerde Delta varyantın yaygınlaşmasının sebebi olarak görülmektedir. İsrail'de aşı yaş sınırı da 12'ye indirilerek yeniden önlemler sıkılaştırılmaya başlanmıştır. Bu nedenle sağlık çalışanları ve 65 yaş üstüne yapılan ilk aşılamanın üzerinden 6 ay geçmesi ve Delta varyantı riski göz önünde bulundurulduğunda sağlık çalışanları ve 65 yaş üstü için varyantlara etkili mRNA aşıları ile üçüncü doz aşı programı başlatılmalıdır. 12 yaş ve üzeri nüfus da aşılama programına katılması bilimsel olarak gündeme alınmalı; gerekli durumlarda hızlı bir şekilde aşı istasyonları ve aşı mobil araçları kurulmalıdır.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) olarak şu anki salgındaki veriler ve yapılan aşı oranlarıyla; başta Delta varyantı olmak üzere daha bulaşıcı yeni varyantlar da göz önünde bulundurarak salgın bitti algısı yaratılmasının çok ağır sonuçları olabileceği konusunda yetkilileri uyarıyoruz. İktidarın sorumluluğu kendi yaşam biçimlerini ve bilimsel olmayan antidemokratik uygulamalarını tüm topluma dayatmak değil salgına yönelik gerekli önlemleri almaktır.

TTB ŞU UYARILARDA BULUNDU:

  1. Aşılamada son bir haftadır uygulamanın günlük 1 5 milyona kadar çıkması sevindirici olmakla birlikte unutmamalıyız ki henüz toplumsal bağışıklığın uzağındayız.

  2. Gerek aşı konusundaki tereddütler gerekse de bölgesel eşitsizlikler nedeniyle toplumda aşıya güven oluşması için toplum katılımı sağlanmalı yerel dinamiklerle işbirliği yapılmalı; toplumun tüm kesimlerini temsil eden demokratik kitle örgütlerini meslek odalarının sendikaların sürece ve karar alma mekanizmalarına doğrudan katılımı sağlanmalı aşılama hızı artırılmalıdır.

  3. Aşılama hızının artırılmasının yanında varyantlara yönelik her 10 hastandan biri için -en olanaksız koşularda dahi 20 hastanın birinde- ayrıntılı genom incelemeleri yapılmalı ve kamuoyu ile paylaşılmalıdır.

  4. Günlük test uygulamaları filyasyon hizmetleri aksatılmamalıdır.

  5. Kalabalıklaşmaların önüne geçilmesi ve fiziksel mesafe havalandırma maske önlemleri devam ettirilmelidir.

  6. Aşı gibi ücretsiz ve nitelikli maske dağıtımı da yapılmalıdır.

  7. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'nin (TMMOB) de sürece katkısı sağlanarak binalarda havalandırma koşulları düzeltilmeli ve denetlenmelidir. Havalandırma olanaklarının güçlendirilmesi için gerekli tüm adımlar atılmalıdır.

https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ttbden-dikkat-ceken-delta-varyanti-uyarisi-1847122

================================

 

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
0
- - - - - - - - - - - - -
Bir insanin kendisinin yapabilecegi seyleri tanrilardan istemesi anlamsizdir.

EPIKUROS (MO 341-270) Yunan filozof.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 84 Intihara yonlendirme1

1) Baskasini intihara azmettiren tesvik eden baskasinin intihar kararini kuvvetlendiren ya da baskasinin intiharina herhangi bir sekilde yardim eden kisi iki yildan bes yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir.
2) Intiharin gerceklesmesi durumunda kisi dort yildan on yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir.
3) Baskalarini intihara alenen tesvik eden kisi uc yildan sekiz yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir. Mulga ikinci cumle 29 6 2005 – 5377 10 md. 4 Isledigi fiilin anlam ve sonuclarini algilama yetenegi gelismemis olan veya ortadan kaldirilan kisileri intihara sevk edenlerle cebir veya tehdit kullanmak suretiyle kisileri intihara mecbur edenler kasten oldurme sucundan sorumlu tutulurlar.


- - - - - - - - - - - - -
Asik Veysel

Olmayasin karaktersiz
Cok konusan yerli yersiz
Adin dogru kendin hirsiz
Karanlikta dolasirsin…
- - - - - - - - - - - - -
0
- - - - - - - - - - - - -



Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder