Bir aktif çalışan '' MONŞER '' abimiz az evvel geldi.
Maalesef kötü haberler var.
Abd 14 madde vermiş.
Tamamı kabul ;
- Kanal İstanbul yapılacak ......
- Ukrayna askeri koruması bizde......
- Afganistan yeni jandarmalığı bizde......
- S 400 ler isterseniz incirlik isterseniz Kıbrıs koyalım..... Siz kontrol edin demişiz.... Abd yazılı belge istemiş kullanmayacagimiza dair. Ama vermek istemiyoruz.....
- Doğu Akdenizde artık biz yok.......
- Orta üst ege gaz yok.....
- Dedeagac karışmayacağız......
- Filistin İsrail arabuluculugu sisi nin olacak siz karışmayacaksiniz dendi.....
- Geçici anlaşma......
- Yol boyunca bakıp mal varlığı ve halkbank dosyaları ONA GÖRE gerektiğinde degerlendirilecek
- F 35 karışmayacaksınız....
Maalesef.......
- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Hurriyet olmayan bir memlekette olum ve cokus vardir.
Her ilerleyisin ve kurtulusun anasi hurriyettir.
Gazi Mustafa Kemal ATATURK
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI
127. YALNIZ TEK BIR HAK DINI OLDUGUNU OGRETMEK SACMALIKTIR VE MILLETLERDE BIR KARISIKLIK NEDENIDIR
Din bir aliskanlik ve moda isidir; "baskalari gibi" yapmak gerekir. Ancak dunyada gordugumuz bu kadar cok dinden hangisi secilmelidir?. . . Bir inceleme ve arastirma, cok uzun ve cok zahmetli olur. Bunun icin insan, atasinin ulkesini ve kuvveti elinde tuttugu icin, dinlerin iyisi olmasi gereken hukumdarin dinine girmis olmalidir. Bir insanin da, bir kavmin de dinini yalniz rastlanti belirler. Atalari Sarasin'lerin yogun calismalarini (yani istilaci Araplarin Musluman etmek icin caba ve calismalarini) reddetmemis olsalardi, bugun Fransizlar, iyi Hiristiyan olduklari kadar iyi Musluman olurlardi.
Tanrisal yaratma gucunun amac ve istekleri hakkinda, bu dunyanin olaylari ve donusumleri araciligiyla karar verilirse, yeryuzunde gordugumuz cesitli dinler konusunda, insan, tanrisal yaratma gucunun hic ilgisi olmadigina inanmak zorunda kalir. Paganizm, coktanricilik, sanemperestlik binlerce yil boyunca dunyanin dinleri oldu. Bugun temin olunuyor ki, o zaman mutlu ve ilerlemis kavimler, tanrisallik hakkinda en kucuk bir fikre, insanlar icin pek cok gerekli oldugu da soylenen bu fikre, sahip olmamislardir.
Hiristiyanlar one surerler ki, Yahudilerden, yani bir avuc bedbahttan baska, butun insan turu Allah'ina karsi gorevleri hakkinda en koyu bilgisizlik icinde yasiyor ve Tanrinin buyuklugu ve yuceligi hakkinda kufurden baska dusunceye sahip bulunmuyorlardi. Karanlik kokeninde Yahudilikten cikan Isevilik, kutsal bir calismayla tahrik edilen ve Iseviligi paganizmin haraheleri uzerine bina eden ve ulkesinde kilic ve atesle yayan Isevi imparatorlarin saltanatlari doneminde alcakca buyudu ve zalim oldu. Muhammed ve halifeleri, ilahi kudretin ya da muzaffer silahlarinin yardimiyla, az bir zamanda Hiristiyanlik dinini kaldirmayi basardi; Incil, o zaman icin yerini Kuran'a birakmak zorunda kaldi.
Bircok yuzyil boyunca Hiristiyanlari tedirgin ve perisan eden bolunme ve mezheplerde, en guclunun oyu, hep en dogru oy oldu.
Hukumdarlarin silahlari, keyif ve arzulari, milletlerin esenligine en yararli meslek olarak itikadi tayin etti. Bundan su sonuc cikarilmaz mi ki; tanrisallik ya insanlarin diniyle az ilgileniyor, ya da hep yeryuzunun kuvvetlerine en uygun olan goruslere taraftar oldugunu ortaya koyuyor. Sozun kisasi, kuvveti elinde bulunduranlar dusuncelerini degistirmek hevesini belirtir belirtmez, tanrisallik da sistemini, duzenini degisti riveriyor.
Atalarinin sanemperestliginden usanan bir Macassar Krali, bir gun sanemperestlik dinini birakmak dusuncesini belirtti. Hukumdarin danisma kurulu, Hiristiyan bilginlerini mi, yoksa Musluman bilginlerini mi cagirmanin uygun oldugu sorusunu uzun sure gorustu. Iki dinden hangisinin daha iyi oldugunu belirlemenin olanaksizligi karsisinda, her iki dinin elcilerini ayni zamanda cagirmak ve hangi dinin elcileri daha once gelirse o dini kabul etmek kararini verdiler. Ruzgarlara egemen olan (yani elcileri getirecek yelkenli gemileri ilerleten ruzgarlari sevk ve idare eden) Allah'in bu geri kalma ya da oncelikle tanrisal istegini bizzat aciklamis olacaginda tereddut edilmedi. Muhammed'in elcileri daha cabuk davranmis ve daha once gelmis bulunduklari icin.
Kral ve kavmi islam dinine girdiler. Ve gecikmeyle gelen Isa'nin elcileri, zamaninda ulasmalarini saglamayan Allah'larinin kusuru yuzunden kovuldular.
Demek ki, Allah, kavimlerin dinlerini rastlantinin belirlemesine acik bir sekilde razi oluyor.
Hukumet yonetenler, isbasinda bulunanlar, surekli olarak kavimlerin dinlerini tayin ederler. Gercek din hicbir zaman hukumdarin dininden baska bir din degildir. Gercek Allah, ibadet edilmesini hukumdarin istedigi Allah'tir. Rahiplerin hukumdari yoneten arzusu, Allah'in arzusu olur. Bir sakaci yerinde olarak diyordu ki, "Gercek din, hukumdar ve celladin taraflar oldugu dindir". Hukumdarlar ve cellatlar, uzun sure Romanin tanrilarini Hiristiyanlarin Allah'ina karsi korumuslardir. Hiristiyanlarin Allah'i imparatorlari, askerlerini ve cellatlarini kendi tarafina cektiginden, Roma ilahlarinin ayinini ortadan kaldirdi. Muhammed'in Allah'i, Hiristiyanlarin Allah'ini, zamaninda isgal ettigi ulkelerin buyuk bir kismindan cikardi.
Asya'nin dogusunda cok mamur, cok verimli, ahalisi cok ve hakimane yasalarla yonetilen, cok genis bir ulke vardir ki, en korkunc fatihler bile bu yasalari saygiyla kabul etmislerdir. Bu ulke Cin'dir. Halki, tehlikeli sayilarak kovulan Hiristiyanlik disinda, istedigi hurafeye baglanir. Mandarinler ya da hakimler, enami dinin sacmaligini coktan anlamis, uyanmis olduklarindan, bu dinle, yalniz Bonze denilen rahiplerin devletin sukun ve guvenini bozmamasina dikkat etmek icin ilgileniyorlar. Bununla birlikte, tanrisal kudretin, kendisine yapilan ibadetle reisleri pek az ilgilenen bir milletten iyiliklerini esirgedigi gorulmez. Cinliler, tersine, dinin ayrim yaptigi, yiktigi ve cogu kez yaktigi bircok milletin imrenmesine deger bir dirlik ve mutluluktan nimetlenirler, varlik icindedirler.
Hakli olarak, halkin deliliklerinin, budalaliklarinin kaldirilmasi dusunulemez. Ancak, halki yonetenlerin deliliklerinin, budalaliklarinin iyilestirilmesi istenebilir. O zaman, bunlar halkin deliliklerinin tehlikeli olmasina engel olur. Bir mezhebin ya da bir dini bolunmenin koruyucusu olan her hukumdar, genellikle oteki mezheplerin zorbasi olur ve bizzat kendisi, ulkesinin guvenligini bozar.
- - - - - - - - - - - - -
Onalti yasimdayken birdenbire sozcuklerin salt tadini, baska deyisle, sozcuklerin sesleriyle cagrisimlarini bulguladim Para kazanmak gereksinimini bir yana birakirsak, duzyazi icin gerekli olan en az dort ana yazma nedeni (y. n.salt bencillik, estetik merak, tarihsel durtu, siyasal amac) oldugunu saniyorum.
Bunlar, her yazarda degisik olculerde bulunur ve bu oranlar yazarin icinde yasadigi cevreye gore zaman zaman degisir.
George Orwell
- - - - - - - - - - - - -
Dunyada yalnizca bir kez var olabilmek icin bir daha asla var olmamak gerekir.
CAMUS,ALBERT (1913-1960) Cezayir dogumlu Fransiz yazar.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner
- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 280 Saglik meslegi mensuplarinin sucu bildirmemesi
1) Gorevini yaptigi sirada bir sucun islendigi yonunde bir belirti ile karsilasmasina ragmen durumu yetkili makamlara bildirmeyen veya bu hususta gecikme gosteren saglik meslegi mensubu bir yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir.
2) Saglik meslegi mensubu deyiminden tabip dis tabibi eczaci ebe hemsire ve saglik hizmeti veren diger kisiler anlasilir.
- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Hurriyet olmayan bir memlekette olum ve cokus vardir.
Her ilerleyisin ve kurtulusun anasi hurriyettir.
Gazi Mustafa Kemal ATATURK
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI
127. YALNIZ TEK BIR HAK DINI OLDUGUNU OGRETMEK SACMALIKTIR VE MILLETLERDE BIR KARISIKLIK NEDENIDIR
Din bir aliskanlik ve moda isidir; "baskalari gibi" yapmak gerekir. Ancak dunyada gordugumuz bu kadar cok dinden hangisi secilmelidir?. . . Bir inceleme ve arastirma, cok uzun ve cok zahmetli olur. Bunun icin insan, atasinin ulkesini ve kuvveti elinde tuttugu icin, dinlerin iyisi olmasi gereken hukumdarin dinine girmis olmalidir. Bir insanin da, bir kavmin de dinini yalniz rastlanti belirler. Atalari Sarasin'lerin yogun calismalarini (yani istilaci Araplarin Musluman etmek icin caba ve calismalarini) reddetmemis olsalardi, bugun Fransizlar, iyi Hiristiyan olduklari kadar iyi Musluman olurlardi.
Tanrisal yaratma gucunun amac ve istekleri hakkinda, bu dunyanin olaylari ve donusumleri araciligiyla karar verilirse, yeryuzunde gordugumuz cesitli dinler konusunda, insan, tanrisal yaratma gucunun hic ilgisi olmadigina inanmak zorunda kalir. Paganizm, coktanricilik, sanemperestlik binlerce yil boyunca dunyanin dinleri oldu. Bugun temin olunuyor ki, o zaman mutlu ve ilerlemis kavimler, tanrisallik hakkinda en kucuk bir fikre, insanlar icin pek cok gerekli oldugu da soylenen bu fikre, sahip olmamislardir.
Hiristiyanlar one surerler ki, Yahudilerden, yani bir avuc bedbahttan baska, butun insan turu Allah'ina karsi gorevleri hakkinda en koyu bilgisizlik icinde yasiyor ve Tanrinin buyuklugu ve yuceligi hakkinda kufurden baska dusunceye sahip bulunmuyorlardi. Karanlik kokeninde Yahudilikten cikan Isevilik, kutsal bir calismayla tahrik edilen ve Iseviligi paganizmin haraheleri uzerine bina eden ve ulkesinde kilic ve atesle yayan Isevi imparatorlarin saltanatlari doneminde alcakca buyudu ve zalim oldu. Muhammed ve halifeleri, ilahi kudretin ya da muzaffer silahlarinin yardimiyla, az bir zamanda Hiristiyanlik dinini kaldirmayi basardi; Incil, o zaman icin yerini Kuran'a birakmak zorunda kaldi.
Bircok yuzyil boyunca Hiristiyanlari tedirgin ve perisan eden bolunme ve mezheplerde, en guclunun oyu, hep en dogru oy oldu.
Hukumdarlarin silahlari, keyif ve arzulari, milletlerin esenligine en yararli meslek olarak itikadi tayin etti. Bundan su sonuc cikarilmaz mi ki; tanrisallik ya insanlarin diniyle az ilgileniyor, ya da hep yeryuzunun kuvvetlerine en uygun olan goruslere taraftar oldugunu ortaya koyuyor. Sozun kisasi, kuvveti elinde bulunduranlar dusuncelerini degistirmek hevesini belirtir belirtmez, tanrisallik da sistemini, duzenini degisti riveriyor.
Atalarinin sanemperestliginden usanan bir Macassar Krali, bir gun sanemperestlik dinini birakmak dusuncesini belirtti. Hukumdarin danisma kurulu, Hiristiyan bilginlerini mi, yoksa Musluman bilginlerini mi cagirmanin uygun oldugu sorusunu uzun sure gorustu. Iki dinden hangisinin daha iyi oldugunu belirlemenin olanaksizligi karsisinda, her iki dinin elcilerini ayni zamanda cagirmak ve hangi dinin elcileri daha once gelirse o dini kabul etmek kararini verdiler. Ruzgarlara egemen olan (yani elcileri getirecek yelkenli gemileri ilerleten ruzgarlari sevk ve idare eden) Allah'in bu geri kalma ya da oncelikle tanrisal istegini bizzat aciklamis olacaginda tereddut edilmedi. Muhammed'in elcileri daha cabuk davranmis ve daha once gelmis bulunduklari icin.
Kral ve kavmi islam dinine girdiler. Ve gecikmeyle gelen Isa'nin elcileri, zamaninda ulasmalarini saglamayan Allah'larinin kusuru yuzunden kovuldular.
Demek ki, Allah, kavimlerin dinlerini rastlantinin belirlemesine acik bir sekilde razi oluyor.
Hukumet yonetenler, isbasinda bulunanlar, surekli olarak kavimlerin dinlerini tayin ederler. Gercek din hicbir zaman hukumdarin dininden baska bir din degildir. Gercek Allah, ibadet edilmesini hukumdarin istedigi Allah'tir. Rahiplerin hukumdari yoneten arzusu, Allah'in arzusu olur. Bir sakaci yerinde olarak diyordu ki, "Gercek din, hukumdar ve celladin taraflar oldugu dindir". Hukumdarlar ve cellatlar, uzun sure Romanin tanrilarini Hiristiyanlarin Allah'ina karsi korumuslardir. Hiristiyanlarin Allah'i imparatorlari, askerlerini ve cellatlarini kendi tarafina cektiginden, Roma ilahlarinin ayinini ortadan kaldirdi. Muhammed'in Allah'i, Hiristiyanlarin Allah'ini, zamaninda isgal ettigi ulkelerin buyuk bir kismindan cikardi.
Asya'nin dogusunda cok mamur, cok verimli, ahalisi cok ve hakimane yasalarla yonetilen, cok genis bir ulke vardir ki, en korkunc fatihler bile bu yasalari saygiyla kabul etmislerdir. Bu ulke Cin'dir. Halki, tehlikeli sayilarak kovulan Hiristiyanlik disinda, istedigi hurafeye baglanir. Mandarinler ya da hakimler, enami dinin sacmaligini coktan anlamis, uyanmis olduklarindan, bu dinle, yalniz Bonze denilen rahiplerin devletin sukun ve guvenini bozmamasina dikkat etmek icin ilgileniyorlar. Bununla birlikte, tanrisal kudretin, kendisine yapilan ibadetle reisleri pek az ilgilenen bir milletten iyiliklerini esirgedigi gorulmez. Cinliler, tersine, dinin ayrim yaptigi, yiktigi ve cogu kez yaktigi bircok milletin imrenmesine deger bir dirlik ve mutluluktan nimetlenirler, varlik icindedirler.
Hakli olarak, halkin deliliklerinin, budalaliklarinin kaldirilmasi dusunulemez. Ancak, halki yonetenlerin deliliklerinin, budalaliklarinin iyilestirilmesi istenebilir. O zaman, bunlar halkin deliliklerinin tehlikeli olmasina engel olur. Bir mezhebin ya da bir dini bolunmenin koruyucusu olan her hukumdar, genellikle oteki mezheplerin zorbasi olur ve bizzat kendisi, ulkesinin guvenligini bozar.
- - - - - - - - - - - - -
Onalti yasimdayken birdenbire sozcuklerin salt tadini, baska deyisle, sozcuklerin sesleriyle cagrisimlarini bulguladim Para kazanmak gereksinimini bir yana birakirsak, duzyazi icin gerekli olan en az dort ana yazma nedeni (y. n.salt bencillik, estetik merak, tarihsel durtu, siyasal amac) oldugunu saniyorum.
Bunlar, her yazarda degisik olculerde bulunur ve bu oranlar yazarin icinde yasadigi cevreye gore zaman zaman degisir.
George Orwell
- - - - - - - - - - - - -
Dunyada yalnizca bir kez var olabilmek icin bir daha asla var olmamak gerekir.
CAMUS,ALBERT (1913-1960) Cezayir dogumlu Fransiz yazar.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner
- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 280 Saglik meslegi mensuplarinin sucu bildirmemesi
1) Gorevini yaptigi sirada bir sucun islendigi yonunde bir belirti ile karsilasmasina ragmen durumu yetkili makamlara bildirmeyen veya bu hususta gecikme gosteren saglik meslegi mensubu bir yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir.
2) Saglik meslegi mensubu deyiminden tabip dis tabibi eczaci ebe hemsire ve saglik hizmeti veren diger kisiler anlasilir.
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder