İSLAMİ SCHENGEN (ŞENGEN)
Schengen;
Avrupa Birliği üyesi ülkelerin imzaladıkları, Polis-Jandarma-Gümrük Teşkilatlarının ellerinde bulunan tüm bilgileri paylaştıkları ve adını imza töreninin yapıldığı küçük bir Avrupa şehrinden alan anlaşmanın adıdır.
Ortadoğu Ülkeleri; Güneybatı Asya’da tarihsel ve kültürel yakınlığı bulunan ülkelerin oluşturduğu coğrafi bölge. Bahreyn/ Birleşik Arap Emirlikleri/ Filistin/ Irak/ İran/ İsrail/ Katar/ Kıbrıs Cumhuriyeti/ Kuveyt/ Lübnan/ Suriye/ Suudi Arabistan/ Türkiye/ Umman/ Ürdün/ Yemen/ Mısır, Ortadoğu bölgesini oluşturan devletlerdir.
Başbakan Erdoğan her zaman yaptığı gibi düşünerek, incelemeleri yaptırarak, altyapısını hazırlayarak, uluslararası ilişkileri- ikili antlaşmaların gereklerini ve Türkiye’nin menfaatlerini hesap ederek şu açıklamayı yaptı; “Ortadoğu ülkeleri olarak niçin bizim de bir Schengen anlaşmamız yok?”
Neden olmasın ki! Sultan emreder tüm ülkeler anında yerine getirir!
Fakat “İslami Şengen” den önce çözmemiz gereken bazı problemler var;
* Bu dost ve müttefik, canciğerimiz Arap Ülkelerinden Kuzey Kıbrıs Türk Devletini tanıyan yok. Madem ki her şeyimizi paylaşacağız, bu kadarcık bir kıyak yapsınlar artık…
* Şengen ülkelerinin tümü modern (pozitif) hukuku uygulayan, İnsan Hakları Beyannamesine imza koymuş ülkeler. Bunların hiçbiri “Terörist Devlet” değil. Başbakan Erdoğan’ın kankası olan Arap Ülkelerinin tamamı, “Şeriat Hukukuna” inanırlar. Üstelik her biri İslamı farklı yorumlayarak çoklu ve farklı hukuk uygularlar. İçlerinde terörü “Devlet Politikası” olarak benimsemiş devletler vardır.
* Şengen ülkeleri arasında “Suçluları İadesi” anlaşması vardır. Her ülkenin Polis-Jandarma-Gümrük kayıtları müşterek olduğuna göre bu kaçınılmazdır. İslami Şengen’e geçince biz ne yapacağız? Örneğin, İran’da Recm cezasına(Taşlanarak öldürülme) cezasına mahkum edilmiş bir kadın Türkiye’ye kaçarsa, “alın bu kadını istediğiniz gibi taşlayarak öldürün mü” diyeceğiz?
Veya, yolsuzluk yapan ve Yüce Divana sevk edilen bir Türk Bakan, İran’a yahut Birleşik Arap Emirliklerine kaçarsa, bize iade mi edilecek, yoksa İslami inanışa göre, iki eli ve dili kesilerek cezası verilecek midir?
*İslami Şengen ülkelerinin Türkiye hariç hiçbirinde “Demokrasi” yoktur. Arap Ülkelerinde yaşayan, demokrasi aşığı insanların tamamı, Türkiye’ye gelmeye kalsa bize kendi ülkemizde yer kalacak mı?
Demokrasiden kaçıp, krallığa-Sultanlığa sığınan bir kişi bulamazsınız. Fakat Arap Ülkelerinden kaçıp hür dünya’da yaşamayı tercih eden milyonlarca insan bulabilirsiniz. Baksanıza Fethullah Gülen bile, bizdeki demokrasiyi beğenmeyip, İslamı rahatça yaşayabileceği bir Arap Ülkesi yerine, Amerika’yı vatan belledi orada yaşıyor…
Başbakan Erdoğan’ın son Lübnan ziyaretini İsrail ve çok sayıda Arap Ülkesi “ciddiye almadıklarını” açıladılar!.. En çarpıcı açıklama İsrail’den geldi; “Biz Türk Milleti ile dostuz, bunlar gayriciddi ve geçici olaylardır. Bize katil diyen Sayın Erdoğan acaba aynı kelimeyi 40 bin Türk vatandaşının ölümüne sebep olan kişi için de kullanabilir mi?”
Sonuç olarak; Başbakan Erdoğan’ın düşünmeden salladığı bir cümle, balon gibi uçtu gitti.
Kasımpaşalı kabadayı “Farfara Rüstem’e” sorduk; “ Usta, racona göre ne oldu İslami Şengen?”
Farfara uzunca bir süre düşündü ve şu iki dörtlüğü okudu;
Yurt dışında fazla konuşma dedim dinlemedin,
Baksana her çıkışta bozuluyor dengen,
Bir dediğin, bir dediğini tutmuyor acaba neden,
Senin yüzünden İslami Şengen, şimdi oldu yengen…
Neyine gerek senin Arap Ülkelerinin Liderliği,
Sen öncelikle kendi insanının gönlünü kazan,
Boy pos yerinde, görüntü muazzam,
İki cümle Arapça konuşur, sanır kendini İmam-ı Azam…
Sağlık ve başarı dileklerimle. 27 Kasım 2010
RİFAT SERDAROĞLU
rifatserdaroglu@gmail.com
twitter.com/rifatserdaroglu
0 532 211 00 11
-- -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ Küçük şeylere fazla önem verenler ellerinden büyük şeyler gelmeyenlerdir. EFLATUN oO-------------------------------------------------------------------Oo http://orajpoyraz.blogspot.com/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder