23 Kasım 2010 Salı

Kediye kedi diyemeyen sahte mücahitler!/Sabahattin Önkibar


 

 

 

 

 

Kediye kedi diyemeyen sahte mücahitler!/Sabahattin Önkibar
Neymiş efendim Lizbon’daki NATO zirvesinde zafer kazanmışmışız!
Yandaş medya korosu öyle söylüyor!
Nasıl olmuş bu?
İran’ın adını zikrettirmemişiz!
Peki ya Sarkozy’nin Lizbon’da yaptığı basın toplantısında ettiği o sözler..
Fransa Cumhurbaşkanı açıktan İran diyor ve Türkiye’yi alaya alarak “Biz kediye kedi deriz” diyor!
Peki adam  haksız mı?
Vallahi değil!
Dünya’da Füze Kalkanı projesinin İran’a karşı hayata geçirileceğini kabul etmeyen sadece AKP güruhu ile beslemeleridir!
Yok onlar da aslında kabul ediyorlar da tabanlarından çekindikleri için sürekli yaptıkları gibi saptırma metoduna başvuruyorlar!
Müslüman İran’a karşı ABD ile kolkola girmeyi bu şekilde örtebileceklerini zannediyorlar!
Görüyorsunuz bunların  islam mücahitliği sadece Hamas’ı, Gazze’yi ve Filistin’i istismar içindir!
Gazze’ye yardım adına İslam ümmetinin hamisi pozlarında isyan edeceksin ama öbür yandan Müslümanlara karşı kurulacak rezil bir  sisteme ülkeni ve topraklarını açacaksın!
İşte AKP ve zihniyeti budur!
Bunlar değil midir Irak’da yüzbinlerce Müslüman emperyalizmin  postalı altında inleyerek can verirken ABD ordusunun muzaffer olması için duacı olan!
Ama iş istismara ve saptırmaya geldi mi bunlarla yine kimse yarışamaz!
Evet Füze Kalkanı ile Türkiye yine ABD ve NATO’nun jandarması olmuştur.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ifade ettiği; “NATO’nun yeni stratejik konseptine Türkiye yön verdi” ifadesi asla doğru değildir, nitekim Abdullah Gül, “Bu yönü ne yaparak ve hangi sonuçları alarak verdiniz?” sorusunu cevaplayamamıştır.
Tablo ortadadır, yeni sistemde patron yine ABD’dir ve komuta yine onda olacaktır!
Efendim “karar mekanizmasında biz de olacağız” ifadesi ise büyük bir kandırmacadır, zira zaten NATO üyesi olan bütün ülkeler teorik olarak karar mekanizmasındadır ancak düğmeye basan, yani patron olan hep ABD’dir.
Bir başka boyut, Türkiye’nin veto hakkı da yoktur.
Yapılan mugalatalar tamamen iç kamuoyundaki muhafazakar tepkileri frenleme adınadır, nitekim Tahran’ın Türkiye’nin tutumundan hoşnut olduğuna dair tek bir işaret bile alınamamıştır.
Hülasa, AKP ve Cindoruk’un ifadesi ile onun Eşbaşkanı olan Abdullah Gül’ün manipülasyona ve saptırma sunumuna dayalı dış politika oyunu devam ediyor ve Türkiye sürekli olarak kaybediyor!

 

_ oO-------------------------------------------------------------------Oo

http://orajpoyraz.blogspot.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder