Sizi kandırdılar.../Bekir Coşkun
Referandumda “Evet” dediniz de darbelerin hesabı soruldu mu... Geldi mi ileri demokrasi, rahatça arayabiliyor musunuz amca oğlunu! Deneyin bakalım; telefonda okkalı bir küfür savurmak korkutuyor mu sizi, korkutmuyor mu!
Telefon dinlemeleri bitti mi?..
İzleme, gözleme?..
Eş-dostla korkmadan konuşabiliyor musunuz?..
Test etmek için, bu akşam niçin kuzeni arayıp okkalı bir küfür savurmuyorsunuz?..
Ki bakın bakalım; korktunuz mu korkmadınız mı?..
*
Eğer referandumda “Evet” dediyseniz, bari biraz fark etti mi hayat?..
Koşup bastırdıysanız “Evet”i...
Var mı bir artan, düzelen, iyileşen yanınız?..
Yaşamınızda farklı bir şey, dünyanızda bir değişen?..
Ne bileyim ben; hani meydanlarda sözünü ettikleri “ileri demokrasi” biraz olsun gelmiş gibi... Ya da biraz daha fazla “hukuk” varmış gibi geliyor mu size?..
*
Kendinizi “darbelere karşı demokrat” sayıp da, 12 Eylül’den hesap sorulacak diye “Evet” dediyseniz, soruldu mu hesap?..
Ya da sorma olanağı var mı?..
Var mı gazetelere verilen o tam sayfa “Evet” ilanlarında sözünü ettikleri; kadınlara ve çocuklara biraz olsun pozitif ayrımcılık için bir çaba?..
Engellileri korumaya, sorunlarını sarıp sarmalamaya yönelik bir işaret?..
İşçiler-memurlar için o sözünü ettikleri “hak arama” belirtisi?..
Eğer referandumda “Evet”dediyseniz, bari fark etti mi biraz hayat?..
Var mı gözlediğiniz düzelen, iyileşen, farklı bir şey?..
*
Sadece iki şey acele ve ivedi değişti:
- Anayasa Mahkemesi...
- HSYK...
Her ikisi de kendilerine lazımdı çünkü...
Hukuk devletinin çanına ot tıkayıp yargıyı ele geçirmek ve kendi yargılarını oluşturmak için... Çağdışı zihniyetlerini egemen kılmak adına...
Zaten o iki madde içindi referandum...
Geri kalan o maddeler, hükümler, sözler, vaatler, nutuklar, ilanlar, sadece o iki maddeyi size onaylatmak içindi...
İnanmamıştınız ama...
Sizi kandırdılar...
-- -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ BUGÜN HAVA GÜZEL Bugün hava güzel, Bugün içim içime sığmıyor. Annemden mektup aldım, Memlekette gibiyim. Allaha çok şükür karnım tok; Elimi uzatsam kahve fincanı dudaklarımdadır. Kuşlar kaçmıyor benden; Bir güvercin kanadında okşuyorum Göklerin maviliğini. Serçelerin cıvıltısıyla siniyor içime Ağaçların yeşilliği. Bulutların ipek gölgesi Çocukların yüzünde hışırdıyor. Çember çeviriyorum çocuklarla beraber Elime çember almadan. Düşüncelerimi nura garkeden güneşe sor, Bu Nisan rüzgarı da şahadet eder, Bütün insanları kardeş biliyorum, Cümlenin sağlığına duacıyım. Şayet ölürsem, Helallaşmaya vakit kalmadan, Hatırdan çıkarmayın beni; Dünyaya benden selam olsun, Her nefes alıp verişiniz. Cahit Sıtkı TARANCI oO-------------------------------------------------------------------Oo http://orajpoyraz.blogspot.com/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder