10 Kasım 2010 Çarşamba

Mayın döşeyen komutan tutuklandı

Çok kötü işler bunlar, çooook...
Bu sefer gerçekten de devletin köküne kibrit suyu döküyorlar.
Bundan sonra düşmana karşı ateş emri verecek komutanları çok zor bulursunuz.
Bundan sonra netameli bölgelerde, ve görevlerde iş yapmaya gönüllü komutanları çok zor bulursunuz.
O meşhur Fettullahçı polis şefleri de bu işin altında kalır, sizi ve ülkeyi kurtaramaz.
Devleti oluşturan saçayağının zaten ikisi sakatlanmıştır.
Şimdi de üçüncüsü sakatlanmaktadır.

Ve bütün bu olup bitenleri Türk halkı bilerek ya da bilmeyerek onaylamıştır.
Evet demokrasilerde çoğunluğun iradesi baskındır.
Ama, çoğunluğun her zaman doğru karar verdiğini söylemek çok zordur.
Halklar eğer hatalı tercihler yaparlarsa, o zaman bedelini ödemek yine o halka düşer.
Tıpkı II. Dünya savaşı mağlubu olan milletler gibi, tıpkı yıkılan Osmanlının halkları gibi..

Hani derler ya, "Bütün sinekler yanılıyor olamaz, b.k yiyin" diye.
Demek ki, çoğunluğa uymak her zaman geçerli bir reçete değil.

Her millet müstahak olduğu şekilde yönetilir.
Halkımızda hiç ovunmasın, dövünmesin, bedel ödemeye gelince onu bataklıklara sokanlar bir yerlere kaçıp gidecek, ama faturayı yine bu coğrafyanın bir yerlere kaçıp gidemeyecek insanları ödeyecektir.
Bu memleketin bütün aklı evvel insanları her şekilde on yıllarca mensubu olduğu milleti uyardı.
Dinleyen olmadı, aydın halktan kopuk diye suçlandı.
Aydın halktan kopuk falan değil, halk gerçeklerden kopuk bir hayal aleminde.

Konu bu kadar basit, halk dalkavukluğunu bir kenara bırakalım.
Halkımızın her seçimden sonra vurgulanan, üstün bir sağduyusu falan yok.
Sanal bir dünyada, şizoid bir yaşantı içinde.
Sokakta yaşayan, habire tecavüze uğrayan zininsel özürlü kişilerden çok da farklı bir durumda değil.

Söyleyelim artık, "Kral çıplak".


Mayın döşeyen komutan tutuklandı
++++++++++++++++++++++++++++++
 
Ali Serdar Bolat    9 Kasım 2010
 
Fethullahçı Amerikancı bütün gaz tenekeleri, başta ZAMAN olmak üzere kin kusmaya devam ediyorlar.
 
Ellerine geçen her fırsatı ordumuzu karalamak için istismar ediyorlar.
 
ZAMAN 7 Kasım:
"6 askeri şehit eden mayınları döşemekle suçlanan komutan tutuklandı" (1. sayfa)
"İşte skandalı ortaya çıkaran diyaloglar" (17. sayfa)
 
Gazete kesikleri aşağıda.
Ana fikir şu: Nasıl olsa halkımız okumayı pek sevmiyor. Sadece başlıkları okuyarak fikir ediniyor.
Onun için, öyle bir başlık atalım ki, başlığı okuyan, komutanın askerleri öldürmek için mayınları döşediğini va bu olayın bir "skandal" olduğunu düşünsün.
 
Ama biz sadece haber başlığını okumakla yetinmeyelim, 17. sayfadaki haberi okuyalım.
 
Mayınları döşeyen Tuğgeneral Zeki Es, 6 askerin şehit olduğu kazadan sonra olay yerine giderek inceleme yapıyor ve telefonla Tümen Komutanı'na bilgi veriyor.
Buna göre, mayınlar uzaktan kumandalı değil, yani PKK mayını değil. Kendi döşediği mayınlar.
 
+++++++++++++
 
Tuğg. Zeki Es, telefonda şöyle diyor:
"Komutanım, uzaktan kumandalı değil, maalesef.
....
Bizzat kendim yerleştirdim. Rütbelileri tek tek çağırdım, gösterdim.
Bütün bölük komutanları birbirine devretsin dedim.
Hep böyle tekmil verdiler "devrettik" diye.
.....
Komutanım benin maksadımı biliyorsunuz. Ben bu çocukları koruyayım diye onları döşedim.
Ama onlar demek bu hassasiyeti o kadar yırtınmama rağmen göstermemişler"
 
+++++++++++++++
 
Demek ki neymiş:
Tuğg. Zeki Es, PKK sızmasına karşı önleyici mayın döşemiş.
Bu mayınların yerini rütbeli askerlere tek tek göstermiş.
Bütün bölük komutanlarının görev devri sırasında birbirlerine bu bilgiyi devretmeleri komutunu vermiş.
Ama maalesef kaza meydana gelmiş.
ZAMAN gaz tenekesinin 17. sayfasında bunları okuyoruz.
"Skandal" bunun neresinde? "Mayınları döşemekle suçlanan komutan" ne demek? Kendisi üstüne rapor vermiş, gizlememiş ki.
Zaten gizli yapmamış ki. Astlarına mayınların yerini gösterip dikkatli olmalarını söylemiş. Daha ne yapsın?
 
+++++++++++++++
 
Böyle olayların olması tabii ki istenmez, ama oluyor işte. Savaş bu.
Kıbrıs çıkarması sırasında da uçaklarımız kendi gemimizi vurup batırmadı mı, birçok denizcimiz şehit olmadı mı?
Hem de gemiden telsizle: "Biz Türk gemisiyiz, ateş etmeyin yahu" diye uyarı geldiği halde.
Karargahtakiler: "Vay be Yunanlılar ne güzel Türkçe konuşuyor, ama bizi aldatamazlar" deyip bombardımana devam etmişlerdi.
Şimdi o "bombalayın" komutunu veren komutanı da yakalayıp hapise mi atalım?
 
İstenen de o. "Hata yapmayalım, Ergenekondan içeri girmeyelim" diye komutanlar bir şey yapmasın, karargahta oturup sigara yaksın.
Komutanın mücadele şevkini kırmak. İşte bütün amaç bu. Orduyu hadım etmek yani.
 
Çağdaş Ali Kemaller de hüsrana uğrayacak. Hiç heveslenmesinler.
Türk Milletini ordusuna düşman edemeyecekler.
 
 
 

--  -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ Abdestsiz sofuya namaz dayanmaz.  oO-------------------------------------------------------------------Oo  http://orajpoyraz.blogspot.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder