Müvekkilini savunan avukata hapis cezası.
Mahkumiyete konu olan suçlama mahkemeye hakaret.
Erteleme olmasın diye ceza özellikle asgari hadden verilmemiş.
1 yıl 15 gün hapis cezası uygun görülmüş.
Yargıtayın özel olarak kurgulanmış 4. Ceza Dairesi de onamış.
Şu ülkede bu kararı veren hakimleri öldürseniz ve ardından yargılamanın her aşamasında takım elbise giyseniz, saçınızı başınızı taralı, sakalınızı traşlı olarak boyun bükseniz, yani iyi halinizi gösterseniz sizce hapiste kaç yıl yatarsınız?
Anahtar soru bu.
Cezalar orantılı olmalı.
En önemlisi yargılama ve cezandırma adil olmalı.
Avukatların savunmalarında söyledikleri ayrıca yargılamaya konu oluyorsa, artık hangi avukat savunma yapabilir.
Bunların hepsi de sonra ayrı yargılamaların konusu olacak suçlar.
Bu kararları veren ve onayan hakimler sorumsuz olduklarını sanmasınlar.
Hekimler hastalarına karşı nasıl sorumluysa onlarda yargıladıklarına ve topluma karşı sorumludur.
Yarın kendileri için geriye dönük yasal düzenlemeler çıkarılır, hukuka kendi yaptıkları gibi olmadık taklalar attırılır, ve bu sefer de tıpkı Fitnebaz Cemaat(The Sinister Fraternity) gibi onlar yaygara yapar.
Oraj POYRAZ
L2fSIJNoA0xfSNxA
Ergenekon Tertibi : İP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Küçük cezaevine giriyor!
Salı, 16 Aralık 2014 11:45
Avukat Zeynep Küçük'ün hapse girecek olmasına İşçi Partisi Lideri Doğu Perinçek tepki gösterdi: Yargıtay 4. Ceza Dairesi ve Silivri Asliye Ceza Mahkemesi'nin Küçük'e karşı açık bir kastı görülüyor
Aydınlık - 16 Aralık 2014 Salı 11:16
Avukat Zeynep Küçük 2012 yılında açılan bir dava sonucu Yargıtay'ın 4. Ceza Dairesinin onaylaması üzerine 1 yıl 15 gün hapse mahkum edildi.
Küçük'ün mahkeme kaleminde söylediği iddia edilen bir sözcük cezanın gerekçesi olarak gösterildi. Olayla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen Doğu Perinçek, "Feci bir uygulama. Bir eşi benzeri yok. Şimdiye kadar hiçbir avukat mahkemeye hakaretten dolayı ceza alıp hapse girmedi. Genellikle erteleme kararları verilir. Fakat burada Yargıtay 4. Ceza Dairesi dair Silivri Asliye Ceza Mahkemesinin, Avukat Zeynep Küçük'e karşı çok açık bir kastı görülüyor. Bu tür davaların sonucunda verilen karalarda hep ertelemeler var. Erteleme talebine rağmen 1 yıl 15 günlük cezanın hapishane de geçmesine hükmediliyor ve böyle bir özel karar veriliyor" dedi.
Zeynep Küçük'ün Ergenekon ve Balyoz davalarında yürüttüğü hukuk mücadelesini hatırlatan Perinçek, "Verilen cezanın nedeni Zeynep Küçük'ün 6 yıl boyunca Ergonekon ve Balyoz davalarında yürüttüğü kararlı mücadeledir. Hakkı, hukuku savunması, TSK ve İşçi Partisi'ne karşı kurulmuş olan tertibe karşı bir hukuk mücadelesi vermesidir. O tertibin bir devamı olarak Zeynep Küçük mahkum edilmiştir. Cezası ertelenmemiş, onanmıştır ve çok yakın bir zamanda Zeynep Küçük Kocaeli Kadın Cezaevine başvuracak ve hapisle karşılaşacaktır" diye konuştu.
Perinçek, "Orada, Silivri'de sadece Balyoz ve Ergenekon davalarına bakan ağır ceza mahkemelerinde değil aynı zamanda Silivri'deki hakaret davalarına bakan mahkemeleri de düzenlediler. 4. Ceza Dairesi de hepimizin bildiği gibi belli eğilimde olan bir dairedir ve verdiği kararlar hiçbir şekilde adalet çevrelerinde, yargı çevrelerinde olumlu karşılanmamıştır ve geniş bir şekilde eleştirilmektedir. O bakımdan bu kararın bir suç örgütü olduğu Milli Güvenlik Kurulu kararıyla da saptanan F örgütünün yargıdaki faaliyetinin bir parçası olduğunu görüyoruz. Genel Başkan Yardımcımızla beraberiz" ifadelerini kullandı.
GLADYO'NUN SONU GELİYOR
Perinçek şöyle konuştu:
"Türkiye'de Gladyonun son yıllardaki somut merkezi olan F örgütünün yaptığı bu tertiplerin sonuçları Türkiye'de büyük ölçüde yaşandı. TSK'yı etkisiz hala getirmeye çalıştılar, komutanlara kumpas kurdular, Türkiye'nin bölünmesine karşı siyasal düzlemde kararlı bir tavır alan İşçi Partisi'nin yöneticilerini hapse attılar. Şimdi o çırpınışların son örneklerini Zeynep Küçük'ün şahsında yaşamış olduk. Şunu çok açık şekilde belirtelim Türkiye NATO ve ABD tarafından Türk devletinin içinde kurulmuş olan yer altı örgütünden kurtulacaktır. Bu demokrasinin önemli meselelerinden biridir. Onların sonları geliyor. Türkiye geçmiş 50 yıllık dönemden büyük tecrübelerle çıkmıştır. Hukuk çerçevesinde F Gladyosuna ve genel olarak Türk devleti içindeki yasa dışı örgütlenmelere karşı yapılan bütün uygulamalar sonuç olarak Türkiye'de demokrasinin kurulmasına, özgürlüklerin yerleşmesine, devletin içindeki yasa dışı örgütlenmenin temizlenmesine hizmet edecektir. İşçi Partisi'nin Genel Başkan Yardımcısı'nı içeri atarak hiç kimse sonuç alamaz."
Ekonomisi zayif bir ulus, yoksulluktan ve duskunlukten kurtulamaz; guclu bir uygarliga, kalkinma ve mutluluga kavusamaz; toplumsal ve siyasal yikimlardan kacamaz.
. . . . . .
Ekonomik kalkinma, Turkiyenin hur, bagimsiz, daima daha kuvvetli, daima daha refahli Turkiye idealinin bel kemigidir.
Tam bagimsizlik ancak ekonomik bagimsizlikla olur.
K.Ataturk
Nurculukta nedense tarikat sozcugu kullanilmaz.
Nurcular kendi topluluklarina cemaat derler.
***
Islam inanclarina gore bu dini secen topluluga CEMAAT denir.
peygamberin cevresinde toplanan, Kuran a baglanan kimselerin birligi cemaattir.
Said-i Nursi de yeni bir din kurdugunu ileri surdugunden ona bagli topluluga cemaat demistir
Dunyanin dort bir tarafindaki askeri mezarliklar tanrinin yanlarinda olduguna inandirilmis, beyni yikanmis olu askerlerle doludur.
George Carlin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder