POLITIK - Sözde Şifreli Konuşuyor!.

Sözde Şifreli Konuşuyor!.

Bülent ESİNOĞLU

Fethullah Gülen'in iki gündür, hem Samanyolu, hem de Mehtap TV de, defalarca yayınlanan, sözde dini ama sonuna kadar siyasi açıklamalarını izlemişinizdir.

Gülen, Erdoğan'a ve hedefe koyduğu Erdoğan yönetimine, resmen paraları havuzladıklarını ve kendi menfaatleri için ellerindeki yetkileri kullandığını, Erdoğan'ı kast ederek söyleyip duruyor.

Kızgın olduğu hem tavırlarından anlaşılıyor, hem de sözlerine yansıyor.

Daha önceki yazılarımda belirttiğim gibi; Erdoğan Fethullah kavgası kendiliğinden gelişen bir kavga değildir.
Mesele sadece Fethullahın Hükümete kendi istediklerini dayatması, ya da Fethullah'ın örgütlenmesini sürdürebilir kılması nedeni ile oluşmamaktadır.
Elbette bu saydığım nedenlerin önemi çok büyüktür.
Ancak açıklamaya çalışacağım diğer bir neden vardır ki, tarafların dayanışmasına kör balta ile vurmuştur.

Savaş bilinç yaratır.

Şimdilik Suriye, daha sonra İran ile Türkiye'nin kapıştırılması, yani savaş her kesimde farklı bilinçler yaratmaya başlamıştır.

Öncelikle ve başlı başına, bu savaşların bizim savaşımız olmayacağı gerçeği bilinçlerde bir sıçrama yaratmıştır.
Bu henüz savaşın kendisi gelmeden haberinin gelmesiyle olan karşı duruştur.

Bu nedenle, bir savaşın Türkiye'de iktidar değiştireceği ve bu değişikliklerinde, şimdiye dek olan iktidar değişimlerinden farklı olacağı bellidir.

Bir tarafta, Amerika(Haçlı) adına talimat veren F-Tipi, öte tarafta savaş sonrası kelleyi ortaya koyacak siyasi iktidar var.

Ayrışma buradan başlıyor.

Fethullah neden bu kadar cesur hareket ediyor, bu da dün ortaya çıktı.
Erdoğan'ın hastalığını meğersem bilirlermiş, Beşiktaş adliyesini onun için kullanmakta tereddüt etmemişler.

Bu durumda, Cumhurbaşkanlığı koltuğu, savaş gibi gelişmekte olan hususlar çerçevesinde, yeni oluşumların oluştuğunu görmek mümkündür.

Erdoğan, MİT ve TSK bir tarafta, Cemaat, Polis teşkilatı ve Beşiktaş adliyesi öte taraftadır.

Erdoğan'ın TSK'yı yanına çekme çalışmaları zaten epey bir zamandır yürütülüyordu.

Şimdi bir hususu hatırlatmanın zamanıdır diye düşünürüm.

Milli irade nedir?

İktidar sürekli milli iradeden söz ederek geldi.
Geldiğimiz yerde milli iradeden nasıl söz edeceğiz?

Bizim dışımızdaki Amerikan iradesi devreye girdikçe, milli iradeyi nerede ve nasıl harekete geçireceğiz?

Dış bağlantılar, bağımsızlığımıza zarar veriyorsa, toprak bütünlüğümüzü tehdit ediyorsa, yani varlığımıza yönelikse, sürdürülmesi imkânsızdır.

Eğer milli iradeden bahsedeceksek, ilk önce toprak bütünlüğümüz ve varlığız üzerinde ısrarcı olmalıyız.

Milli iradeden bahsedebilmemiz için, irademize müdahil olan NATO, OECD, Gümrük Birliği, İncirlik Üssünde ABD uçakları, atom bombaları gibi kurum ve kuruluşlarının olmaması gerekir.

Milli irade, durup dururken, ya da Amerika'nın uydurduğu yalanlar için İran'a düşman olmaz.
Milli irade Libya'ya saldırıp, Kaddafi'yi hunharca katletmez.

Demek ki ortada milli irade değil, Amerikan iradesi hâkimdir.

Amerikan iradesi, kendi adına savaş veren bu ikiye ayrılmış odağı uzlaştıracak mı?
Asıl sorulacak soru budur.

İhanet pusudan çıktı.

12.2.2012, bulentesinoglu@gmail.com

--   . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .   HACI OLMAK YETMEZ  Adil davranmadiktan sonra Haci hoca olmussun kac para Hirka , tesbih , post , seccade guzel ama Tanri kanar mi bunlara  OMER HAYYAM   . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .   Kurmus oldugum guruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir guruptur.  Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com   . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .    Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.  http://orajpoyraz.blogspot.com/