13 Haziran 2016 Pazartesi

Alman sanayicileri, Türkiye'de yatırımı dondurdu

Bu haberi nasıl okumak lazım?

Ben doğrusu ciddiye aldım.
Almanlar ciddi adamlardır, blöf yapmazlar, işlerini ciddiye alırlar, bize benzemezler yani.

Belli ki, önümüzdeki dönemde ülkemiz topraklarında işler yolunda gitmeyecek.
Bunu hem ekonomi, hem siyasi istikrar, hem iç ve dış güvenlik anlamında almak gerek.

Peki bunun sebebi nedir?
Üst akıl mı?
Derin güçler mi?
Masonlar, siyonistler, küresel oligarklar mı?
İstanbul dükalığı mı?
Trafik canavarı mı?

İşin doğrusu bu lafların hepsi büyük oranda soyut, sorumluluğu başkalarının üstüne yıkmaya yönelik laflar.
Kabul etmek gerekir ki, en büyük suçlu, en sorunlu olan biziz.
Biz derken Türkçe konuşabilen Anadolu ve Trakya Türk halklarını, bu insan kalabalığının siyasi tercihleri sonucu ortaya çıkan hükümetler zincirini söylüyorum.

Küresel oligarklar vardır, çoğunluğu İstanbul'da yaşayan kimileri de küresel oligarklara eklemlenmiş yerel zenginler komprador aileler, hanedanlar da vardır, masonlar da vardır, siyonistler ve İsrail de vardır. Elbette bunların hepsi bir gerçekliktir. Hepsinin de ülkemizde olup bitenlerde az çok bir etkisi vardır.

Ancak, kabul etmek gerekir ki, şu topraklarda ve şu insan kalabalığı arasında gerçekleşen olayları etkileyen en büyük etkenler yine bu topraklarda ve bu insan kalabalığı arasındadır.
En büyük suçluyu bu nedene çooook uzaklarda aramayalım.

İngilizler, Almanlar, Fransızlar, İsrailliler kendilerince vatanseverlik, kendi açılarından milliyetçilik yaparlar bu çok doğal.
Küresel zengin, para hanedanları da kendi zenginliklerini korumak için ellerinden geleni yaparlar bunu garipsemem.

Ama, içinde yaşadığım topluma bakınca kendimi bir tür toplu seks orijisi içinde hapsolmuş zannediyorum.
Herkes birbirini ediyor, herkes birbirine her şeyi ediyor.
Herkes birbirine hoşuna gideni, aklına eseni yapıyor.
Kalabalıktan çıkan çığlıkların bir bölümü zevk ve sefadan, bir bölümü ise acı ve ızdıraptan.

Ve kimse de yahu ne oluyor, napıyoruz, durun biz kardeşiz demiyor.
Sanki tarihin en başından beri bu böyleymiş, sanki en doğal olanı böyleymiş gibi.

Bu gün alta düşen basıyor yaygarayı, üste çıkan keyifte.
Yarın tam tersi.

Tuhaf olan kimse bu oyundan çıkmak, oyunu bozmak istemiyor.
Herkesin derdi üste çıkmak.

Daha da tuhaf olanı, bazıları, hatta çoğunluğu başından beri altta olduğu halde farkında değil.
Sistemi savunuyorlar.
Sanıyorum halkın çoğu hiç tatmadığından acıları keyif, ızdırapları haz zannediyor artık.

Saygılar.

Oraj POYRAZ  L2fSIJNoA0xfSNxA


Alman sanayicileri, Türkiye'de yatırımı dondurdu

Türkiye'den en çok ithalat yapan ülkeler listesinin ilk sırasında yer alan Almanya, Türkiye'deki yatırımlarını dondurma yolunda. Alman Sanayi Federasyonu (BDI) Başkanı Ulrich Grillo da "Türkiye'de yakın dönemdeki gelişmeleri kaygıyla izliyoruz" dedi.

Pazartesi, 13 Haziran 2016 06:40

Almanya'nın önemli yayın organlarından Die Welt gazetesi, soykırım kararıyla gerilen ortam dolayısıyla Alman firmalarının Türkiye'deki projelerini "buza yatırdığını" yazdı. Alman Sanayi Federasyonu (BDI) Başkanı Ulrich Grillo da "Türkiye'de yakın dönemdeki gelişmeleri kaygıyla izliyoruz" dedi.

Almanya'nın önde gelen gazetelerinden Die Welt, Türk-Alman ekonomik ortaklığının "ciddi bir testten" geçtiğini yazdı. Gazetenin pazar baskısı olan Welt am Sonntag'da dün çıkan "Alman ekonomisi Erdoğan gerilemesinden korkuyor" başlıklı haberde Türkiye'de yaşanan terör saldırılarının üzerine bir de Almanya'nın soykırım kararıyla gerilen ortam nedeniyle Alman firmalarının Türkiye'deki projelerini "buza yatırdığı" belirtildi.

Die Welt yaşanan sıkıntıların sebeplerini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle bir Alman komedyene dava açılmasını istemesi, "Erdoğan'ın Kürt politikası" ve Ermeni tasarısı olarak sıraladı.

Haberde görüşlerine yer verilen Alman ekonomisi temsilcileri, endişelerini paylaştı. Almanya Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK) Dış Ticaret Direktörü Volker Treier, Alman firmaların 2017 yılı için Türk pazarındaki ekonomik beklentilerinin "sadece hafif pozitif" olduğunu söyledi. "Güvenlik durumu, iş dünyası temsilcilerinin faaliyetlerini aksattı. Dolayısıyla da projelerin uygulanmasını geciktirdi." dedi. Ancak yaşananlardan daha ziyade "orta ölçekli" şirketlerin etkilendiği, büyük şirketlerin yatırım planlarını koruduğunu kaydetti. Alman Sanayi Federasyonu (BDI) Başkanı Ulrich Grillo da, "Türkiye'de yakın dönemdeki gelişmeleri kaygıyla izliyoruz. Güvenilir bir çerçeve ekonomi için hayati derecede önemli. Yatırım kararları da buna bağlı." ifadelerini kullandı.

http://haber.sol.org.tr/dunya/alman-sanayicileri-turkiyede-yatirimi-dondurdu-158972 
a45UyF587661-160613151818 Oraj Poyraz cimcime@neomailbox.net
2016/06/13  14:30 1  39  1923atamizindeyiz@googlegroups.com


 



--

Oyuncularin cogu yavsak!

Haluk BILGINER

Asil musibet ve zararli musibet, imanimiza, Muslumanligimiza, ahlakimiza gelen musibettir.
Bu musibetlerden her zaman Allah a siginmamiz ve aglayip sizlanmamiz gerekir.

(bk.Tirmizi, Deavat: 79)
Lutfen bundan sonra Muslumanlardan eza, cefa ceken, basina bir musibet gelenler aglayip, zirlamasin.
Cunku baslarina gelen her turlu olumsuzluk onlarin Allahin sevgili kullarindan oldugunu gosteriyor.
Ben demiyorum, hadisler, ayetler boyle soyluyor.

EINSTEIN IN KOZMIK DINSEL DUYGUSU

Tum bu dinsel- tiplerde ortak olan Tanri kavrami insanmerkezci karakteridir.
(...) Ama tum bunlarda bulunan dinsel deneyime dair bir ucuncu asama vardir, saf haliyle cok seyrek olmakla birlikte: ona kozmik dinsel duygu adini verecegim.
Bu duyguyu, hic yasamamis birine, ozellikle buna karsilik gelecek Tanri ya iliskin hic insanmerkezci olmayan bir kavrama sahip olmayan birine izah etmek cok zordur.
Kozmik dinsel duyguyu insanlar birbirlerine nasil iletebilirler, hele ki Tanri ya iliskin bir tanim vermiyorsa, bir teoloji ogretisi vermiyorsa?
Bence, sanat ve bilimin en onemli islevi, onu almaya acik olanlar icin, bu duyguyu diriltmek ve canli tutmaktir.
Bu sekilde din ile bilimin iliskisine dair, bilindik olandan cok farkli bir kavrama ulasiyoruz.
Bir kisi konuyu tarihsel olarak ele alsa, bilim ve dinin uzlasmas karsitliklar olarak gormeye baslar.
(...) Ben iddia ediyorum ki kozmik dinsel duygu bilimsel arastirma icin en guclu ve muhtesem gududur.
(...) Bir insana boyle bir gucu kozmik dinsel duygu verebilir.
Bir cagdasim soylemisti, haksiz olmayarak, bizim materyalistik cagimizda ciddi bilimsel arastirmacilar tek en derin dinsel insanlardir.

How can cosmic religious feeling be communicated from one person to another, if it can give rise to no definite notion of a God and no theology?
In my view, it is the most important function of art and science to awaken this feeling and keep it alive in those who are receptive to it.
We thus arrive at a conception of the relation of science to religion very different from the usual one.
When one views the matter historically, one is inclined to look upon science and religion as irreconcilable antagonists.
(...)I maintain that the cosmic religious feeling is the strongest and noblest motive for scientific research.
(...)It is cosmic religious feeling that gives a man such strength.
A contemporary has said, not unjustly, that in this materialistic age of ours the serious scientific workers are the only profoundly religious people.

New York Times Magazine on November 9, 1930 pp 1-4.It has been reprinted in Ideas and Opinions, Crown Publishers, Inc.1954, pp 36 - 40.It also appears in Einstein s book The World as I See It, Philosophical Library, New York, 1949, pp.24 - 28.)


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder