Nurullah AYDIN 27 Ocak 2010
ABD'nin DARBE OKULLARI
Türkiye'de darbe tartışmaları yaşanıyor..
Kurutuluş savaşı sırasında ülke işgal edilirken, yüzyıllarca Türk Milleti'nin engin hoşgörüsü altında can ve mal güvenlikleri sağlanmış dilleri ve dinleri korunmuş gayrimüslimler işgal kuvvetleriyle işbirliği yaptılar..
Müslüman Türk köylerini bastılar, yaktılar, yıktılar..
Bazı yerli işbirlikçilerde onlarla işbirliği yaptılar..
Kurtuluş savaşına karşı çıktılar.
Mandacılığı köleliği kabul edip işbirliği yaptılar.
Soyları sopları bozuk bu tipler, din adına mal ve canlarını koruma kaygısıyla şerefsiz yolu tercih ettiler.
Şimdi bunların çocukları zenginleştiler ve ne yazık ki tarikat cemaat kimliği altında yine yaşamları dine karşı olmakla geçen aydın bozuntularıyla işbirliği içine girdiler.
Dedelerinin Türkiye'yi sömürge yapma özlemini şimdi kendileri gerçekleştirme peşinde.!
Evet çağdaş sömürü çarkı için bu gerekliydi.
Ama Türk Milleti bir yandan açık düşmanla bir yandan içindeki devşirilmiş işbirlikçi ajanlara karşı mücadele verdi.
Daha sonraları ise 1952 yılında NATO ya girişle ABD ile askeri ve eğitim anlaşmalarıyla küçük Amerika hülyaları başladı.
Bu dönemde ABD Sovyetler Birliği'ne karşı komünizmle mücadele edecek ajanlar yetiştirdi.
Yandaş olmayan ülkelerde, yetiştirilen ajanlarla darbe yaptırdılar..
Şimdi Türkiye'de; 1952-1990 arası milliyetçilerden yararlanırken şimdi dinci tarikatçı, cemaatçi ve etnik unsurlardan yararlanmaya başladılar.
Onları eğittiler.
Kimi siyasetçi, kimi akademisyen, kimi gazeteci, kimi sivil toplum örgütü mensubu olarak iktidara getirdi.
Bu sadece Türkiye'de değil birçok ülkede oldu.
Bu yeni işbirlikçilerle ülkeler yönetiyor.
ABD; elindeki her türlü bilgi ve belgeleri işbirlikçilere aktarıyor.
Yeni CIA eğitiminden geçmiş kişiler artık ABD'nin sadık elemanlarıdır.
İnsan hakları, demokrasi, özgürlük, açılım saçlım papağan gibi ezberlettirilen sözcükler.
Oysa bakın ; ABD Başkanı Wilson 5 Ağustos 1919 yılında; Türkiye haritadan silinmelidir.
Türkiye'yi parça parça edelim demişti.
Ayni tarihlerde 1920'li yıllarda İngiliz Başbakanı Lloyd George ise; Türkler Avrupa'dan atılacaklardır diyordu.
Türklerle ile ilgili batılı liderlerin o kadar çok beyanı var ki!
Bakın; Amerikan yüzyılı için Rooswelt 4 özgürlükten söz etmişti.
Konuşma, ibadet, yaratma, yaşama özgürlüğü.
Bu kavramlarla yürüyen bir Amerika gerçeği.
Batılı yazar Chomsky de; 5.
özgürlük diyor.
Bunlar; Soyma, sömürme, hüküm altına alma, güce başvurmadır.
Bakın; ABD amacı için kendi ajanları yanında o halkın mensuplarını alıp eğitmek için okullar açtı.
ABD ilk darbe okulunu Fort Gullic'i 1946 yılında Panama'da kurdu.
Sonra okul Fort Benning'e getiriliyor.
Ankara'da sosyal okul adıyla eğitim veriyor.
Akademisyenler, gazeteciler, katiller, darbeciler, bu okuldan yetişiyor.
Okul, 1984'e kadar kalıyor.
Bütün bu okulların en büyüğü Fort Bragg denilen yerde.
Buna aynı zamanda Kennedy Özel Savaş Okulu da deniyor.
En üst düzeydeki sivil/asker darbeciler de bu okulda yetişiyor.
Bu okullara School Of Americas (SOA) deniliyor.
ABD Denizaşırı Kuvvetler Komutanlığı bütün dünyaya bu anlamda hükmediyor.
İstihbarat eğitimi ağının bir ucu da Almanya'da Bad Tolz isimli kentte.
NATO unsurları, Bad Tolz'de bulunan 20.
Özel Kuvvetler Komutanlığının emrinde çalışmaktadır.
Okullar arasında eğitim bağlantısı var.
Fort Bragg ana okul.
Ona bağlı olarak Amerika'da Fort Benning okulu var.
Yabancıların, akademisyen, gazeteci, iş adamı gibi her meslek grubundan kişinin eğitim gördüğü Fort Benning'deki Amerikalılar Okulu (SOA) var.
Fort Benning denen cinayet okulunun bulunduğu yer.
United States Army Infantry School/Amerikan Ordusu Piyade Okulu askeri ama sivil eğitimde verilen okul..
Yine; Yol levhalarında NATO Schule ve NATO School yazan Avrupa merkezi olarak Oberammergau'da Ayaklanmaları Bastırma ve İstihbarat Okulu adında özel okul var..
ACC denilen (Allied Coordination Center /Gizlilik Koordinasyon Merkezi) ise bir yeraltı örgütü.
Burası bütün NATO ülkelerinin yeraltına kumanda ediyor.
Yani açık ve gizli ağın bir ucu Washington'dan, Avrupa Birliği'nin başkenti Brüksel SHAPE karargahı'na geliyor.
Türkiye'de devletin temeline dinamit koyan, saldıran; siyasetçisi, akademisyeni, gazetecisi hangi CIA, MI5, FBI eğitiminden geçti de böyle konuşuyorlar sorusunun cevabı böylece ortaya çıkmıyor mu?
GünüN SözÜ: Oku, anla, öğren ama düşün ve hareket et.
http://www.caginpolisi.com.tr/102/14.htm
-- -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ İLAHİ Sabahleyin-öğlenleyin-akşam karanlığında- Benim ilahimi duyarsın, Maria. Kederde ve sevinçte, iyide ve kötüde, Tanrının anası benimle ol. Saatler pırıltıyla uçtuğunda, Ve tek bir bulur karartmadığında göğü, Aylak olmasın diye ruhum, Lütfun götürürdü onu sana ve seninkine; Şimdi, fırtınaları kaderin Geçmişimi ve günümü karartınca, Bırak ışısın geleceğim Senin ve senin olanın tatlı ümidiyle. Edgar Allan Poe
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder