9 Ağustos 2011 Salı

POLITIK - BOP İÇİN YENİ BİR DİN UYDURMUŞLAR!!!

The True Furqan

From Wikipedia, the free encyclopedia
The True Furqan  
The True Furqan.jpg
Author(s) Al Saffee, Al Mahdee
Original title al-Furqān al-ḥaqq
Translator Anis Shorrosh
Country United States
Language English, Arabic
Genre(s) Religion
Publisher Wine Press Publishing, Enumclaw, WA
Publication date June 1999
Media type Print (Hardback), Online edition
Pages 366
ISBN ISBN 1579211755 9781579211752
OCLC Number 52725049

The True Furqan, al-Furqan al-Haqq is a book written in Arabic mirroring the Qur'an but incorporating elements of traditional Christian teachings.

According to Baptist News, Al-Mahdy, a member of the executive committee of "Project Omega 2001" released The True Furqan in April of 1999 saying that Muslims "have not received the true message of the gospel."[1]. The book is attributed to authors who go by the pseudonyms of "Al Saffee" and "Al Mahdee", and was translated into English by Anis Shorrosh, who calls it "a tool to liberate Muslims"[2], and who believes that Muhammad is "the antichrist".[3] It contains 77 numbered chapters, plus a prologue and epilogue.[4] According to Shorrosh, The True Furqan is an attempt to respond to the challenge in the Quran that none can create a work like it[5], and incorporates a Christian rather than Islamic message.[6]

Christian missionary Dr. Ray Register characterized the book as an effective tool for "pre-evangelism" to help "critique the Quran and popular Muslim attitudes toward Jesus and ethical living." [7] American Thinker editor and publisher Thomas Lifson wrote that the book "presents Christian theology in a way that it can be understood and digested by Muslims."[8] but says that some Muslims are offended by the book because they feel that the work mocks Islam and tries to deceive Muslims into accepting The True Furqan.

It has been described as "Christian propaganda" since its second verse "starts talking about the Holy Trinity, a thoroughly un-Islamic concept."[9] and The American Muslim called the book a "hoax", saying it represented "a desperate measure to find some way to convert the infidel Muslims since a few hundred years of concerted effort have brought so little success".[10] Other critics called it "poor in quality and ridiculous in content" and "a pathetic attempt to distort the Quranic teaching by reproducing what looks like Quranic verses."[11]

Some Islamic believers feel The True Furqan was created by the American or Israeli governments as part of a conspiracy. The Egyptian newspaper Al-Usbūc claimed in its December 6, 2004 edition that "The True Koran [sic] was drafted with direct Israeli participation and with direct instructions from U.S. President George Bush."[12] The US State Department strongly rejects allegations of any US government participation in the creation of The True Furqan.[12] According to the translator Anis Shorrosh, "there was no Israeli involvement in the preparation of the book."[12]

The importation of the book into India is prohibited.[13]

Aslına bakarsanız, yeni bir İslam yorumuna ihtiyaç olduğunu hep söyledim.
Bilimle, akılla, dünyayla, diğer insan toplumlarıyla uyumlu yeni bir yorum.
Bu nedenle yeni fikirlere temelde karşı değilim.
İslamın şeriatçılık fikrinden kurtulmasını hep hayal etmişimdir.
Dinin politik yönelimlerinin olmaması gerektiğini hep düşünmüşümdür.

Fakat iş bu GERÇEK FURKAN konusuna gelince yine patenaj yapmaya başlıyoruz.
Çünkü, bu bizi bir yanlıştan alıp başka ve daha büyük bir yanlışa götürüyor.

Birincisi ve en önemlisi uydurma oluşu.
Bir yorum farkından ziyade dinlerin kolajıyla oluşturulmuş tamamen sentetik bir fikir.
İlahi bir yanı yok.

İkinicisi ise politik gerekçelerler imal edilmiş olaması ki, biz zaten dinin politize olmasından rahatsızız.
Dinin politik manevralar için dayanak noktası şeklinde kötüye kullanılmasıdır en büyük sorun.

İnsanlar yiğitçe mertçe şunu söylemeli, ben gücü istiyorum, parayı istiyorum, menfaatimi istiyorum.
Araya dini laflar sokuşturup, sağ gösterip sol vurmamalı.
Bu herşeyden önce büyük bir ahlaksızlıktır.

Saygılar.

The True Furqan

http://azadieiran2.files.wordpress.com/2011/08/the-true-furqan-alforghan-alhagh_www-azadieiran2-wordpress-com.pdf


BOP İÇİN YENİ BİR DİN UYDURMUŞLAR!!!

Mehmet Necati GÜNGÖR

Emperyalist güçler yerin altını üstünden daha değerli buldukları için, altı değerli olan ülkeleri yer altı faaliyetleriyle çökertmek istiyorlar.
Irak, yakın bir örnek.
Şimdilerde bunu Libya ve Suriye örnekleriyle izliyoruz.

Irak petrollerine el koydular.
Kaddafi'yi bahane ederek de Libya petrollerini sahiplenmenin peşindeler.
İran, başından beri hedefte.
Burası, hem petrol zengini olması itibariyle, hem rejimi dolayısiyle Ortadoğu'da öncelikle hizaya getirilmesi gereken bir ülke.
Zamanı gelince oraya da el atacaklar.
Şimdilik Suriye ve Libya projesi üzerinde çalışıyorlar.

Türkiye Ortadoğu'nun yeniden yapılandırılmasında kilit öneme sahip.
Türkiye'yi kafeslemeden Ortadoğu'yu dizayn etmek zor.
Hatırlayın; bu işe ta AKP'nin kuruluş aşamasında el attılar.
Bush'un, hiçbir resmi sıfatı olmayan Tayyip beyi oval ofiste ağırlaması, Türkiye'yi tavlamanın ilk adımıydı.
Nasıl olsa iktidar olacaklar, yola bunlarla devam edelim dediler.
"Eşbaşkanlık" görevini de o nedenle verdiler Tayyip beye.
AKP ile başı hoş olmayan TSK'yı ise  sırf Büyük Ortadoğu Projesinin önünü açmak için hedeflerine koydular.

Nerede yerin altı zenginse, yerin üstünde ABD'nin çıkarları tepişiyor.
Kan var, barut var, ölüm var!
Bu oyun hep İslam coğrafyasında oynanıyor.
Çünkü  petrol damarları bu coğrafyanın altında.
Bu arada, "her yeri dizayn eden ABD, petrol zengini Suudi Arabistan'ı niçin hedefinin dışında tutuyor?" sorusu aklagelebilir.
Cok basit.
Çünkü orayı çoktan fethetmiş.
Arap zenginlerinin paraları Amerikan bankalarında yatıyor.
Ve Suudi Arabistan Amerika'ya çeşitli kalemlerde örtülü haraçlar ödüyor.
Oranın dokunulmazlığı bu yüzden.
Tabii ki, şimdilik kaydıyla.
Zamanı gelince orası da ele alınacak.

Her ne ise; konumuz bu değil.
Ortadoğu şekillendirmek isteyen küresel gücün İslâm coğrafyasına dayattığı başka bir şey daha var.
O da uydurulmuş BOP dinidir.
Öyle bir din ki ne Allah'ı, ne kitabı, ne peygamberi var!
Sadece üç dinden sentezlenmiş, daha doğrusu üç dinin benzer ayetlerinin bir araya getirildiği, aralarına Salman Rüşti'nin "Şeytan Ayetleri"nin de serpiştirildiği uydurma bir din kitabı.
Adı: Furkan.
Dikkat edin, yüce kitabımız Kur'an'ın adı da Furkan.

Goog'le "Furkan" yazıp girdiğinizde, şu bilgiler geliyor önünüze:

"Gerçek Furkan, ABD'nin Texas eyaletindeki Omega 2001 ve Wine Press yayınevleri tarfından yayınlanan ve içinde Tevrat, İncil, Kur'andan ayetler bulunan dini kitap.

Kitap Arapça ve İngilizce olarak yazılmış olup içeriğinde İbrahimî dinler vurgusu yapılmakta ve Kuran, İncil ve Tevrattan değiştirilmiş alıntılara yer vermektedir.
Kitap 77 Sureden oluşmaktadır.
Üslup olarak Kurana benzetilmeye çalışılmıştır.
Salman Rüşdi'nin Şeytan Ayetleri isimli kitabından aktarımlar da bu kitapta yer alır."

Diyanet İşleri eski Başkanlarından Mehmet Nuri Yılmaz, Hürriyet'teki yazılarından birisini bu konuya ayırmıştı.
Yılmaz, yazısına "
DÜNYA kamuoyu şu günlerde, ABD'de, Başkan Bush'un da mensupları arasında olduğu bilinen Evangelist tarikatı tarafından uydurulmuş yeni bir dinle çalkalanıyor." girişiyle başladıktan sonra şu ifadelere yer vermişti:

"Bu kitabın, Bush yönetiminin Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde hazırlanıp piyasaya verildiği yolunda iddialar ileri sürülüyor.
Kitabın CIA tarafından yazdırıldığını ileri süren çevreler de var.
Bu iddialar henüz kanıtlanmış olmasa da, kaynağı ve içerdiği mesajlar itibarıyla bu yöndeki şüphe ve ihtimalleri güçlendirici unsurlar taşıyor."

Milli Görüş çizisinin araştırmacı yazarlarından Mehmet Ali Öztürk, "Ilımlı İslam'a adım adım" başlıklı yazısında, Genişletilmiş Ortadoğu Projesinin iki koldan yürütüldüğüne dikkati çektikten sonra şu bilgileri aktarıyor:

"Amaç "Diyalog" aldatmacaları ile Müslümanların dini salâbetlerini gevşetmek, "Ilımlı İslam" ile de dinlerinin içini boşaltmaktır.

Projenin güvenliği ve başarı şansının yüksek olması için de bu işler Müslümanlara yaptırılacaktır.
Nitekim bu amaçla 2005 Nisan ayında İstanbul'da Gönüllü Teşekküllüler Vakfı (TGTV) öncülüğünde İslam ülkeleri STK'ları arasında BOP çerçevesinde toplantılar düzenlenmesi kararlaştırıldı ve 45 Müslüman ülkede bu amaçla yapılan toplantıların finali de 2005 Kasımında Bahreyn'deydi.

ABD, İngiltere ve bölgede BOP'un taşeronu olan Türkiye, Ürdün, Yemen yönetimlerinin belirleyici rol üstlendiği, Dışişleri bakanları ve bazı STK temsilcilerinin de katıldığı bu toplantının hedefi: İslam dünyasında sivil toplumu güçlendirebilmek için bir "Gelecek Vakfı"nın kurulması ve BOP paralelinde çalışacak STK'ların finansmanının sağlanması.
Bu amaçla bu forumda, bölgedeki STK'lara dağıtılmak üzere 100 milyon dolar temin edilmesi kararlaştırıldı.
 Ve forum G8 ve Dünya Bankası tarafından desteklenmektedir.

Ancak Mısır temsilcilerinin demokratikleşme ve sivilleşme yönüne, özellikle de Hasan Hanefi'nin projeye, "bir Soros operasyonu" nitelemesi yaparak karşı çıkması sonuncu toplantı sessizce dağıldı.

Aynı ay içinde ABD'nin Chicago ve Houston şehirlerinde gerçekleştirilen benzer amaçlı toplantılarda ise, Müslüman dünyanın "Siyasal İslam"dan veya "İslamcılık"tan nasıl arındırılacağı; BOP ile paralelleşen, Türkiye yöneticileri ile Fethullah Gülen hareketinin din anlayışlarının "Ilımlı İslam Projesi"ne ne gibi katkılarda bulunacağı üzerinde duruldu.
Bu arada Türkiye'deki devlet kontrollü laikçi baskıya da vurgu yapıldı.
"

Tekrar, eski Diyanet İşleri Başkanımız Mehmet Nuri Yılmaz'ın yazısına dönelim ve konuyu onun sözleriyle bitirelim:

"Kitabı, internetteki Arapça metninden inceleme imkánını bulduk.
Üslup itibarıyla Kuran-ı Kerim'e benzetilmeye çalışılmış.
Bazılarına da Kuran-ı Kerim'de geçen surelerin ismi verilmiş.
Nur Suresi, Nisa Suresi, Talak, Maide, Münafıkın ve Enbiya sureleri gibi.
Uydurma dinin bu yeni kutsal(!) kitabı 366 sayfa ve 77 sureden oluşuyor.
Kitaptaki bütün sureler 'Bismi'l Eb el-Kelimetu'r Ruh el-İlahu'l Vahidu'l Uhed' besmelesi ile başlıyor.
Anlamı da şu: 'Baba, Söz, Ruh ve Tek bir Allah'ın adıyla.'

Çelişkilerini daha besmelesinde açığa vuran bir din.
Önce 'Baba, Söz, Ruh' diyor, sonra 'Tek bir Allah'ın adıyla' vurgusunu yaparak sözüm ona tevhidi çağrıştırıyor.

BOP dininin kutsal kitabı şeytanı da memnun etmeden geçememiş.
Selman Rüşdi'nin 'Şeytan Ayetleri' kitabından alınmış 'El Garanik' isimli sureyle de İslam'a ve onun muazzez peygamberi Hz.Muhammed'e hakaretler yağdırılmış.
Kuran'daki Necm Suresi'nin 'Arkadaşınız (Muhammed) sapmadı ve batıla inanmadı' ayeti, şeytan ayetleriyle karıştırılıp tahrif edilerek 'Arkadaşınız saptı ve batıla inandı'ya dönüştürülmüş.
Velhasıl; neresinden bakarsanız bakınız, din değil bir 'hezeyanlar manzumesi'!"

El atmaya cür'et edemedikleri bir dinimiz kalmıştı, onu da sulandırmaya kalkıştılar.
"Ilımlı İslam" dedikleri bu olmasın?

http://www.mevzuvatan.com/yazar/4249-bop-icin-yeni-bir-din-uydurmuslar.html


--  -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ Kartal, uçarken de kartal konarken de!  Anonim Nasihat

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder