BEN BÖYLE HUKUKUN...
26 Mart'ta Silivri'deydik.
Mahkemede bir şey olacağı umudundan çok arkadaşlarımızı ve ailelerini görmek için.
Mahkemede bir şey oldu.
Avukatlar, ısrarla taleplerinin alınmasını istedi. Başkan çok kızdı. Cüppeyi çıkarıp attı.
Sonra, avukatlar topluca mahkeme heyetini protesto ettiler ve hafta boyunca duruşmalara girmediler.
Taleplerin alınmaması yanında istenen tanıkların dinlenmesi de reddedildi.
Gerekçe; deliller yeterli, çağırılacak sanıklar delilleri etkilemez.
Yani, BİZİM KARARIMIZ ZATEN HAZIR...
Arkadaşlar,Sayın Heyet, hani darbeyi Org.Aytaç YALMAN önlemişti. Çağırsanız da tüm ülke ve dünya kamuoyu dinlese ya.
Eğer öyleyse biz de inanıp sesimizi kessek.
E.Org.ÖZKÖK işin başındaydı. Başbakan'la da Org.Yalman'la da temastaydı. O da bir şeyler biliyordu herhalde.
Çağırsanız da mahkemedeki ete bir soğan doğrasa. Herkes de soğan doğramayı görse, öğrense.
Tadına bir baksanız, soğanın.
Savcı diyor ki; " benim delillerim yeterli".
TÜBİTAK raporuna göre 11 ve 17 No.lu CD'ler 2003'te hazırlanmış. Tamam da, TÜBİTAK aynı zamanda diyor ki; SONRADAN KAYIT YAPILMAMIŞ.
Öyleyse 2006-2010 yıllarına ait bilgiler nasıl girmiş?
TÜBİTAK raporunu esas alan savcı bir yandan da CD'leri güncellenmiş olduğunu söylüyor.
Alın size aile boyu bir çelişki.
Savcının HINK DEYİCİSİ ve yargının kılavuzlarından Fehmi KORU da güncelleme yapıldığı iddiasında.
ARSENAL'in, Yıldız Teknik Üniversitesi'nin, ODTÜ 'nün raporlarını görmezden geliyorlar.
Avrupa Parlamentosu bile tutarsız kullanılan delillerden rahatsız, bizim mahkeme de yandaş ve liboşlar da değil.
Ne demeli?
Kabul edilemez bir durum da savcını tanıklarla ilgili kanısı.
Tanıkların, meslektaşları ve arkadaşları için etki altında kalarak yanlı ifade verdiklerini, dolaysıyla ifadelerin kabul edilemeyeceğini söylüyor.
O zaman bu adamları (30 kişi. Gnkur. eski Bşk.ları, görevdeki J.Gn.K bile vardı içlerinde) niye çağırdınız?
Neden yemin ettirdiniz?
Mahkeme nazarında yeminin değeri yok mudur?
Mahkeme başkanı, her tanığı tek tek, ifadelerinin sanıkları olumlu veya olumsuz etkileyeceği konusunda neden uyardı?
Tanıkların hepsi olumlu ifade verdi. Onun için geçersiz. Gizli tanık, imzasız ihbar, imzasız dijital veri geçerli ama.
Bu nasıl hukuk?
O sanıklar içinden demez mi; BEN BÖYLE HUKUKUN...
Fehmi Koru bile Org. ÖZKÖK ve YALMAN'ın tanıklıktan kaçınmasını hoş karşılamamış.
Bir de sanıkların tavrını beğenmiyor. Şöyle; "Doğru olmadığı ortaya çıkan ifadelerinde ne kadar ısrarcıysalar, gerçekler su yüzüne çıkınca da aynı tavrı sergiliyorlar. Ses kayıtlarını doğruluyor ancak yaptıklarını darbe hazırlığı olduğunu reddediyorlar. Bu insanları asker olduğu düşünülürse, tavırları sizce biraz tuhaf kaçmıyor mu?"
KORU'nun kafasının basmadığı, mahkeme heyetinin de anlamadığı veya anlamak istemediği de bu.
Bu noktada örtüşüyorlar.
Çünkü, konuşmaların darbe değil de savaş hali ve sıkıyönetim senaryosu olduğunu kabullenemiyorlar. Kabullenseler zaten dava bitiyor.
Askerlerin tavrını yakışıksız bulduğunu ima ve tenkit eden şahıs da bir basın mensubu. Yandaş tayfasından.
Olayın başından beri takındığı tavır basın ahlakına uyar mı hiç düşünmüş müdür?
İnsanları hedef göstererek, daha mahkeme başlamadan suçlu ilan ederek ne derece etik/ahlaki davranmıştır?
Bırakın basın mensupluğunu insanlığından utanmak aklına gelmiş midir?
Çeşitli seviyede yargı mensupları ile görüşüyorum.
Ortak fikir şu; mahkeme sanığın gösterdiği veya talep ettiği tanığı dinlemek zorunda.
Peki SİLİVRİ'deki ÖYM ne yapıyor?
Özel yetki, yasaları dinlememeyi de içeriyor mu acaba?
Sanmam.
O zaman merak ediyorum; aylardır mahpus damında yatan insanlar ve onların yakınları içlerinden demezler mi; BEN BÖYLE MAHKEMENİN...
Naci BEŞTEPE
-- . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Aramak, bulmak kadar degildir. Anonim Nasihat . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Kurmus oldugum guruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir guruptur. Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ Dinlerin kitaplar1n1; Okuyup anlayana 'ateist', Okuyup anlamayana 'dindar', Hem okumay1p hem de anlamayana, 'yobaz' denir. Nikola Tesla
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder