Peki bu haberler bize ileri demokrasi mi gösteriyor/
İnsan haklarına, ifade özgürlüğüne, azınlık haklarına saygısız bir iktidar nasıl tanımlanır.
Demokrasi her şeyden önce bir HESAP SORABİLME, HESAP VERME rejimidir. |
Temel insan hakları şu şekildedir:
|
Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, ve diğer yüksek mahkemeler hesap sorabiliyor mu?
TBMM siyasi hesap sorabiliyor mu?
Sorabilir mi?
Bu güne kadar sordu da hesap veren oldu mu?
Hesap sorabilme kabiliyetine ve imkanına sahip mi?
Siyasi iktidarın bütün bu kurumların aldığı kararları, hazırladığı raporları göz ardı ettiği, direndiği...
Temel elleri, kucagi odun dolu, ormandan donuyomus. Yolda arkadasi Idrise rastlamis. Idris sormus .. - Temel o elindekiler ne? - Odun - Ben sana kodum ... hihoaaaaa Bu laf Temel'e cok koymus ama bi cevap da verememis. Bu olayin intikam atesi ile yanip tutusurken bu sefer de o bir gun Idris'i ormandan donerken yakalamis. - Ula idris o elindekiler ne? Olaya uyanan Idris cevap vermis : - Balta - Ben sana kodum .. Idris baslamis gulmeye ... "Eeee kafiye olmadi ki .. " Temel cevap vermis : - "Farketmez, olsa da koduuum, olmasa da koduum !" |
Musollininin de.
Bakın dünyanın en rezil iki diktatörü de seçimlerle işbaşına gelmiş adamlar.
Peki günümüz dünyasında bir sağınıza, solunuza bakın.
Pek çok Türk cumhuriyetinde, Kuzey Afrika ülkesinde, adı cumhuriyet diye bellenmiş pek çok ülkede seçimlerle iktidar değişimi yapabilen kaç ülke var.
Pek çok ülkede, misal Azerbaycanda seçimler göstermeli değil mi?
Göstermelik seçimler ile demokrasi oluyor mu?
Yoksa fıkradaki gibi olsa da koduk, olmasa da koduk mantığı değil mi karşımızdaki?
Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
L2fSIJNoA0xfSNxA
POLİS '128 MİLYAR DOLAR NEREDE' MANİSİNİ OKUYAN DAVULCUYU ARIYOR
Kastamonu'da "128 milyar dolar nerede?" diye mani okuyan davulcuyu arayan güvenlik güçleri davulcunun eşkaline benzetilen bir gence idari işlem başlattı. Polisin işlem başlattığı genç davulcunun kendisi olmadığını söyledi.
Sözcü'den İsmail Akduman'ın haberine göre Kastamonu'da dün gece bir davulcu "Ramazan gelmiş şehrime bölüşmeli hep birlikte sormaktan hiç yorulmayız 128 milyar dolar nerede?" diye mani okuyup davul çaldı. CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin de davulcuyu sosyal medya hesabından paylaştı. Emniyet güçleri davulcuyu bulmak için çalışmalar başlattı.
'Benziyorsun' denilerek işlem başlatıldı
Araştırma yapan polis iddialara göre Emre Tiftik adlı genç hakkında davulcuya benzediği gerekçesiyle 'sokağa çıkma kısıtlamasına uymamak ve gürültüden dolayı' idari işlem başlattı. Sosyal medya hesabından davulcunun videosunu paylaşan Tiftik "Biraz önce emniyetten geldiler. Videodaki davulu benim çaldığımı -benzediğimi- iddia ederek hakkımda sokağa çıkma kısıtlamasına uymamak ve gürültüden dolayı idari işlem başlatıldığını söylediler. Davulcu ben değilim 128 milyar dolar da davulun içinde değil. Peki nerede?" diye yazdı.
'Davulcunun kim olduğunu arayana kadar 128 milyar doları arasalar iyi olacak'
Kastamonu İl Başkanı Hikmet Erbilgin de yaşanan bu olaya tepki göstererek "Ülkeyi getirdikleri hale bak. Gencecik çocukların peşine düşmüşler. Adalete ekmek su kadar ihtiyacımız var. Davulcunun kim olduğunu arayana kadar 128 milyar doların nerede olduğunu arasalar daha iyi olacak" dedi.
http://www.ngazete.com/polis-128-milyar-dolar-nerede-manisini-okuyan-davulcuyu-ariyor-74798h.htm
================================
ALİ ERBAŞ'I ELEŞTİREN ANKARA BAROSU HAKKINDA KOVUŞTURMA İSTENDİ
Başsavcılık Diyanet İşleri Başkanı ile ilgili açıklamaları gerekçesiyle Ankara Barosu hakkında kovuşturma istedi.
17 Nisan 2021
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'la ilgili yaptığı açıklama nedeniyle Ankara Barosu yönetimi hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Dosya kovuşturma izni verilmesi talebiyle Adalet Bakanlığı'na gönderildi.
Ankara Barosu geçtiğimiz yıl Nisan ayında Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Ankara Hacı Bayram-ı Veli Camii'nde "Ramazan: Sabır ve İrade Eğitimi" konulu cuma hutbesindeki sözlerini yazılı açıklamayla eleştirdi. Açıklamada kullanılan ifadeler nedeniyle başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere birçok kişi Ankara Barosu hakkında suç duyurusunda bulunurken Başsavcılık da inceleme başlattı.
İnceleme kapsamında Ankara Barosu'nun 11 yöneticisinden yazılı savunma istendi. Baro yönetimi de ortak şekilde hazırlanan savunmayı savcılığa gönderdi. Savcılık ifadelerin alınmasının ardından ilgili yasa gereği dosyayı soruşturma izni için Adalet Bakanlığı'na gönderdi.
Bakanlık yapılan incelemenin ardından savcılığa açıklama nedeniyle Ankara Barosu hakkında soruşturma izni verdi. Verilen izin kapsamında savcılık Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan'ın da aralarında bulunduğu 11 yöneticiye tek tek savunmalarını göndermesi için tebligat gönderdi. Baro yönetimi ise savunmaların hazırlanması için soruşturmayı yürüten savcıdan ek süre talep etti.
Soylu'dan tedbirlerle ilgili açıklamaSoylu'dan tedbirlerle ilgili açıklama
Savcılık Baro Yönetim Kurulu üyelerinin bu süre zarfında savunmalarını teslim etmemesi üzerine dosyayı kovuşturma izni verilmesi talebiyle Adalet Bakanlığı'na gönderdi. Bakanlığın kovuşturma izni vermesi halinde dosya son soruşturma için Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı'na oradan da Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilecek.
https://www.gunlukbakis.com/ali-erbasi-elestiren-ankara-barosu-hakkinda-kovusturma-istendi/
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Yorulmadan beni takip edeceginizi soyluyorsunuz.
Fakat arkadaslar yorulmadan ne demek?
Yorulmamak olur mu?
Elbette yorulacaksiniz.
Benim sizden istedigim sey yorulmamak degil yoruldugunuz zaman dahi durmadan yurumek yoruldugunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir.
Yorgunluk her insan her mahlk icin tabii bir halettir fakat insanda yorgunlugu yenebilecek mnevi bir kuvvet vardir ki iste bu kuvvet yorulanlari dinlendirmeden yurutur.
Gazi Mustafa Kemal ATATURK
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI
144. BUTUN DINLER HOSGORUSUZDUR, VICDAN OZGURLUGUNU KABUL ETMEZ VE DOLAYISIYLA IYILIGIN VE GUZELLIGIN YIKICISIDIR
Hicbir sofu yoktur ki, kendisinin bagli bulundugu mezhepten baska mezhebe girenleri, yaratilisina gore, ya dusmanlik, nefret ve tiksintiyle, ya asagilayici gozle gormesin, ya da durumuna acimasin. Ustun din, hep hukumdarin ve ordunun bagli oldugu dindir, Zayif mezheplere ustunlugunu, acimasizca ve cok asagilayici bicimde hissettirir.
Yeryuzunde henuz gercek hosgoru, gercek vicdan ozgurlugu yoktur. Her yerde, her milletin oteki butun milletlerden ayri ve ayricalikli bir sekilde sevgilisi oldugu sanilan bir Allah'a tapilir.
Her kavim yalniz kendisinin gercek Allah'a, dunya capinda Allah'a, doganin hukumdari olan Allah'a ibadet etmesiyle ovunur. Ancak, bu hukumdar, dunya arastirilir ve incelenirse gorulur ki, her toplumun, her mezhebin, her firkanin ya da her dinin mensuplari, her seye gucu yeten Allah'tan; ozenle ve calisarak ancak teveccuhune hak kazanma ayricaligina eristiklerini one suren az sayida uyruklarini kapsayan ve otekilere hic de kulak asmayan, aciz bir hukumdar yaparlar.
Din koyuculari ve bu dinleri tutan ruhaniler, dini asiladiklari milletleri otekilerden ayirmayi acik bir sekilde istemislerdir. Bunlar, kendi surulerini farkli damgalariyla oteki surulerden ayirmak istediler. Bunlar kendilerini izleyenlere, baska ilahlara dusman ilahlar, ozel ayinler, cemaatler, ibadet yerleri, dini torenler verdiler ve ozellikle kendilerine bagli guruhu, oteki dinlerin asagilayici, kufur ve igrenc olduguna inandirdilar. Bu hile ve oyunla, bu acgozlu aldaticilar, mezheplerine girenlerin ruhlarini kimseye danismadan istila edip buyulediler. Bunlari, uysal olmayan, toplum disi yaptilar, insan topluluguna baglilik ve ilgilerini yok ettiler. Fikirlerine ve kendi ayinlerine uygun fikir ve ayinlere sahip olmayanlarin tumune mahkum, lanetlenmis gozuyle baktirdilar. Iste bu sekilde, din, insanlarin yureklerini kapatmaya ve insanin hemcinslerine karsi beslemesi gereken sevgiyi yureklerden uzaklastirmaya erismistir. Uysallik, iyilikseverlik, merhametli olmak gibi ahlakin bu ilk erdemleri, dini hurafelerle kesinlikle uyum kabul etmez.
- - - - - - - - - - - - -
Ve isin korkunc yani, farkli dusundugunuz icin sizi oldurecek olmalari degil, hakli olabilecekleriydi.
Iki kere ikinin dort ettigini nereden biliyorduk ki?
Yercekimi diye bir sey oldugunu nereden biliyorduk ki?
Gecmisin degistirilemez oldugunu nereden biliyorduk ki?
Madem gecmis de denetlenebiliyordu soylenecek ne kaliyordu ki geriye?
George Orwell1984
%
Ama sizin dunya dediginiz yer bu evrende kucucuk bir nokta.
Insanoglu da minicik, umarsiz!
Ne kadar zamandir var ki?
Milyonlarca yil kimse yasamadi dunyada.
George Orwell1984
- - - - - - - - - - - - -
Huzur icinde olecekler ve mezarlarinin otesinde olumden baska bir sey bulamayacaklar.
Ama sirlarini saklayacagiz ve onlarin mutlulugu icin cennet ve sonsuzluk oduluyle onlari ayartacagiz.
DOSTOYEVSKI,FYODOR (1821-1881) Rus yazar.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner
- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 26 Hakkin kullanilmasi ve ilgilinin rizasi
1) Hakkini kullanan kimseye ceza verilmez.
2) Kisinin uzerinde mutlak surette tasarruf edebilecegi bir hakkina iliskin olmak uzere acikladigi rizasi cercevesinde islenen fiilden dolayi kimseye ceza verilmez.
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder