İLHAN ARSEL : ARAPLARDAKI ATATURK DUSMANLIGI!...
Türk'ün Batılılaşma gayretlerinde oldukça geniş görüşlü davranmasını ve bu sahada Atatürk sayesinde oldukça mesafe alabilmesini Türk'ün Şeriât'a fazla bağlı olmaması nedeniyle izaha çalışan Arap liderleri her şeye rağmen şu inançta birleşmektedirler ki Arap kendini ancak Batı kültürü aldıktan sonra tanımaya başlamıştır ve ancak Batıya yönelmek suretiyle bütün gelişmelerine (az da olsa) sahip olabilmiştir. Bir Arap yazarı H. Şarabi 1957'de şunları yazmaktaydı:
'. . .hattâ bugün bile şu inkâr edilemez ki Arap aydını kendisini ve durumunu Kahire'de veya Şam'da veya Beyrut'ta Arapça konuşarak veya okuyarak değil fakat daha ziyade Paris'te veya Londra'da veya New York'ta Fransızca veya İngilizce konuşarak veya okuyarak anlamaktadır.
Arap'taki Atatürk düşmanlığı Atatürk'ün 'Millet egemenliği' ve 'Layik Cumhuriyet' amaçlarına yönelmiş davranışlarının oluşmaya başlamasıyla kendisini duyurtmuştur. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş tarihinden bugüne gelinceye kadar bu düşmanlığı sürdürmekte Arap özel bir itina göstermiştir. 1975 yılının Nisan ayında ünlü Amerikan dergisi TIME'a bir demeç veren Suudî Arabistan Başbakanı Prens Fahd: 'Bizim uygulayacağımız yöntem Atatürk'ün uyguladığı yöntemlerin tamamen tersidir' derken Arap dünyasının liderlerine egemen olan Atatürk düşmanlığı eğilimlerinin yeni bir açıklamasını yapmaktaydı. Araplardaki Atatürk düşmanlığının nedenlerini anlamak şüphesiz ki kolaydır. 1400 yıl boyunca Şeriât ninnileriyle uyutulan halkların hür düşünce ve 'hür akıl' yoluna girmeleri halinde Şeriât çıkarlarının neler kaybedeceği ortadadır.
Halkı kul ve köle gibi ve Tanrı'dan geldiği iddia olunan hükümlerle yönetmeye alışmış ve yeryüzünü halka cehennem (ya da yoksulluk ve sabır yeri) fakat kendilerine cennet yapan Müslüman yöneticilerin en büyük huzursuzluğu elbette ki bütün bu yalanlara 'Hayır' diyebilecek kafa yapısının oluşabilmesidir. Gökten inmiş gibi gösterilen emirleri ve hükümleri kafası aydınlanmış ve cehalet uykusundan uyandırılmış insanlara kabul ettirmenin olanağı yoktur.
Sosyal düzenin sağlanması ve devlet yaşamlarının sürdürülmesi bahaneleriyle dağarcığında YALAN'dan gayrı bir şeyleri bulunmayanlar için halk yığınlarını cehalet içerisinde oyalamak en sağlam en güvenilir bir yoldur. Müspet eğitim görmüş ve AKIL rehberliği yolu ile yaşamlarını düzenlemesini öğrenmiş halkları Tanrı korkusu Peygamber umacılığı ile değil akla yatkın ve belli bir zümrenin çıkarlarına değil toplum çıkarlarına uygun usullerle yönetmek mümkündür. İşte Atatürk'ün getirdiği şey AKIL REHBERLİĞİ yoludur; o bu yoldan kişilere ve topluma müspet eğitim yolu ile gelişmiş akıl sayesinde yeryüzü mutluluklarını sağlama formülünü vermiştir. Bu formül ise petrol kaynaklarından gelen sınırsız zenginlikleri bir aile şirketi gibi paylaşıp halkı ilkellikler cehaletler gerilikler ve yoksulluklar içerisinde yönetmeyi sırf din sömürüsü sayesinde becerebilen Arap liderlerine elbette ki cazip bir formül görünemezdi. Atatürk'e düşmanlık beslemeleri bu bakımdan onların kendi ahlâk doğrultularında olan bir şeydi.
Bizim şeriâtçımızın da Atatürk düşmanlığı davranışlarının altında aynı nedenler yatar. Ve esasen bizim gericilerimiz Arap çevrelerin de etkisi ve itişi ve maddî yardımlarıyla kendi öz ülkelerinde âdeta Arap Şeyhlerinin birer ajanı gibi hareketle Atatürk sevgisini bu ülkeden yok etmenin çabası içerisindedirler.
Arap Milliyetçiliği ve Türkler-Arap Milliyetçiliğinde "Türk Aleyhtarlığı" "Dil" ve "Din" Unsurları ve Türk'le İlgili Sorunlar Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları Değişikliklerle 2. Baskı Ankara 1975 s.181-182.
Dipnot:
1. Bkz. Hisham Sharabi "The Crisis of the Intellegentsia in the Middle East" The Muslim World Vol. XLVII 1957 p.193
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Bombasirti olayi 14 Mayis 1915 cok onemli ve Dunya savas tarihinde esine rastlanmasi mumkun olmayan bir olaydir.
Karsilikli siperler arasi 8 metre yani olum kesin.
Birinci siperdekilerin hepsi kurtulmamacasina dusuyor.
Ikinci siperdekiler yildirim gibi onlarin yerlerine gidiyor.
Fakat ne kadar imrenilecek bir soguk kanlilikla biliyor musunuz?
Bomba sarapnel kursun yagmuru altinda oleni goruyor uc dakikaya kadar olecegini biliyor ve en ufak bir cekinme bile gostermiyor.
Sarsilma yok.
Okuma bilenler Kur an-i Kerim okuyor ve cennete gitmeye hazirlaniyor.
Bilmeyenlerse Kelime-i sahadet getiriyor ve ezan okuyarak yuruyorlar.
Sicak cehennem gibi kayniyor.
Iste bu Turk askerindeki ruh kuvvetini gosteren dunyanin hicbir askerinde bulunmayan tebrike deger bir ornektir.
Emin olmalisiniz ki Canakkale savaslarini kazandiran bu yuksek ruhtur.
Gazi Mustafa Kemal ATATURK
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI
2. TEOLOJI YANI ILAHIYAT NEDIR?
Konusu yalnizca anlasilmaz seyler olan bir bilim vardir. Butun bilimlerin disinda olan bu sozde "bilim", duygularimizla, arastirilmayan ve degerlendirilmeyen seylerle ugrasir. Hobbs bu bilime Melekuluzzulumat (Ro-yaume de tenebres) adini verir. Bu ulke, herkesin, oturmakta oldugu alemde tanidiklari yasalara muhalif olan yasalara bagli oldugu bir ulkedir. Bu tuhaf ulkede isik, karanliktir; sagduyu, delilige donusur. Bu bilime, teoloji (ilahiyat) denir ve bu teoloji, insan aklina surekli bir hakarettir. "Eger"leri, "belki"leri birbiri uzerine yiga yiga, en acik bilgileri unutturacak ve en olumlu gercekleri kuskuya dusurecek olcude insanlarin zihnini karistirmaya yetenekli, birlesme ve ilerlemeden yoksun hoyrat bir sistem, bir manzume vucuda getirebilmislerdir. Bu duzenlenmis Galimatias* ile, doga, insan icin aciklanmasi mumkun olmayan bir muamma olmustur; gercek alem, gercek disi alemlere yer acmak icin takatsiz birakilmistir; tek bulucusu oldugu kuruntular ulkesinin yegane yol gostericisi olan hayal gucune yerini terk etmeye, akil mecbur edilmistir.
Galimatias, acik olmayan, belirsiz, karmakarisik soz demektir. (A. C. )
- - - - - - - - - - - - -
Konusan, adamin beyni degil, girtlagiydi.
George Orwell1984
- - - - - - - - - - - - -
Birisi, Tanri'nin butun o parlakligiyla var oldugunu ?tam su anda? ispatlasa bile, davranislarimda tek bir degisiklik olmazdi.
BUUEL,LUIS (1900-1983) Ispanyol yonetmen.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner
- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 123 Kisilerin huzur ve sukununu bozma
1) Sirf huzur ve sukununu bozmak maksadiyla bir kimseye israrla telefon edilmesi gurultu yapilmasi ya da ayni maksatla hukuka aykiri baska bir davranista bulunulmasi halinde magdurun sikayeti uzerine faile uc aydan bir yila kadar hapis cezasi verilir.
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder