Dünya aleme nizam vermeye kalkar,
Kendi sınırlarını savunmaktan aciz.
Lütfen bulutların üstünden inin, artık.
Şizofren misiniz, hayalperest misiniz?
Yeter artık.
Halkı kandırmayın.
Tehlikeli maceralara bu toplumu sürüklemeyin.
Şu halk ve devlet kendi sınırları içinde huzurla birkaç on yıl daha yaşasa çok şey değişir.
Arapın, Amerikalının şunun bunu emelleri için bu halkı feda etme dangalaklığına bir son verin.
Türkiye küresel oligarkların vesayeti altında, eli ayağı bağlanmış bir ülkedir.
Küresel planların dışında hareket ettiğinde ipini çekmek çok kolaydır.
Basit sermaye hareketleriyle koyun sürüsü gibi güdülebilir haldedir.
Netekim günümüzde ülke siyasetinde partilerin kurulması, seçimler, adaylar, kadrolar ve hemen herşey ve herkes New York onaylıdır.
Recep Tayyip ERDOĞAN(RTE), AKP, Fitnebaz Cemaat(The Sinister Fraternity), beyaz Türkler, liberal görünümlü işbirlikçiler ve gözümüzün önünde duran herkes böyledir.
Ülkücüler, Akıncılar, PKK ve diğer kalan bütün aktörler.
Türk ekonomisi kadar bağımlı bir ekonomi düşünmek çok zordur.
Adeta bir rekordur.
Ülkenin bütün varlıkları sözlük anlamıyla peşkeş çekilmiştir.
Bütün sektörlerin en az %60-70'i sermayesi ödenerek yabanı oligarkların varlıkları arasına katılmıştır.
Türkiye ekonomisi kendi ordularını donatacak güçte değildir.
O çok gurur duyduğumuz, mutlu olduğumuz savunma sanayii ürünlerinden büyük bölümü TSK envanterine kitlesel ölçekte teslim edilmemiştir.
Yerli tasarım ve üretim diye ortaya konulan tabanca, tüfek, sniper silahları hep taklittir.
Füzeler Çin'le ortak üretimdir.
Denizaltılar Alman ortak yapımıdır.
Üretimlerinde kullanılan ana malzemeler ithaldir.
Her şeyden önce bu topraklarda milli ve ulusal kadroların yaşama şansı kalmamıştır.
Üç seçim dönemi iktidarda olan AKP, onun yardakçısı olan cemaatlerin ardında sadece milletin olduğunu söylemek imkansızdır.
Cemaatler, bunların kurumsal yapısı on yıllardır batılı gizli istihbarat kuruluşlarının kontrolündedir ve finansman desteğine sahiptir.
Evet, en önemlisi sizler varsınız.
İşbirlikçi, vatan haini, millet ve milletçilik düşmanı, ulus ve ulusalcılık düşmanı kişi ve kadrolar.
Bu ülkenin umutlarını yıkan, hayallerini bozan sizler varsınız.
Oraj POYRAZ
L2fSIJNoA0xfSNxA
On 12.11.2014 08:16, zeki kentel zkentel2001@yahoo.com [Ozgur_Gundem] wrote:
BUGUN DUNYAYI KUCAKLAYAN BIR TURKIYE VARDIR !
Masum ve mazlumun hamisi Türkiye'dir
İslam'ı; Türkiye'nin değerleri içerisinden çıkartmak, eski Türkiye'yi yeniden geriye getirmek, dünyanın global patronlarının en büyük hayali haline geldi. Zaten Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'da İsrail askerlerinin rezilliklerinin esas hedefinin sadece Filistinliler olmadığı da aşikâr.
İslam âleminin sesi yeterince çıkmıyor, bu da bir gerçek. Sadece Türkiye'de, ecdadının felsefesini taşıyan fikir sahiplerinin sesi yüksek çıkıyor. İran zaten parçalamak için fırsat kolluyor. Suud'un durumu ağlanacak vaziyette. Suriye zalim Esad'ın elinde esir, bitmiş tükenmiş durumda. Mısır yüz karası, darbe ortağı ve bunu yaparken desteğini İslam coğrafyasını bitirip tüketmeye gayret edenlerden aldı. Başımıza bir de IŞİD çıkartıldı. Irak kendine bile fayda sağlayamıyor. Türkiye ne kadar önemli olduğu, bu tabloya bakılınca daha net anlaşılıyor.
Orta Asya, merkez Asya, Kafkasya, Orta Doğu, Afrika, Balkanlar...
Bir kaç gün önce Bülent Arınç Beyefendinin söylediği bir ifade, o kadar anlamlıydı ki;
"Sadece Müslümanların değil, masum ve mazlumun hamisiyiz."
Evet, aslında bu ifade yeni Türkiye'nin tam içeriğini ortaya koydu.
Kimse kusuruma bakmasın, ABD belki global sistemin tek patronu olabilir. İngiltere tüm siyasi senaryoların yazarı olabilir.
İsrail; bölgenin, bu güçlere bağlı haylaz ve şımarık karakteri olabilir. Rusya toprağının altındaki servetlerle güçlü olabilir. Çin ekonomik güce dönüşmüş olabilir. Almanya;büyük 8 üyesi olup, Avrupa'nın ana damarı olabilir. Fransa, Avrupa'nın önemli mihenk taşı olabilir.
Olabilir de olabilir...
Lakin olamayan nedir, biliyor musunuz?
ADİL olamıyorlar.
Adalet duygusu, DEVLET dediğimiz misyonun ta özünü oluşturmalıdır. Bunu sadece cihan devletleri arasında birisi yaşadı ve yaşattırdı, O da OSMANLI.
Osmanlı'nın bu muazzam bayrağının bayraktarlığı görevini ise kendine hayat felsefesi edinmiş TÜRKİYE dışında ADALET duygusunu dünyanın hiç bir devleti taşımamaktadır.
MASUM ve MAZLUMUN hamiliğini yapmak, Türkiye'nin genel felsefesini oluşturmaktadır.
Neden?
Çünkü İSLAM MEDENİYETİ ve DEĞERLERİNİ kendine yol edinmiş olan bu muazzam DEVLET, mirasçı olduğunun farkındadır.
Geçenlerde istatistik verilerini inceledim. Biliyor musunuz; yardıma koşan, dışarıda mahsur kalmış ve acılar içinde inleyen, kimi kimsesi olmayanlara anında yetişen, sadece TÜRKİYE'dir.
Başkaları yok mu? Var tabii ki.
Düşünün bir tarafta koca BM, diğer tarafta TÜRKİYE. Ve Türkiye; bu koca BM'e ders verecek kadar liderlik pozisyonunda olan bir ülke.
Dünyanın hangi ülkesinde; yurdundan kaçan mültecilere sahip çıkmak "şeref" sayılır. Ekonomisi ile göz kamaştıran hangi ülke, Türkiye kadar cömert oldu. Güçlü devletler ya bunlar hani! Ekonomik olarak boy gösterip, istediklerini yaptırıyor ya!
İşte Türkiye'nin farkı budur.
Türkiye; dünyanın 8 büyük gücü değil ama 8'ininde taşıyamadığı değeri taşıdığı için zirvededir. İnsanların gönüllerindeki zirveyi fetheden, işte Türkiye'dir. Hele içerideki bir takım sorunları bitirebilse, başkanlık sistemine geçebilse, iddialarını daha yüksekten söyleme, kendi şartlarıyla daha kuvvetli ve yüksek sesle konuşmak için ekonomisi bir fırlasa ve bu atılım onu daha ileriye götürebilse var ya! İşte o zaman İslam âlemi ve insanlık, Osmanlı'nın şerefli varisi TÜRKİYE ile uçacaktır.
Daha yükseklere, daha daha yükseklere... Dualarım budur Türkiye'm.------------------------------------------Sevil NURİYEVA
BUGUN DUNYAYI KUCAKLAYAN BIR TURKIYE VARDIR !
On Tuesday, November 11, 2014 10:58 PM, ZEKI SAHIN <zekisahin@yahoo.com> wrote:
Amasya Kongresini Kürtler basmakla tehdit ederek; askerlik yapmamak, vergi vermemek, yaşadıkları bölgede asker/jandarma bulundurulmamak ve yaşadıkları bölgede silahlı dolaşmalarına karışılmamak şartlarıyla Milli Mücadeleyi engellemeyeceklerini beyan ettikleri ve 20 000 süvari ile Amasya'yı basma tehdidinde bulunduklarından bahsedilir.
Devlet Jandarma karakolu kurup, vergi tahsil etmek ve askerlik yaptırmak için adam istemeye kalkınca isyanın başladığı bilinir.
Düşmana karşı savaşma, düşmanla savaşanın gücünü zayıflat... NE OLACAKTI?
1927'de Kurtleri ve azinliklari hedef alan bir Turklestirme kanunu cikarilmisti. Yani, Dersim bu Turklestirme projesinin bir parcasidir. Dersim'in ismi Tunceli olarak degistirilince Kurtler bundan hic te hoslanmadi. Daha once Kurtce kitaplar da yasaklanmisti. Devletin birimleri Dersim'in gittikce Kurtlestiginden sikayet eden rapor yazdi...Yani, Dersim harekati aniden baslamadi. Planli idi. Bir Kurt asiret liderinin asker kacagi barindirdigiiddiasi ve bunu takiben adam tamam size teslim ederim ama herkesin onunde yapmayalim demesine ragmen devlete isyan ediyor diye harekat baslatilmis,
Harekat esnasinda Ataturk, Inonu'nun basbakan olmasini istemedi; verdigi gerekce de Inonu'nun Kurt olmasiydi. Harekat esnasinda duzenli raporlar aliyordu.
Harekatin hava bombardumanlari ile birlikte yapilmasi, magaralara kacmis sivil halki magaralara gaz verilmesi suretiyle oldurulmesi kadin-kiz-cocuk zayiatini on binlere cikardi. Resmi rakam 13 bin kusurdur; 11 bin kusur da baska yerlere suruldu; Buna karsi 114 asker oldu. Kurt kaynaklar hayatlarini kaybeden Kurtlerin sayisi 90 bindir diyor. Neresinden bakilirsa bakilsin, Kurt milleti insani haklarini savunuyordu; Turklestirilmek istemiyordu; dinlerine karisilmasini istemiyordu. Buyuk bir katliama ugratildilar. Kurt nufus, daha sonraki yillarda daha da susturuldu, baski altina alindi kulturleri, liisanlari yasaklandi.... PKK'nin dogmasi boylece saglandi.
Ataturkculer bu katliamla Ataturk'un iliskisi pek olmadi deseler de, goruldugu gibi, bu dogru degildir.
Gunes
Atatürk'ün Dersim için çizdiği o harita
Trabzon Atatürk Köşkünde Dersim olaylarıyla ilgili ilginç bir bilgi yer alıyor.
Eklenme: 29 Ağustos 2013, 09:55 / Güncelleme: 29 Ağustos 2013, 17:37 / 38,376 Okunma / 12 Yorum
Remziye Karakuş'un haberiTrabzon'un Soğuksu semtinde bir işadamı tarafından 1890 yılında yazlık konut olarak yaptırılan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Trabzon'u ziyareti sırasında kaldığı ve çok beğendiği köşk il özel idaresi tarafından alınarak Trabzon halkı adına Atatürk'e armağan edilir.Cephe özellikleri ve mekan düzeni açısından dönemin Avrupa mimarisi özelliklerini taşıyan köşk bugün müze olarak kullanılıyor.Atatürk'ün yatak odası, misafir odası ve dinlenme odasının bulunduğu ve özel eşyalarının sergilendiği müzenin salonunun duvarında Atatürk'ün üzerinde çizimler yaparak Dersim harekatını takip ettiği Türkiye haritası yer alıyor.HARİTA ÜZERİNDE ASKERİ TAKTİKBir örneğinin sadece Genelkurmay'da olduğu söylenen haritanın üzerinde Dersim olayları esnasındaki askeri taktikler Atatürk tarafından kurşun kalemle bizzat çizilmiş. Elazığ ve Erzincan'ın da kurşun kalemle işaretlendiği haritada, Tunceli'deki işaretleme ve çizimlerin yoğunlukta olduğu görülüyor.
Haritanın altında yer alan tabelada da, "Dersim (Tunceli)'de Zuhur Eden İsyanda Askeri Durumu Gösteren Taktik İşaretler Bizzat Atatürk Tarafından Çizilmiştir" ifadeleri yer alıyor.
Köşkte Atatürk'ün özel eşyalarının yanısıra değişik yurt gezilerine ait fotoğraflarını da görmek mümkün.Kaynak : Haber7
__._,_.___
Reply via web post • Reply to sender • Reply to group • Start a New Topic • Messages in this topic (2) Guruptan ayrilmak icin, icin asagidaki adrese bos bir eposta gonderin:
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
.
__,_._,___
Cok ziyaret usandirir,az ziyaret dostluga zarar verir. Hz omer (r.a.) |
Basiniza gelen her hangi bir musibet kendi ellerinizin yaptigi isler yuzundendir (SURA 30; NISHA 79 vs...); Yaptiklarinizdan dolayi mutlaka sorguya cekileceksiniz (AL-NAHL 93) *** Suphesiz Allah diledigini saptirir, diledigini de dogru yola eristirir (K.AL-NAHL 36, 93: FATIR 8; MUDESSIR 31, 42, vs) Tanri dilediginin gonlunu acar onu Musluman yapar... dilediginin kalbini dar kilar (kafir yapar) (K.EN AM 125) Allah isteseydi puta tapmazlardi.. (K.EN AM 107) |
Tanim: Resulullah (sav) ve Hz.Ebu Bekr (ra) zamaninda bir avuc hurma ve un mukabilinde birkac gun boyu devam eden mut a nikahi yapardik. Bu hal, Hz.Omer (ra) in Amr Ibnu Hureys hadisesi vesilesiyle mut ayi yasaklamasina kadar devam etti. Muslim, Nikah 16, (1405) Hadis No : 5635 |
Nisa Suresi nin 173.ayeti de Risale-i Nur a isaret ediyormus. Ayetin Turkce anlami: Ey insanlar, size Rabbinizden bir delil geldi. Ve size apacik bir nur olan Risale-i Nur u indirdik Inanan-iman edenlere, hidayet kaynagi ve her turlu dertlerine sifa, verdik anlamindaki ayet de Risale-i Nur a isaret ediyormus. Said-i Nursi ye gore; Kur an nasil bir hidayet kaynagi ve dertlere sifaysa; Risale-i Nur da oyle bir hidayet kaynagi ve dertlere sifadir O zaman ayetin anlami su oluyor: Inanan-iman edenlere, hidayet kaynagi olan ve her derde sifa veren Kur an-i Kerim i ve Risale-i Nur u verdik Derleyen: Osman Turkoguz INANCLARA VE AKLA AYKIRI BIR YAKLASIM, NURCULUK. |
General Paraskevopulos'un ordusu, simdi surat ve siddetle harekata devam eyleyecek olursa, birkac haftada Ankara onlerinde bulunacaktir. Yunan ordusunun basarisi icin dua ediniz! Yunan ordusunun ilerlemesi hukumetimizin programina uygundur. Bu ordu bizim ordumuzdur! Adliye Naziri (Medrese cikisli) Ali Rustu - 12.07.1920 |
Medeniyet maskesine gizlenen Fransizlar ve onlarin oncusu olan Ermeniler, Urfa ve havalisinde Islam ahali hakkinda zalimane katliamlara baslamislardir. (14 Subat 1920) K.ATATURK |
Elbette benim dinsel inanclarim konusunda okuduklariniz yalandi, oyle bir yalan ki, sistematik olarak tekrarlaniyor. Ben kisisel bir Tanri ya inanmiyorum ve bunu hicbir zaman inkar etmedim ve acik bir sekilde ifade ettim. Eger bende dinsel olarak adlandirilabilecek bir sey varsa, o sadece, bilimsel cabamizin ortaya cikarabildigi kadariyla dunyanin yapisina duydugum sinirsiz hayranliktir. It was, off course, a lie what you read about my religious convictions, a lie which is being systematically repeated. I do not believe in a personal God and I have never denied this but have expressed it clearly. in a letter March 24, 1954; from Albert Einstein the Human Side, Helen Dukas and Banesh Hoffman, eds., Princeton, New Jersey: Princeton University Press, 1981, p.43. |
Daha gun o gun degil, derlenip durulmesin bayraklar. Dinleyin, duydugunuz cakallarin ulumasidir. Saflari siklastirin cocuklar, Bu kavga fasizme karsi, bu kavga hurriyet kavgasidir. Nazim Hikmet Ran |
Parayla toprak almayacagiz. Topraklari isgal edecegiz David Ben Gurion, Israil Basbakani Yilmaz Dikbas-EFENDI TERORISTLER 0532 233 31 52 |
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder