Re: Seyyitler hakkında....

Sayın Poyraz 

Doğru şeyler söylüyorsunuz ama içinde yaşadığınız ortamın içinden cahilin gelip geçene bakarak yaptığı ya da yapacağı yorumlardan farklı bir şey söyleyemiyorsunuz. Çünkü sizinle cahilin arasındaki fark İslam dini geldiğinde Ebucehil yani cahiller ve cehaletin babası anlamında künye verilen kişi gibi sizde günümüz cahillerinin en azından kendi bölgenizde şahı olacak kadarda cahillerin şahı olarak davranıyorsunuz.

Putperestsiniz. Ama artık Lat Menat Uzza yada Zeys gibi heykeli olan putlar devri Kuranın gelmesinden itibaren yok olduğu için sizler zamane putperesleri olarak eski putperesler gibi putunuzu zahirde yontup sonra kutsamaya geçemiyor. Muhayyilenizde akıl almaz boyutlarda büyük ve ilahi güç gerektiren deizm vs diye andığınız ve görevlerinide kendiniz tayin ettiğiniz sizin muhayyilenize sığdırp teslim alıp ona şöyle dir böyledir diye kıyafetler hünerler giydirdiğiniz. Aklı çatlatacak kadar büyük ama Allahın indinde soldakisıfır kadar bile olamayacak sizce yüceltilmiş putlar yapıp onlar ileAlemlerin bilinenlerinin ve bilinmeyenlerinin bilimin asla onu algılayıp tarif edemeyeceği Allah ile savşmaya kalkışıp muhayyel putunuza çocukların bir sopayı at yapıp apışına alarak dıgıdık dıgıdık koşması gibi keyifli oyunlar içinde oynayıp Deizim tanrınıza homutlar verip aklınızca Allahı dövmeye kalkışmak gibi komiklikler yaparken eline su dökemeyeceğiniz mümin kişilerdemn ilim sahiplerini de dahil ettiğiniz irtica gerici kimliklere muhayyel elbiseler gitdirip kandinizi kandıran oyunlar oynayıp duruyorunuz Bilim henüz bırakın Cinlerin varlığını Siprütualistlerin davet edip çağırdığı çokşahiyli ve içlerinde saygın bilim insanlarınında yer aldığı bilim ile izah edilemeyen ama açıkça elektiriğin ampülü yakması fabrikaları çalıştırması insanı çarpması gibi çoksayıda kişinin ortakça temaşaa edilen  farklıklar arz eden bedensiz varlıkları dahi anlamaktan yoksun sadece cahilce iddialarınızı savunuyor ve gözlerini yumup kulaklarını tıkamış olarak Don Kişot vari Müslümanlara giydirdiğiniz zanlar ile savaşıp maskara oluyorsunuz. Tabi diğer cahiller ve çocuklar tarafından da alkışlanıyorsunuz. Kuran'ı diğer kitapları incelediğiniz gibi önyargılarınıza delil aramadan okuyamıyorsunuz. Zaten peşinen inkar ettiğiniz içinde belkide okumaya gerek bile duymuyorsunuz. Sizin türleriniz sadece insanlar içinde olmakla sınırlı değildir. Cinlerdende aynı sizler gibi müşrikler kafirler münkirlewr olduğu gibi cinlerdende aynı türler mevcut. Tabi Öümin ve müslümanlar gibi yada Yahudi ve Hristiyanlar gibi hatta diğer pagan dinler ve ruhçu dinler gibileri mevcuttur. Bu Yüzden Allah Kuranı Kerimde 

Yâ ma'şera-lcinni vel-insi ini-steta'tum en tenfużû min aktâri-ssemâvâti vel-ardi fenfużû^(c) lâ tenfużûne illâ bisultân(in)

Diyanet İşleri Meali (Eski)

Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çevresini aşıp geçmeye gücünüz yetiyorsa geçin! Ama Allah'ın verdiği bir güç olmaksızın geçemezsiniz ki!

Rahman Suresinin 33.Ayetinde geçen ve illa bisultan olarak yukarıda belirginleştirmeye çalıştığım bölümde geçen Sultan olmadan çıkamazsınız kelimesindeki Sultan Sulta sahibi ilahi bir irade size izin vermedikçe çıkamazsınız demektedir.

Bunu şuradan da anlamanız mümkündür. eni ve boyu gçzlem ufkuna dayanılarak 16 küsur milyar ışık yılı olduğu söylenen bu kainatın henüz belkide bu gözlemler ile dahi daha büyük bir başka alemin içinden sadece bir nokta olabileceğini düşünmeseniz dahi mevcut bilim dünyasının düşüncenizdeki muhayyel bilimsel varsayılan sınırlarının dahi dışına düşüncelerinizde bile çıkmaktan aciz bir zavallı kul olarak  Deizm putunuz dahi Hıristiyanların cennete ikamet ettiğini söyledikleri Tanrı algısından daha ileri gidebilmiş sayılmazsınız.

Her çocuğun babasına annesine anlattığı ve dikkatle dinliyorlar zannettiği muhayyel görüşleri gibi sizi o çocuk gibi görsek de belki ileride zamanla büyüdüğünüzde anlamaya başlama ihtimaliniz olabilir ve hatırlarsınız diye bu cevapları bazen yazmaktayım. Şimdi olmasada ileride, ileridede olmazsa ahrette mutlaka hatırlayacaksınız.Çünkü size dünyada bunlardan bahis eden arkadaşlarınızda oldu neden gözlerinizi kapatıp kulaklarınızı tıkayarak inatla kalbinizi de açmayıp kapalı tuttunuz diye nasılsa sorulacaktır. İnansanız da inanmasanız da Karia Suresindeki görme olayı ile Mümin kafir demeden hepimiz karşılaşacağız.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1. Çokluk kuruntusu sizi o derece oyaladı ki,

2. Nihayet kabirleri ziyaret ettiniz.

3. Hayır! Yakında bileceksiniz!

4. Elbette yakında bileceksiniz!

5. Gerçek öyle değil! Kesin bilgi ile bilmiş olsaydınız,

6. Mutlaka cehennem ateşini görürdünüz.

7. Sonra ahirette onu çıplak gözle göreceksiniz.

8. Nihayet o gün (dünyada yararlandığınız) nimetlerden elbette ve elbette hesaba çekileceksiniz.

Burada Kabirler yani mezarların bir anlamı ile de Allah bilgisi ile uyanmamış ama ortalıkta diri gibi dolaşan mezarı müteharrikler (Hareket eden mezarlar gibi) içinde diri değil ölü barındıran maddenin bir parçası olarak kalmış kişilerde dahildir diye düşünmekfe mümkündür.

İyi dileklerimle 

A.D.Şimşek

25 Kasım 2014 11:38 tarihinde Oraj POYRAZ <oraj.poyraz@openmail.cc> yazdı:

Sayın ilgiler,
Benim imanım konusun bir kenara bırakın.
Siz esasa bakın.
Seyyitler seyyit midir?
Seyyit olmadığı halde seyyidim diyeni anlamak, bulmak imkanı var mıdır?
Seyyitliğin tescilinin imkansız olduğunu bildiğinden adilik olsun diye sahtekarlık yapanlar ne olacak?
Seyyitlik konusunda yalancının hükmü nedir?

Evet, ben sizin inandıklarınıza inanmıyorum.
Şerefimle, şanımla, gururla inanmıyorum.
Bunda benim için bir sorun yok.
Sizin için de sorun olmamalı.
Allah varsa, bana hesap sorar.
Cehennem varsa, benim yerim vardır.
Bütünü bu işlerde size ne söz düşer, ne de yeriniz vardır.

İnanmıyorum.
Siz zannediyorsunuz ki, ben kuru bir inatlaşma içinde, gönlümde var olanı aklımda inkar ediyorum.
Yok öyle bir şey.
Allah benim hem gönlümde, hem de aklımda yoktur.
Dolayısıyla ben hiçbir zaman bir vicdan yükü taşımıyorum.
Kendimce rahatım.

Ben size şöyle sorayım.
Siz tanrı Zeus'a iman etmediğiniz için kendiniz de bir vicdan yükü görüyor musunuz?
Ya da Jüpiter'i inkar ettiğiniz için kendinizi kafir olarak görür müsünüz?
İşte ayne öyle.

Benim için, akıl penceresinden bakarsanız, hiç bir sorun yoktur.
Gönül penceresinden bakarsanız da yoktur.

Haydi diyelim sizin kalp gözünüz çok gelişmiş, benim ki de kör olsun.
Peki ya sizin kalp gözünüz neden diğer ilahları görmüyor da, illa ki Allahı görüyor.
Aralarında ne fark var?

Doğrusu sizlerle bunları tartışıyor olmak bile bana utanç veriyor.
Tıpkı Harry Potter ya da Yüzüklerin Efendisi evrenini tartışıyormuşuz gibi.
Tamamı hayal ürünü kişiliklerden oluşan, tamamı hayal ürünü bir evren.
Ve ak sakallı, nur yüzlü, bilge insanlar bu şizoid evreni, bu sanal evrende olup bitenleri tartışıyor.

Haydi el ele verelim Alice Harikalar Diyarını konuşalım.
Kötü kraliçenin karşısında taraf olalım.
Kaybolduğunda geride hala daha gülümsemesini bırakan tavşanın hikmetini tartışalım.
Oyun kağıtlarından oluşan orduların savaşını düşünelim.
Olmaz mı, olamaz mı?
Kısas-ı Enbiyada anlatılanları gerçek saydıktan sonra her şeyi  konuşabiliriz.

Şizofrenik bir dünyadır bu.
Sanrılarla, halusinasyonlarla, vehim ve kuruntularla dolu.

Ve kalkmış, bütün bu sanrılar, halusinasyonlar, vehimler, kuruntular, sanal her şeyin içinde gırtlağınıza kadar gömülümüş olduğunuz  yerden bana akıl ve fikir dersleri veriyorsunuz.

Bana akıl fikir verirken, beğenmez, kötü görürken, bir dönün  kendinize iyice bir bakın.
Ve düşünün evrenin gerçekliği içinde neredesiniz?
Nasıl bir hayal alemi içine hapsolmuşsunuz?
Yazıktır, insan olmanın erdemlerine aykırı bir durumdur.

Oraj POYRAZ
L2fSIJNoA0xfSNxA

On 24.11.2014 23:01, ahmet dogan Simsek wrote:

Oraj Bey 

Ali Beyin söylediği Arap deyimini bende yeni duydum. Ama kesin doğru bir söz. 

Çünkü bir insan bütün günahları işlese Cehennemde milyarlarca yıllar kalma cezası alır.

Ama kafir bir daha asla çıkmamak üzere oraya gireceği için artık onun günahlarından sorguya gerek kalmaz. Çünkü zaten en ağır cezalardan birini sonsuzluk üzerinden almıştır.

Şimdi İman eden herkesi aptal akılsız vs diye dile getiren bir insan mutlak olan bu cehennemi trilyonda bir ihtimal ilegerçek olacağını düşünemiyorsa. İşte o kişiye Allah gerçekten gerçek bir akıl vermemiş demektir. Ya da kafirlik ettiği için akının cevherini geri almıştır.

A.D.Şimşek

24 Kasım 2014 20:49 tarihinde Ali YÜCEL <ali.yucel@ibb.gov.tr> yazdı:

Siz hak olan kitabı dahi inkar ettiğiniz için, hazreti peygamberi ve peygamberliği kabul etmenizi beklemiyoruz. Araplarda meşhur bir söz; "Fela zenbe ba'de el küfri-Yani küfürden sonra günah yoktur" şeklindedir. Kendi inançsızlığınızın farklı bir örneğini yayıyorsunuz. Ve bunu yaparken de Müslüman ülkesinde sizi imani anlamda zerre tereddüde götürecek bir vicdan gözükmediği için de her tarafı düz görür gibi davranıyorsunuz. Lanetleriniz bir gün veya zamanın birinde size ulaşacağından emin olabilirsiniz. Bunu kabul etmiyorsanız, sizin bu lanetlerinizin de hiçbir yere ulaşmayacağına inanmış oluyorsunuz. Doğru mu? Selam, hidayete tabi olanların üzerine olsun.

 

A. YÜCEL

From: Oraj POYRAZ [mailto:murte@emaildodo.com] Sent: Monday, November 24, 2014 11:14 AM
To: Ali YÜCEL
Subject: Seyyitler hakkında....

 

LANETLİYORUM, AYIPLIYORUM!.

Karnından konuşanları, alacalı laflar edenleri.
Dersim olaylarını Kerbelaya benzetenleri, AtaTürk'e Yezid diyenleri, cumhuriyeti Emevilere benzetenleri lanetliyorum.
Cumhuriyet kurcusu bir partiyi işbirlikçi bir Saros partisi haline sokanları, halkı solcuyum diye kandıranları lanetliyorum.
Cumhuriyetle, kurucularıyla kavga edenleri, tarihte cumhuriyete isyan etmiş olanları makbul, önder sayanları...
Bunların peşine takılanları da ayıplıyorum.

Ayrıca peygamber soyundan gelmekle övünenleri özellikle ayıplıyorum.
Seyyid olduğunu ifade edenler için özellikle bunu söylüyorum.
Hileli, falsolu, içten pazarlıklı, sinsi hareketlerdir bunlar.

Böyle bir iddiası olmayanları ezen, olanlara ise haksız güç, menfaat veren adice, basit sahtekarlıklardır bunlar.
Asla ahlaklı işler değildir.

Bu nedenle Kılıçdaroğlunu siyasi meydanlara böyle bir iddiayla çıktığı için şiddetle ayıplıyorum.
Ve onu Recep Tayyip ERDOĞAN(RTE)'nın kötü bir kopyası olarak gördüğümü açıklıyorum.
Vıcıkvıcık bir din suistimalidir.
Sağcılar zaten bu işin bokunu çıkarmıştır.

Ve bilmeyenlere şunu da ifade edeyim.
Sizler kendinizden çok emin olabilirsiniz.
Ancak, Muhammedin tarihte hiç olmadığını, yaşamadığını düşünen ve iddia edenler dahi vardır.
Üstelik bu insanların lafları boşlukta değildir.
İslamiyetin erken tarihiyle ilgili gerçek bilgi ve belgeler en erken yüz ila yüz elli yıl sonrasından itibarendir.
Büyük bölümü de birkaç kişinin bir kişinin dolaylı ifadelerine dayalı ikinci elden belgelerdir.
Bu dönem için İSLAMIN KANITSIZ DÖNEMİ denir.
Ayrıntılar ektedir.

Velev ki, Muhammed gerçekten yaşasaydı dahi, kimsenin onun soyundan geldiğini kanıtlaması imkanı yoktur.
Ve yine velev ki, birileri böyle bir şeyi kanıtlamış olsaydı dahi benim için itibarlı olmazdı.
Çünkü ben ve bir çok kişi peygamberlik iddialarının şimdi de zaman zaman bazı insanlarda görülen sanrılardan ibaret olduğunu düşünüyorum.

Unutmayın bu ülkede kimisi Muhammedin soyundan, kimisi İsanın soyundan, kimisi Musanın soyundan hatta hiçbir peygamberin soyundan gelmemekle övünenler vardır.
Doğrusu bana göre herhangi bir peygamberin soyundan gelenler de itibarı değildir.

Gerçekten de tarihte bazı insanların peygamberlik iddiaları geniş toplumlara inandırıcı gelmiş olabilir.
Ve bunlar tarihsel bir gerçeklik dahi taşıyor olabilir.
Ancak, günümüzde bu insanların soyunda gelme iddiası taşıyanlardan hiçbirisi bu iddialarını kanıtlama imkanına sahip değildir.

Şimdi ya da geçmişte ataları seyyitlik iddiasında bulunanlar bana göre küfretmek istemiyorum, yalancı, sahtekar, şarlatan, menfaatperest demek istemiyorum ama en iyimser ihtimalle zeka sorunu olan insanlardır.

Oraj POYRAZL2fSIJNoA0xfSNxA

---

---

a45UyF587661-141124102554-01^^^^^ - vvvvv-- a45UyF587661^^^^^ - vvvvv

Adalet Gelecek . . . . . . Yanibasimdaymis gibi Toplanin bir birKavgamiz surup gidecektir Fabrikada tarlada yaniSokakta ve guhercile madenindeKirmizi ve yesil bakirin agzinda, Korkunc dehlizinde komurun Kavgamiz her yerde surecektir kardesler! Ve olulerimize adadigimiz,Kanimizla islanmis bu bayraklarYuregimizde sonsuz bir ilkbahar yapragi gibi Serpilip gelisecektir!Pablo Neruda
Ya su kisi gibisini gormedin mi?Catilari cokmus, duvarlari-damlari yere inmis bir kente ugramisti da soyle demisti: Allah surayi olumunden sonra nasil hayata kavusturacak? Bunun uzerine Allah, o kisiyi yuz yillik bir sure icin oldurmus, sonra diriltmisti. Ne kadar bekledin? demisti.Bir gun veya gunun bir kismi kadar bekledim. dedi. Hayir, dedi, aksine sen, yuz yil kaldin.Yiyecegine, icecegine bak!Henuz bozulmamis. Esegine bak!Seni insanlara bir ibret yapalim diyedir bu. Kemiklere bak, nasil yerli yerince duzenliyoruz onlari ve sonra et giydiriyoruz onlara. Is kendisi icin aciklik kazaninca soyle dedi o:Allah in her seye kadir oldugunu biliyorum.BAKARA SURESI: 259
Allah Teala nin hayrini murad ettigi kul, belaya maruz kalir (Taberani)Lutfen bundan sonra Muslumanlardan eza, cefa ceken, basina bir musibet gelenler aglayip, zirlamasin. Cunku baslarina gelen her turlu olumsuzluk onlarin Allahin sevgili kullarindan oldugunu gosteriyor. Ben demiyorum, hadisler, ayetler boyle soyluyor.
Kalem (Nun) Suresi nin 32.ayeti de Risale-i Nur a isaret ediyormus...Ayetin anlami: Belki Rabbimiz, daha hayirlisina cevirerek bundan daha iyisini bize verir Said-i Nursi ye gore; Risale-i Nur un yazilmasi ve yayilmasi sirasinda cok olaganustu olaylar oldu. Yazarina, yani Said-i Nursi ye buyuk $ikintilar verildi.O sirada, Kucuk bir Mescidi ne de ilisildi! Iste o zaman Risale-i Nur sakirtleri Guclu bir rica ve yakarisla Allah a yalvardilar: Ya Rab!Bu korkunc Ruyayi hayra cevir! dediler.Herkes umutsuz bulunurken, Risale-i Nur sakirtleri, umud lu oldular ve Muslumanlarin morallerini guclendirdiler. Onun icin de Allah dileklerine gore daha hayirlisini verdi. Iste ayette, bu olaya isaret ediliyor Buna gore ayetin anlami su oluyor: Risale-i Nur sakirtleri dediler ki; Umariz ki Rabbimiz, bundan daha iyisi, hayirlisini bize verecek Derleyen: Osman TurkoguzINANCLARA VE AKLA AYKIRI BIR YAKLASIM, NURCULUK.
Anadolu'da bir patirti, bir gurultu, kongreler, beyannameler falan, sanki bir sey yapabilecekler. Blof yapmanin sirasi mi?Hangi teskilatin, hangi kuvvetin var? Bu ne hayal. Kuzum Mustafa, sen delimisin? Yazar Refi Cevat Ulunay - 1919
Doguda Ermeniler Kizilarmaga kadar genisleme hazirliklarina ve simdiden sinirlarimiza kadar dayanan katliam siyasetine basladi. (4 Eylul 1919) K.ATATURK
Size cok onemli bir soru soracagim.Dunyayi kontrol etmenin en etkili ve verimli yolu nedir? Iki kelime : Akil Kontrolu!George Carlin
Daha gun o gun degil, derlenip durulmesin bayraklar.Dinleyin, duydugunuz cakallarin ulumasidir. Saflari siklastirin cocuklar,Bu kavga fasizme karsi, bu kavga hurriyet kavgasidir.Nazim Hikmet Ran
Filistinliler, tipki cekirgeler gibi oldurulmelidir...kafalari kayalara ve duvarlara carpilarak parcalanmalidir Izhak Samir, Israil BasbakaniYilmaz Dikbas-EFENDI TERORISTLER0532 233 31 52
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com		Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com	Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/	Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/

---

This eMail was sent by Oraj POYRAZ at oraj.poyraz@openmail.cc. For questions and changes contact the Group Administrator: at cimcime@neomailbox.net.If you want to unsubscribe from this murte@emaildodo.com Group click hereTo file a complaint please send an eMail to: complaints@emaildodo.com

--
a45UyF587661
^^^^^ - vvvvv

Beceriyle uygulanan dolayli taktikler hava ve yeryuzu gibi tukenmez; nehir ya da irmaklarin akisi gibi durmaz; gune ya da ay gibi yeniden dogmak icin batar; dort mevsim gibi geri gelmek uzere gider. Sadece yedi nota bulunmasina ragmen bunlarin karisimindan pek cok melodi uretilir; sadece dort tad (aci, tuzlu, eksi, tatli) bulunmasina ragmen, bunlarin karisimindan sinirsiz tadlar elde edilir; sadece bes ana renk (sari, beyaz, siyah, mavi, kirmizi) olmasina ragmen, bu renklerin karisimindan sinirsiz renkler elde edilir. Sun Tzu dan Savas Sanati

BAKARA - 106 Herhangi bir Ayet in hukmunu yururlukten kaldirir veya unutturursak, onun yerine daha hayirlisini veya benzerini getiririz. Allah in herseye gucunun yettigini bilmezmisin? *** FATR - 43 ...Hayir!sen Allah in kanununda degi$iklik bulamazsin. Sen Allah in kanununda asla bir doneklik bulamazsin. - FETIH - 23 ... Allah kanununda hicbir degi$iklik bulamazsiniz. Ayrica YUNUS - 64, FETIH - 23, EN AM - 115, AHZAB - 62 de de ayni hukumler bulunmaktadir.

 

Kecinin yemesi sonucu Kuran dan cikan taslama ayetini Omer Kuran a tekrar sokmak istedi; ancak halkin dedikodusundan korktugu icin cesaret edemedi. Buhari 53/5; 54/9; 83/3; 93/21; Muslim, Hudud 8/1431; Ebu Davut 41/1; Itkan 2/34

Secde Suresinin 1.Ve 2.ayetleri de Risale-i Nur a isaret ediyorlarmis... Ayetlerin anlamlari: Hakim, Rahman ve Rahim olan Allah in indirisidir Said-i Nursi ye gore; indirilis sozunun sayi degeri de, Risale-i Nur un sayi degerine denk geliyor. Ebced hesabiyla ve cifir yoluyla bu sonuc elde ediliyor. O zaman, ayetlerin anlamlari su demek oluyor: Kur an-i Kerim ve Risale-i Nur, Rahman ve Rahim olan Allah in bir indirisidir Onlar isterler ki, Allah in Nur unu agizlariyla sondursunler. Oysa inanmayanlar hoslanmasalar bile Allah nurunu tamamlayici ve parlaticidir anlamindaki ayet de Risale-i Nur a isaret ediyormus... Said-i Nursi ye gore, bir yabanci ulkenin somurgeler bakaninin, Kuran in nurunu sondurmeye calismasina karsilik, kendisinin ortaya atildigina ve o nur u parlattigina isaret ediliyor Yani Said-i Nursi olmasaymis, o somurgeler bakani, Allah in Nur unu sondurecekmis. Iste o Nur, Hem Kur an-i Kerimdir, hem de Risale-i Nur dur Risale-i Nur un 129 parcasi, Kur an dan uzanan elektrik telinin ucuna takilan 129 elektrik lambasi gibidir Nursi ye gore anlam soyle oluyor: -Onlar isterler ki Allah in Nur u olan Kuran i ve Risale-i Nur u agizlariyla sondursunler. Oysa inanmayanlar hoslanmasalar bile, Allah gerek Kuran i ve gerek Risale-i Nur u tamamlayici parlaticidir Derleyen: Osman Turkoguz INANCLARA VE AKLA AYKIRI BIR YAKLASIM, NURCULUK.

Amac Ankara hukumetine karsi, Yunanistan'in yardimiyla, Sultan'in ve Yunanistan'in himayesi altinda bir Bati Anadolu devletinin kurulmasidir... Kemalist kuvvetler bastirilacak; butun Anadolu Mustafa Kemal'in elinden kurtarilacak. Bunun icin kurulacak gonullu Anadolu ordusunun talim ve silahlarindan Yunan baskomutani sorumlu olacak, bir miktar yunan subayinin bu orduya katilmasi saglanacak... Yunanistan, masraflarini karsilamak uzere cemiyete 100.000 Lira verecek. Anadolu Cemiyeti'nin Istanbul'daki Yunan Baskomlserligine onerisi - 9.12.1921 (Anadolu Cemiyeti Vahdettinci bir orgut olup o asamada Seyhulislam Mustafa Sabri baskanligi altinda idi)

Bolseviklere Azerbaycan da muhalifler vardi. Onlar bir karsit hareket yaptilar. Azerbaycan da bizim kendi arkadaslarimiz vardi. O arkadaslarimiza Ingilizler dediler ki: Bolseviklerle muharebe ediniz. Turkiye bizimle anlasti. Orada bulunan arkadaslarimiz da ellerindeki kuvveti carptirdilar ve tabii maglup oldular. Maglup olduktan sonra biz de isittik. Haber gonderdik, filan ettik. Halbuki Bolseviklerle bu muharebe baslayinca ahali-i Islamiyenin katline baslanildi. Ermeniler bundan istifade etti ve hudutlarda bulunan ahali-i Islamiye de bundan istifade etti. (3 Temmuz 1920) K.ATATURK

Benim Tanriya iliskin tutumum bir bilinemezcinin tutumu gibidir. Yasamin daha iyi hale gelmesi ve yuceltilmesi adina ahlaki ilkelerin temel bir oneme sahip olmasi gerektigine yonelik guclu bir dusuncenin, bir yasa koyucu fikrine ihtiyac gostermedigine, ozellikle odullendirme ve cezalandirma temelinde hareket eden bir yasa koyucuyu fikrine ihtiyac gostermedigine kaniyim. My position concerning God is that of an agnostic. I am convinced that a vivid consciousness of the primary importance of moral principles for the betterment and ennoblement of life does not need the idea of a law-giver, especially a law-giver who works on the basis of reward and punishment Albert Einstein in a letter to M.Berkowitz, October 25, 1950; Einstein Archive 59-215; from Alice Calaprice, ed., The Expanded Quotable Einstein, Princeton, New Jersey: Princeton University Press, 2000, p.216.

PEZEVENK . . . . . . Dunya ahvalinden haberi yoktur Sohbeti din ile acar pezevenk Komsusu ac iken kendisi toktur Sanki melek olmus ucar pezevenk . . . . . . Karanlik islerde ziplama ister Evine granit * kaplama ister Dunya mektebinden diploma * ister Insanlik dersinden kacar pezevenk . . . . . . Herkesin kabina cesmesi akmaz Erkek sinekleri hareme sokmaz Fakir komsusunun yuzune bakmaz Selamsiz sabahsiz gecer pezevenk . . . . . . Sanirsin Allah'la akde oturmus Cennete giderken macun goturmus Huriler'i dizip isi bitirmis Simdi gilmanlari secer pezevenk . . . . . . Aydinliga dusman yobazin dolu Hu cekerken sismis agzinda dili Erbabi, ulkede bunlardan dolu Durmadan zehrini sacar pezevenk Asik ERBABI

Hicbir ulkenin hicbir bicimde kesin toprak mulkiyetini kabul etmiyoruz David Ben Gurion, Israil Basbakani Yilmaz Dikbas-EFENDI TERORISTLER 0532 233 31 52

Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com

Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com

Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/

Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/

--
a45UyF587661
^^^^^ - vvvvv

Beceriyle uygulanan dolayli taktikler hava ve yeryuzu gibi tukenmez; nehir ya da irmaklarin akisi gibi durmaz; gune ya da ay gibi yeniden dogmak icin batar; dort mevsim gibi geri gelmek uzere gider. Sadece yedi nota bulunmasina ragmen bunlarin karisimindan pek cok melodi uretilir; sadece dort tad (aci, tuzlu, eksi, tatli) bulunmasina ragmen, bunlarin karisimindan sinirsiz tadlar elde edilir; sadece bes ana renk (sari, beyaz, siyah, mavi, kirmizi) olmasina ragmen, bu renklerin karisimindan sinirsiz renkler elde edilir. Sun Tzu dan Savas Sanati

BAKARA - 106 Herhangi bir Ayet in hukmunu yururlukten kaldirir veya unutturursak, onun yerine daha hayirlisini veya benzerini getiririz. Allah in herseye gucunun yettigini bilmezmisin? *** FATR - 43 ...Hayir!sen Allah in kanununda degi$iklik bulamazsin. Sen Allah in kanununda asla bir doneklik bulamazsin. - FETIH - 23 ... Allah kanununda hicbir degi$iklik bulamazsiniz. Ayrica YUNUS - 64, FETIH - 23, EN AM - 115, AHZAB - 62 de de ayni hukumler bulunmaktadir.

 

Kecinin yemesi sonucu Kuran dan cikan taslama ayetini Omer Kuran a tekrar sokmak istedi; ancak halkin dedikodusundan korktugu icin cesaret edemedi. Buhari 53/5; 54/9; 83/3; 93/21; Muslim, Hudud 8/1431; Ebu Davut 41/1; Itkan 2/34

Secde Suresinin 1.Ve 2.ayetleri de Risale-i Nur a isaret ediyorlarmis... Ayetlerin anlamlari: Hakim, Rahman ve Rahim olan Allah in indirisidir Said-i Nursi ye gore; indirilis sozunun sayi degeri de, Risale-i Nur un sayi degerine denk geliyor. Ebced hesabiyla ve cifir yoluyla bu sonuc elde ediliyor. O zaman, ayetlerin anlamlari su demek oluyor: Kur an-i Kerim ve Risale-i Nur, Rahman ve Rahim olan Allah in bir indirisidir Onlar isterler ki, Allah in Nur unu agizlariyla sondursunler. Oysa inanmayanlar hoslanmasalar bile Allah nurunu tamamlayici ve parlaticidir anlamindaki ayet de Risale-i Nur a isaret ediyormus... Said-i Nursi ye gore, bir yabanci ulkenin somurgeler bakaninin, Kuran in nurunu sondurmeye calismasina karsilik, kendisinin ortaya atildigina ve o nur u parlattigina isaret ediliyor Yani Said-i Nursi olmasaymis, o somurgeler bakani, Allah in Nur unu sondurecekmis. Iste o Nur, Hem Kur an-i Kerimdir, hem de Risale-i Nur dur Risale-i Nur un 129 parcasi, Kur an dan uzanan elektrik telinin ucuna takilan 129 elektrik lambasi gibidir Nursi ye gore anlam soyle oluyor: -Onlar isterler ki Allah in Nur u olan Kuran i ve Risale-i Nur u agizlariyla sondursunler. Oysa inanmayanlar hoslanmasalar bile, Allah gerek Kuran i ve gerek Risale-i Nur u tamamlayici parlaticidir Derleyen: Osman Turkoguz INANCLARA VE AKLA AYKIRI BIR YAKLASIM, NURCULUK.

Amac Ankara hukumetine karsi, Yunanistan'in yardimiyla, Sultan'in ve Yunanistan'in himayesi altinda bir Bati Anadolu devletinin kurulmasidir... Kemalist kuvvetler bastirilacak; butun Anadolu Mustafa Kemal'in elinden kurtarilacak. Bunun icin kurulacak gonullu Anadolu ordusunun talim ve silahlarindan Yunan baskomutani sorumlu olacak, bir miktar yunan subayinin bu orduya katilmasi saglanacak... Yunanistan, masraflarini karsilamak uzere cemiyete 100.000 Lira verecek. Anadolu Cemiyeti'nin Istanbul'daki Yunan Baskomlserligine onerisi - 9.12.1921 (Anadolu Cemiyeti Vahdettinci bir orgut olup o asamada Seyhulislam Mustafa Sabri baskanligi altinda idi)

Bolseviklere Azerbaycan da muhalifler vardi. Onlar bir karsit hareket yaptilar. Azerbaycan da bizim kendi arkadaslarimiz vardi. O arkadaslarimiza Ingilizler dediler ki: Bolseviklerle muharebe ediniz. Turkiye bizimle anlasti. Orada bulunan arkadaslarimiz da ellerindeki kuvveti carptirdilar ve tabii maglup oldular. Maglup olduktan sonra biz de isittik. Haber gonderdik, filan ettik. Halbuki Bolseviklerle bu muharebe baslayinca ahali-i Islamiyenin katline baslanildi. Ermeniler bundan istifade etti ve hudutlarda bulunan ahali-i Islamiye de bundan istifade etti. (3 Temmuz 1920) K.ATATURK

Benim Tanriya iliskin tutumum bir bilinemezcinin tutumu gibidir. Yasamin daha iyi hale gelmesi ve yuceltilmesi adina ahlaki ilkelerin temel bir oneme sahip olmasi gerektigine yonelik guclu bir dusuncenin, bir yasa koyucu fikrine ihtiyac gostermedigine, ozellikle odullendirme ve cezalandirma temelinde hareket eden bir yasa koyucuyu fikrine ihtiyac gostermedigine kaniyim. My position concerning God is that of an agnostic. I am convinced that a vivid consciousness of the primary importance of moral principles for the betterment and ennoblement of life does not need the idea of a law-giver, especially a law-giver who works on the basis of reward and punishment Albert Einstein in a letter to M.Berkowitz, October 25, 1950; Einstein Archive 59-215; from Alice Calaprice, ed., The Expanded Quotable Einstein, Princeton, New Jersey: Princeton University Press, 2000, p.216.

PEZEVENK . . . . . . Dunya ahvalinden haberi yoktur Sohbeti din ile acar pezevenk Komsusu ac iken kendisi toktur Sanki melek olmus ucar pezevenk . . . . . . Karanlik islerde ziplama ister Evine granit * kaplama ister Dunya mektebinden diploma * ister Insanlik dersinden kacar pezevenk . . . . . . Herkesin kabina cesmesi akmaz Erkek sinekleri hareme sokmaz Fakir komsusunun yuzune bakmaz Selamsiz sabahsiz gecer pezevenk . . . . . . Sanirsin Allah'la akde oturmus Cennete giderken macun goturmus Huriler'i dizip isi bitirmis Simdi gilmanlari secer pezevenk . . . . . . Aydinliga dusman yobazin dolu Hu cekerken sismis agzinda dili Erbabi, ulkede bunlardan dolu Durmadan zehrini sacar pezevenk Asik ERBABI

Hicbir ulkenin hicbir bicimde kesin toprak mulkiyetini kabul etmiyoruz David Ben Gurion, Israil Basbakani Yilmaz Dikbas-EFENDI TERORISTLER 0532 233 31 52

Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com

Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com

Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/

Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/