9 Temmuz 2017 Pazar

FATİH YAŞLI : LAİKLİK EN ÇOK YOKSULA LAZIM



FATİH YAŞLI : LAİKLİK EN ÇOK YOKSULA LAZIM

31.05.2017

Bundan tam 9 yıl önce, 2008'de, Konya Taşkent'teki Süleymancılara ait bir yurtta, LPG tankından sızan gaz, sabah namazına kalkan bir öğrencinin elektrik düğmesine basmasıyla birlikte korkunç bir patlamaya sebep oldu. Yıkılan binada 1 görevli, 17 öğrenci öldü, 29 öğrenci yaralandı. Taşkent davası 8 yıldır devam ediyor ve bir tane bile, evet bir tane bile tutuklu sanık yok. Yurt müdürü, yurdun bağlı olduğu dernek yöneticileri ve temsilcileri olayın hemen ardından tutuklansalar da, çok kısa bir süre içeride kaldıktan sonra salınıverdiler. Toplam 11 sanık halen tutuksuz olarak yargılanıyor, yakın zamanda davanın düşürülmesi ve meselenin üzerinin ufak tefek cezalarla kapatılması ise şaşırtıcı olmayacak.

Daha geçen seneydi, öğretmen Muharrem Büyüktürk, Ensar Vakfı ve KAİMDER evlerinde kalan 45 erkek öğrenciye cinsel istismarda bulunmaktan tam 508 yıl hapis cezasına çarptırıldı. İstismar yıllarca sürmüştü, vakıf ve dernek yöneticilerinin bundan haberdar olmaması imkânsızdı, olayın üzeri aleni bir şekilde örtülmek istenmişti, yani ortada kolektif bir sorumluluk ve kolektif bir suç vardı ama mesele bireyselmiş gibi takdim edildi. Alelacele yapılan bir yargılama ve tek bir kişiye verilen cezayla dosya kapatıldı. Dahası vakıf ve dernek, davaya "mağdur" sıfatıyla müşteki olma yüzsüzlüğünü gösterdi, zaten sonrasında kendilerine dokunan da olmadı, bilakis el üstünde tutuldular, devletin tepesindekiler dernek etkinliklerinde kürsüden uzun uzun konuşmalar yaptılar.

Dün Adana Aladağ davasının ilk duruşması görüldü. Aladağ'daki yurt da Süleymancılara aitti, o yurtta da geçen yılki yangında 11'i çocuk 12 kişi hayatını kaybetti. Yangın çıkma olasılığına karşı hiçbir önlem alınmamıştı, elektrik tesisatı eskiydi, yangın merdiveni kilitliydi, kaymakamlık görevlileri daha öncesinde denetim yapmış ama tüm bunlara rağmen olumlu bir rapor düzenlemişlerdi.

Ortada 12 ölüm olmasına rağmen, sanıklar hakkında istenen cezalar 2 ila 15 yıl arasında sadece. Dahası tıpkı diğer iki olayda olduğu gibi kolektif sorumluluğun ve suçun üzeri örtülmeye çalışılıyor. Süleymancılar hakkında yürütülen herhangi bir soruşturma, kovuşturma olmadığı gibi, tarikata bağlı binlerce dershane, okul ve yurt faaliyetlerini devam ettiriyor, yüz binlerce çocuk buralarda tutuluyor, yüz binlerce çocuk her anlamda diri diri gömülmeyi bekliyor.

Bu üç hadise de bize yoksullukla dinselleşme arasındaki bağlantıyı gösteriyor. Yönetmek için yoksullara, yoksulları yönetmek için ise dine ihtiyaçları var. Cehaletin ve yoksulluğun üzerinde yükselen bir iktidar karşımızdaki ve yoksullara bu dünyada kırıntıdan başka bir şey vaat edemediği için ancak öbür dünyayı vaat edebiliyor. Çocuklarınız sefil yurt binalarında ölebilir, siz yerin yedi kat dibinde ya da bir inşaat iskelesinden düşerek ölebilirsiniz, iş güvenliği, sigorta, denetim, ceza, bunlar önemsizdir, biz sizlerden şehit yaratmayı iyi biliriz, kalanlarınız ise "Allah devlete millete zeval vermesin" diyerek kendilerinin ne zaman ve ne uğruna zeval olacağını bilmeden boyun eğerek üç kuruşa çalışmaya devam ederler.

Türkiye'de sosyal devletten geriye kalanlar da ortadan kaldırıldıkça, eğitim ve sağlık piyasanın insafına terk edildikçe, yurtlar, dershaneler, okullar tarikatların at koşturduğu alanlar oldukça, çalışma yaşamı bütünüyle taşeronlaşma üzerine oturtuldukça, sermayeye yük olmamak adına iş güvenliği tedbirlerinin alınmamasına göz yumuldukça, denetimsizlik ve denetleyip üzerini örtme kural olmaya devam ettikçe, kayıt dışılık teşvik edildikçe, yani şarkıdaki "Her şey sermaye için sevgilim" yasası geçerli oldukça, elbette ki çocuklar da anneler de babalar da birer birer, onar onar ölecekler.

Tam da bu nedenle, yani piyasanın, sermayenin, sömürünün hükmü devam ettikçe, yoksullar ölebilir olmaya, yoksulların ölümleri önemsenmeyebilir olmaya devam edecek, yoksullar öldükçe minare sayısı, kubbe sayısı, Kuran kursu sayısı, imam-hatip sayısı katlanarak artacak, geride kalanlara tevekkül, daha çok tevekkül vaaz edilecek.

Bugün Gezi'nin dördüncü yıldönümü ve bugün artık iki Türkiye var: Ensarcıların, Süleymancıların, Fethullahçıların Türkiye'si ve bir de Gezi Türkiye'si. Yani iki farklı dünya görüşü, iki farklı hayat tahayyülü, iki farklı dünya ve iki farklı hayat var. Birisi kanlı, canlı, somut bir şekilde karşımızda dururken, diğeri şimdilik bir fikir, bir tasarım, ete kemiğe büründürülmeyi bekleyen ve gerçeğin hemen kıyısında konumlanan bir düş.

Ve bu düş, çocukların ömürlerini çalanlara, onları diri diri gömenlere karşı gerçek kılınmayı bekliyor. Bunun için ise laikliği savunmak; laikliği, yaşam tarzının da ötesine geçerek, sömürüyle, yoksullukla, sermaye düzeniyle ilişkilendirerek savunmak gerekiyor. Kıdem tazminatının gaspından Taşkent'e, mezarda emeklilikten Aladağ'a uzanan bir yol var. İşte bu nedenle laiklik en çok yoksula lazım, işte bu nedenle o yolu açacağız, o yolu görünür kılacağız, en çok da çocuklar için ve en çok da çocuklar ölmesin diye.

 
a45UyF587661-170709180512 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/07/09  22:22 2  65  alelma@yahoogroups.com


 

Kilibik Siir
. . . . . .
Ben kilibik degilim hic kuskunuz olmasin
Kizsam hanima hava atamaz miyim sanki
Beni eve almazmis almasa da almasin
Cikip evin daminda yatamaz miyim sanki
. . . . . .
Hanima el kaldirmak sigmaz benim sanima
Bazi agir sozleri dokunsa da kanima
Kontrolden cikarim tak dedi mi canima
Surat asip kasimi catamaz miyim sanki
. . . . . .
Bir gun hiddetle gelip benim karsimda dursa
Hizini alamayip ikide tokat vursa
Merdanenin zoruyla bana yemek yaptirsa
Tuzunu biraz fazla katamaz miyim sanki
. . . . . .
Kazak erkek dedigin benim gibi olmali
Ara sira hanimin gonlunu de almali
Camasir yika derse kolayini bulmali
Makinenin fisini takamaz miyim sanki
. . . . . .
Asla ileri gitmem ben bilirim haddimi
Biraz alttan alirim hanim isyan etti mi
Yerden yere vursa da benim yedi ceddimi
Ne var bunda dilimi tutamaz miyim sanki
. . . . . .
Zenginlige ozenip luks icinde yasarsa
Olur olmaz masraflar butcemizi asarsa
Allah korusun hani bir de sabrim tasarsa
Evimi, arabami satamaz miyim sanki

Anonim

Kecinin yemesi sonucu Kuran dan cikan taslama ayetini Omer Kuran a tekrar sokmak istedi; ancak halkin dedikodusundan korktugu icin cesaret edemedi.

Buhari 53/5; 54/9; 83/3; 93/21; Muslim, Hudud 8/1431; Ebu Davut 41/1; Itkan 2/34

George Carlin: On Emir

On Emir e itirazim var. Soyle ki: Neden On?

Onuna birden gerek yok. Bence emirler listesi, on emir elde edebilmek icin kasten ve suni olarak sisirilmis. Bu liste bariz olarak vatkali bir liste. Bakin soyle oldu:

Bes bin yil kadar once bir grup dinci sahtekar toplanip insanlari hizaya sokup kontrol altinda tutmanin bir yolunu buldu. Insanlarin esasen salak olduklarini ve kendilerine soylenen her seye inanacaklarini biliyorlardi. Boylece bu adamlar Tanri nin, bizzat Tanri nin, herkes tarafindan dikkate alinip uygulanmasini istedigi bir listeyi kendilerine verdigini duyurdular. Her sey bir dagin tepesinde, etrafta hic kimsecikler yokken olup bitmisti, dolayisiyla baska goren de yoktu.

Peki size bir sey soracagim: Bu adamlar bir cadir icerisinde oturmus butun bunlari uydururken neden 10 sayisini tercih ettiler? Neden on? Neden dokuz ya da on bir degil? Nedenini de izah edeyim: Cunku on kulaga onemli gibi geliyor. On kulaga resmi geliyor. Eger on bir deselerdi insanlarin onlari ciddiye almayacagini biliyorlardi: Ne? On bir emir mi? $iktir git lan. Sen dalga mi geciyorsun benimle ?

Ama on! On kulaga onemli gibi geliyor. Onluk duzen ona dayalidir. Bir deste on adetten olusur. On p$ikolojik olarak tatmin edici bir sayidir: top ten (en iyi on), en istenen on, en iyi on giyim gibi... Yani emirlerin on adet olmasi tamamen bir pazarlama karariydi.

Ayrica (on emir) bariz bir yalan listesi. Tirajinin yuksek olmasi icin kasten sisirilmis siyasi bir belge. Gelin size emirlerin sayisini azaltarak nasil daha mantikli ve gercekci bir liste olusturabilecegimizi gostereyim.

Ilk uc emirden baslayacagiz ve on emirin Roman-Katolik versiyonunu kullanacagim cunku ben cocukken zorla kafama sokulan versiyon buydu.

Ben Rab bim, senin Tanrin. Karsimda baska ilahlarin olmayacak. Rab bin ismini bos yere agzina almayacaksin. Sebt gununu takdis edeceksin.

Evet. Daha konuya girer girmez apacik goruluyor ki ilk uc emir kullum yalan. Sebt gunleri, Rab bin adi, baska ilahlar, urkutucu bir dil... Primitif insani korkutup kontrol altina almak icin dusunulmus urkutucu bir dil. Bu turden batil zirvaliklarin 21. Yuzyilin entelektuel ve medeni insaninin hayatinda gecerliligi kesinlikle olamaz. O zaman ilk uc emri atiyoruz gitsin ve elde var yedi.

Babana ve anana hurmet edeceksin.

Bu emir itaat ve otoriteye saygi gostermeyle ilgili. Bir baska deyisle bu emrin amaci insanlari kolayindan kontrol altina alabilmek. Gercek su ki itaat ve saygi durduk yerde verilen seyler degildir. Kazanilmalari gerekir. Itaat ve saygi ebeveynin ya da saygi duyulacak birey her kimse onun performansina bagli olmalidir. Kimi ebeveyn saygiyi hak ederken pek cok ebeveyn hak etmez. Nokta. Kaldi alti.

Simdi, her ne kadar mantik dinin anlayip kabullenmekte zorlandigi bir husus olsa da, ben mantikli davranacagim ve zaman kazanmak icin listede bazi atlamalar yapacagim.

Calmayacaksin. Yalan sahadet etmeyeceksin.

Calmak ve yalancilik. Biraz dusunurseniz goreceksiniz ki bu iki emir aslinda ayni davranis turunden bahsediyor: ahlaksizlik. Hirsizlik ve yalancilik! Yani ikisine birden ihtiyacimiz yok. Onun yerine bunlari tek bir emirde birlestirerek ozetle ahlaksizlik yapmayacaksin deriz ve hooop, bes emir kaldi.

Bu arada emirleri birlestirmeye baslamisken, birlikte olmasi gereken iki emir daha var:

Zina etmeyeceksin ve Komsunun karisina goz koymayacaksin .

Yine bu iki emir de ayni davranis turunu yasakliyorlar ki bu sefer yasaklanan evlilik yuvasina sadakatsizlik. Bunlar arasindaki fark goz koyma olayinin beyinde olup bitmesi. Ve ben insanlara baskalarinin karisiyla ilgili fanteziler kurmayi yasaklamamaniz gerektigini dusunuyorum. Oyle ya yasakladik diyelim, adam cavusu tokatlarken ne dusunecek peki? Ama evlilik yuvasina sadakat mantikli bir fikir. O yuzden bu fikri tutalim ve diyelim ki sadakatsizlik yapmayacaksin ve birden bire dorde dustuk.

Ve tekrar dusundugumuzde fark ederiz ki durustluk ve iffet de aslinda ayni genel degerin bilesenleridir. Yani aslina bakarsaniz durustlukle ilgili iki emir ile sadakatle ilgili iki emri de birlestirip olumsuz ifade yerine olumlu ifade kullanmak suretiyle her zaman durust ve sadik olacaksin diyebiliriz. Boylece elimizde uc emir kaliyor.

Komsunun malina mulkune goz koymayacaksin / imrenmeyeceksin.

Iste bu dupeduz aptallik. Ekonomi, komsularimizin malina mulkune imrenmemiz sayesinde ayakta duruyor. Komsu sarki soyleyen bir vibrator aldiginda aynisindan bir tane de siz edinmek istersiniz. Imrenme anlamindaki goz koyma istihdam yaratir. Imrenmeye dokunmayin. Imrenmeyle ilgili bu emri de cikarttigimizda geriye iki emir kalmistir: birlestirip kapsamini genislettigimiz sadakat emri ile henuz bahsetmemis oldugumuz bir diger emir:

Oldurmeyeceksin.

Besinci emirle yasaklanan cinayet. Ancak biraz dusunursek, aslinda din hicbir zaman cinayeti kabullenmekte sorun yasamamistir ki. Hem de hic! Tarihte tanri adina oldurulenlerin sayisi tum diger nedenlerle oldurulenlerin sayisindan cok daha fazladir. Birkac ornek vermek gerekirse: Irlanda tarihini dusunun, Orta Doguyu, Hacli Seferlerini, Engizisyon mahkemelerini, Amerika daki kurtaj cerrahi cinayetlerini dusunun. Ve evet, lafi agzimdan aldiniz: Dunya Ticaret Merkezini dusunun ve dindar kesimin oldurmeyeceksin emrini ne kadar ciddiye aldigini goreceksiniz. Cok acik ortada ki dindar kesim icin, ozellikle de kati dindarlar icin cinayet pazarliga acik bir husus. Bu konu sadece oldurenin kim oldurulenin kim olduguna bagli.

Ve iste tum bunlar isiginda dostlar, sizlere tarafimdan revize edilmis iki emir listesini sunuyorum:

Birinci Emir: Her zaman -ve ozellikle de kukuyu kimden aliyorsan ona karsi, durust ve sadik olacaksin; ve

Ikinci Emir: Karsindakinin senin tapindigin gorunmez yaratiktan farkli bir gorunmez yaratiga tapiniyor olmasi durumu haric; kimseyi oldurmemeye gayret edeceksin.

Bu kadari yeter de artar bile dostlar. Musa emirleri dagdan indirirken cebinde bile tasiyabilirdi. Ve eger boyle bir listemiz olsaydi iste o zaman o zeki Alabama yargicinin kamusal alanda duvarda kalici olarak sergilemesine de aldirmazdim.

Elbette ek bir emir daha yazdirmasi kaydiyla: kendi dinini kendine saklayacaksin .


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder