20 Aralık 2010 Pazartesi

KÖMÜR VERDİKLERİ AİLELERİN KIZLARINI AYARTIYORLARDI

KÖMÜR VERDİKLERİ AİLELERİN KIZLARINI AYARTIYORLARDI


“Kayseri Belediyesinde yaşandığı iddia edilen yolsuzluk geçtiğimiz hafta çok konuşuldu. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun iddiasına göre belediye çalışanlarından Hacı Ali Hamurcu, belediyenin göreceği çeşitli işler için makbuzla haraç topluyor, karşılığında belediye mühürlü makbuz veriyordu. Kayseri’de belediye başkanının da içinde olduğu bir çete sözkonusuydu. Suç ortada olmakla beraber geçen hafta yaşadığımız tartışma faillerin kim olduğu üzerineydi. AKP, Hamurcu’nun kendi başına bunu yaptığını iddia ederken; CHP,  polise verdiği ilk ifadeye dayanarak Hamurcu’nun Kayseri Belediye Başkanı Özhaseki’nin başında olduğu bir çetenin faaliyeti olarak haraç topladığını iddia ediyordu.

Geçtiğimiz hafta CHP Lideri Kılıçdaroğlu ve Kayseri Belediyesi karşılıklı olarak belgeler yayınladılar. Ancak şu ana kadar konuya ilişkin çok önemli bir belge halen gündeme gelmedi. O da Hamurcu’nun ilk ifadesini verdiği sırada avukatı olan Yusuf Erikel’in Kayseri Belediyesi’nin şikayetiyle İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Adalet Bakanlığı Bürosunda alınan ifadesi. Bu ifadede Yusuf Erikel, avukatlık bürosundan konu üzerine çıkan tüm belgeleri ve bilgileri savcılıkla paylaşırken, tanık olduğu inanılmaz iddiaları da gündeme getiriyordu. Hacı Ali Hamurcu’nun daha sonraki avukatının Yusuf Erikel’in kardeşi AKP’li Yakup Erikel olduğu hatırlanırsa Yusuf Erikel’in ifadesi ayrı öneme sahip görünüyor.

TEMİNAT SENEDİ

Erikel’in ifadesi 2010/288 Esas sayılı davanın 1. klasörünün 72-76 sayfaları arasında bulunuyor. Yusuf Erikel verdiği ifadenin memleket menfaati açısından gizli tutulmasını Bakanlık görevlilerinden istiyor.

Yusuf Erikel, Hacı Ali Hamurcu ile Hamurcu’nun elindeki senetin hukuki yollarla tahsilatı için tanıştığını anlatıyor. Hacı Ali Hamurcu’nun elindeki senedi bilmeyen okuyucular için Hacı Ali Hamurcu’nun 26 sayfalık ilk ifadesine dayanarak anlatalım.

Hacı Ali Hamurcu, ifadesinde birgün Kayseri Belediyesi Genel Sekreteri Mustafa Yalçın’ın odasına çağrıldığını anlatıyor. Odada Yalçın’ın yanı sıra 7 kişi daha bulunuyor. Yalçın, Hamurcu’dan kendi gösterdikleri kişilerden, kendi söyledikleri miktar kadar tahsilat yapılması işini üstlenmesini öneriyor. İş başına ise 750 TL ile 2000 TL arasında para öneriyor. Hamurcu ihtiyatlı yaklaşarak, ya para alındığı halde iş yapılmazsa sorusunu soruyor. Yalçın kendisine bu durum için teminat senedi verebileceklerini söylüyor. Daha sonra yaşanan gelişmeler ile beraber 10 trilyonluk senet (bugünün 10 milyon TL’si) Hamurcu’ya veriliyor. Senedin altında Belediye’nin mührü ve Belediye Başkanı Özhaseki’nin imzası bulunuyor. Hamurcu ile Özhaseki’nin arasının bozulması üzerine Hamurcu, senedi tahsil yoluna gidiyor. Yusuf Erikel’i avukat olarak tayin etmesi bu şekilde oluyor.  Nitekim Erikel, Hamurcu’nun avukatı olarak gerekli tutanağı tutuyor. Hamurcu’nun savcılığa verdiği ifadedeki iddiaları böyle.

ERİKEL İLE HAMURCU TUTARLI

Erikel, Hamurcu’nun kendisine anlattıklarını Bakanlık görevlisine anlatıyor. Erikel’in ifadesine göre Hamurcu, belediye adına, belediye makbuzlarıyla hiçbir zaman belediye hesaplarına girmeyen rüşvetleri topluyor. Bunun karşılığında da komisyon alıyor. Kendisine ise olumsuz bir durumda güvence oluşturması için 10 milyon TL’lik senet veriliyor. Kısacası Hamurcu’nun ifadesiyle Erikel’in ifadesi birbirini tutuyor.

Yusuf Erikel ise ifadesinde senet ile ilgili olarak önce altında imzası bulunan Belediye Başkanı Özhaseki ile sözlü olarak görüştüğünü anlatıyor. Avukatlık mesleği çerçevesinde bunun normal olduğunu belirtiyor. Bu tür davalarda sulh yolunun en uygun çözüm olduğunu söyleyen Erikel, Hamurcu’nun davasının senet meselesinin dışına çıkması üzerine senedin icra takibini gerçekleştirmediğini ifade ediyor.

Erikel ifadesinde, Hamurcu’nun rüşvet organizasyonu içerisinde bulunduğu isimlerin bir listesini de veriyor. Bunun dışında Erikel’in ifadesinin eklerinde toplanan paraların makbuzları da bulunuyor.

İNANILMAZ İDDİA

Erikel ifadesinde Hamurcu’nun ağzından Kayseri’de yaşandığını iddia ettiği inanılmaz bir olayı aktarıyor. Erikel’in ifadesinden dilimizin varmadığı o iddiayı noktasına dokunmadan aktarıyoruz:

“Dedim ki bu iş neden bu kavga noktasına geldi., neden güzel güzel çalıp oynarken adeta bu senedi icraya vermeye karar verdin vs vs..

Bana dedi ki: ‘Yusuf Bey, bu Belediye Kayseri'deki fakir ailelere kömür gıda yardımı yapar. Yine fakir ailelerin elektrik su borcunu öder yardım eder. Bu konuda özel komisyonları ekipleri vardır..

Bu ekipler bu arada yardım ettiği ailelerin kızları veya karılandan güzel olanlar olduğunda bunları belediyenin başkan ve ekibine haber verirmiş... Bu bayanlar yardım bahanesiyle daha markaja alınır ve gerekirse kısa süreli işe alınır kurumlarda ve bu arada bu bayanlar Belediye Başkan ve ekibi tarafından ayartılır ve kullanılır..

 

Ben hayretle "olamaz" dedim...

Ama olamaz değil oluyor ve olmakta dedi. Anlattı da anlattı… Ve 1 değil 10 değil yüzlerce aile dedi, kız kadın dedi..

Ben de sonra dedim..

Dedi ki Kayseri’de filan mahallede bir sakat kadın vardı. O kadının 2 güzel kızı vardı. Benden o kızları getirmemi istediler bu yöneticiler. Ben de mecburen emre uydum evlerinden aldım 2 kız kardeşi getirdim ne var ki otelde bana sen bekle aşağıda deyip ...... kişi ve kişiler 2 kız kardeşi alıp odaya çıkarken ben de onlara ‘ 2 kız kardeşi aynı anda yapmak ayıptır bu ne namussuzluk dedim’ ve tartıştık. Artık bu işi yapmayacağımı söyledim. Bana o zaman senin defterini düreriz dediler ve iş tehditlere vs gidince ben de bu daha önce aldığım kendilerine verdiğim paradan alacağım olan miktara ait senedi işleme koymak ve bu pislikleri açıklamak için bir avukat aradım ve Yozgatlı hemşerim olduğun için ve dürüst olduğun için sana geldim dedi...”

Erikel’in ifadesinden aktardığımız ve Ali Hamurcu ile Kayseri Belediyesi Yönetimi’nin arasındaki ipleri kopma noktasına getiren olay avukat Yusuf Erikel’in ağzından bu şekilde anlatılıyor.

ABDULLAH GÜL’E HABER VERDİM

Erikel’in anlatımları bunlarla sınırlı değil. Erikel, durumu o günlerde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e ilettiğini Adalet Bakanlığı’na verdiği ifade de söyledi. Zira Erikel’in ifadesine göre rüşvet iddialarının içinde geçtiğimiz günlerde Belediye Başkanı Özhaseki’ye kefil olduğunu söyleyerek taraf olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kardeşinin adı da geçiyordu. Erikel’in ifadesinde ilgili bölüm şöyle: “Kaldı ki ben durumu Sayın Abdullah Gül Bey o zaman Dışişleri Bakanıydı ve Cumhurbaşkanlığı seçimi vardı. Kendisine Kayseri'ye faks çektim, tüm ilgililere ilettim, zira bu alacaklı rüşvet çarkının içinde sayın Abdullah Gül’'ün kardeşinden de bahsetmekteydi..

Kayseri'ye gittim emniyette görev yapan polis ve amirlerden bazılarıyla konuştum. Bana bu olaylar bizce de duyuluyor ama ispat edilebilir mi dediler ve hatta tamam bizde biliyoruz, duyuyoruz ama bizde ispat edemeyiz, dediler. Ben gidelim ailelerle konuşalım vs dedim.”

İşte Yusuf Erikel’in şok edici iddialar bulunan ifadesi bu şekilde.

Nihayetinde ortada Kayseri Belediyesi Hacı Ali Hamurcu’nun topladığı sabit olan paralar, altında belediye mührünün olduğu makbuzlar, gerçek olup olmadığına ancak adaletin karar verebileceği ve Kayseri Belediye Başkanı’nın mührünü taşıyan bir senet, daha sonra Yusuf Erikel’in yerine avukatlığı üstlenen AKP’li Yakup Erikel’in davayı kapatmak için ödediği paralar var. Üstelik hem Hacı Ali Hamurcu’nun hem ilk avukatı Yusuf Erikel’in hem de Hamurcu’nun babası Fahrettin Hamurcu’nun birbiriyle tutarlı ifadeleri var.  Üstelik Kayseri Vali Vekili İbrahim Yurdakul tarafından İçişleri Bakanlığı’na gönderilen ve durumun vehametini anlatan rapor var.

Bakalım iddialar kamuoyunun vicdanını rahatlatacak şekilde soruşturulacak mı?

Barış Terkoğlu

Odatv.com

--  -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ Ayakta ölmek diz üstü yasamaktan daha iyidir.   F.D. ROOSEVELT  oO-------------------------------------------------------------------Oo  http://orajpoyraz.blogspot.com/   Oraj POYRAZ   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder