MEHMET TEKİN YILMAZ : PENTAGON'UN BOŞALTTIĞI YERE BLACKWATER GELİYOR
Terör imalathaneleriyle ünlü Erik Prince yine ortaya çıktı!
"Düzenli ordu yerine paralı asker / özel harekatçı kullanalım Hem daha ucuz hem daha etkili" diyen Prince Afganistan Irak ve Suriye'de özel orduları savaştırmak için görüşmeleri sürdürüyor!
ERIK PRINCE KİMDİR?
Erik Prince 2013'te çıkardığı kitaba "Sivil Savaşçılar" (Civil Warriors) adını seçti.
Kimdir bu Erik Prince?
Önce "Blackwater" sonra "XE" daha sonra "Academi" adını alan terör şirketinin sahibi.
1997'de Blackwater'ı kurduğunda 30 yaşında bile değildi. 1969 doğumlu. Üç yıl sonra Bush hükümetiyle ilk anlaşmayı imzaladı. 100 bin askere "özel" eğitim verecekti. Şirket tanıtımında "Zorluklarla boğuşan kişi bölgelere koruma ve güvenlik hizmeti verir. Dünyanın her yerinde ABD hükümeti istihbarat servisleri küresel şirketler ve müttefik hükümetlerle çalışır" diyordu.
İşi ABD'nin göz diktiği ülkelere kiralık ordu kurmak paralı asker yollamak terörist sağlamaktı!
2003 itibariyle Irak ve Afganistan'da ABD işgal personelini "korumak" için imzaladığı anlaşma ile sekiz yıl içinde hükümet ve CIA ile yaptığı anlaşmaların toplam bütçesi 2 milyar dolardı.
Irak ve Afganistan'da karıştığı katliam ve yolsuzluklar ortaya çıktıkça şirketinin ismini değiştirdi. 2007'de Blackwater'ın paralı askerleri Irak'ta caddede yürüyen 17 kişiyi zevk için öldürüp bunun videoları da ortaya çıkınca hakkında büyük bir soruşturma açıldı. O zamanki CIA direktörü Leon Panetta Prince'i basına deşifre etti ve kirli işlerde kullandığı bir taşeronu sırtından atıverdi. Gerçi Prince ile yapılan "işler" gizliden devam edecekti. Ama Prince çok kırılmıştı... Vanity Fair'e verdiği röportajda "En riskli bölgelerde kendimi ve şirketimi CIA hizmetine verdim. Onlar beni otobüsün altına attılar!" dedi.
Ne var ki devletler ellerini yıkamak için "kirli iş"lerde kullandıkları elemanları deşifre eder değiştirirlerdi...
Kiralık Ordular: "Sivil Savaşçılar"
Erik Prince kiralık asker işinden çok kazandı. Yeni yüzyıl "yeni savaş" ve "sivil ordular" zamanıydı. Afganistan'da her bir Amerikan askerine karşılık taşeronun getirdiği üç kiralık asker vardı. Irak'ta her Amerikan askerine karşılık iki kiralık asker vardı.
Obama zamanında Irak ve Afganistan'da ölen kiralık asker sayısı ABD askerinden fazlaydı. 2009 ile Mart 2016 arasında Irak ve Afganistan'da 1540 kiralık asker öldü; bu dönemde ölen Amerikan askeri sayısı 1301 idi. 2015 yılında 27 Amerikan askerine karşılık 58 kiralık asker ölmüştü. Pentagon'da kayıp sayısı gi- derek düşüyordu. Başka diyarların işsiz güçsüz it kopuğu hapishane kaçkınları ne güne duruyordu! Kelle avcıları dönemi baş- lamıştı. Kelleler kısa bir eğitim sonrası savaş alanlarındaydı... Kısa bir zaman içinde öldürecek ve öleceklerdi. Düzenli orduların kayıplarında olduğu gibi "şehit törenleri" ağlayan aileler taz- minatlar vs. yoktu. Aynı taşeron işçiler gibi işsizler Afrika'dan Asya'dan Avrupa'dan iş ilanlarına başvuruyor ölene kadar paraya kavuşuyordu. Çoğunun kanla kazandığı parayı yiyecek bir ömrü olmuyordu. Prince ve benzerleri ise milyar dolarlarla oy- nuyordu. Savaş "işi" çok kârlıydı.
Blackwater ya da değişmiş adıyla XE ya da Academi katliamları ve yolsuzlukları art arda davalara sebep olunca Prince kendine yeni bir iş buldu ve kirli işleriyle ünlü Abu Dabi Prensi'yle özel bir anlaşma yaparak Birleşik Arap Emirlikleri'ne gitti. Yıl 2010 aylardan Aralık. Öyle bir tarih ki bu Arap baharının arifesi Yemen'deki kan gölünün Somali'de korsan oyununun hemen öncesi. Aldığı iş 800 kişilik kiralık bir ordu kurmaktı... Güney Afrika dahil birçok ülkedeki "terör şirketleri"nden paralı askerler kiraladı. Biz onları Yemen Libya ve Suriye'de gördük. Mali portre ABD destekli ve Birleşik Arap Emirlikleri kasasından halledildi.
2012'de Suriye'de Humus'ta Blackwater adı ortada dolaşmaya başlamıştı. Erik Prince CIA ve Mossad işbirliğiyle 700 kişilik bir birlik oluşturdu. Bu askerlerden bir kısmı Suriye Ordusu tarafından Baba Amr mevkiinde ABD menşei binlerce silahla birlikte yakalandı. Yakalananlar arasında her ülkeden kiralık asker ya da sivil savaşçı (!) ve bol miktarda istihbarat ajanı vardı.
Suriyeli stratejist Salim Harba paralı askerleri Suriye'ye süren terör şirketinin bölge merkezinin Katar'da olduğunu ve CIA Mossad ve Blackwater personeli dışında ABD Katar Suudi ve Fransız istihbarat elemanlarının da yakalandığını belirtti.
Bunların arasında Suriye Geçici Konseyi'nden kişiler de vardı. O dönemde Humus'ta aynı PKK'nınkilere benzer birçok yeraltı tüneli ortaya çıktı ve çok sayıda silah ve lojistik deposu bulundu. Birkaç ay sonra 13 Fransız "özel kuvvetler" personeli yine Humus'ta yakalandı.
Blackwater artık Constellis Holding adı altında "iş" görüyordu. Bu devamlı değişen isimler terör şirketlerinin belirgin özellikleridir.
Prince ve şirketinin Libya Suriye Irak ve Türkiye'de çeşitli terör örgütleri içine girdikleri sır değildi. PKK/PYD içinde konuşlandıkları Hakkari Çukurca'daki çatışmalarda Academi savaşçılarının PKK'ya destek verdiği biliniyordu.
Acaba PKK içine konuşlanmış kaç kiralık asker vardı? Prince'in şirketi PKK'ya ne gibi eğitimler veriyordu? Bir gün ortaya çıkacaktır.
ABD/Pentagon/CIA Katar ve Mossad istihbarat servislerinin "sivil ordular" "terör taşeronları" kullandığı 2012'de basına sızdı. En ilginci Katar Dışişleri Bakanlığı iç yazışmalarıydı: "NATO"nun Libya'da bulunduğu 2012 yılında masrafları Katar tarafından karşılanan 5.000 kişilik bir terör ordusu oluşturulduğu ve bunlara 2 5 milyon dolar ödenek yapıldığı belgelendi. Bu kiralık ordu Libya'dan Türkiye'ye oradan Suriye'ye sızacaktı. Ve 2014'te Blackwater/Academi adı PKK/PYD ile daha çok anılmaya başladı. PKK'lı teröristlerin üzerinde ele geçirilen ABD menşei silahlar Blackwater şirketi tarafından Barzani'ye yollanıyor oradan Kandil'e iletiliyordu. Ayrıca PYD kontrolünde olan Suriye topraklarında PKK'yı CIA taşeronu Academi uzmanları eğitiyordu. PKK/PYD "Kobani" kanton şovu yapılırken ve Türkiye sürekli şehit verirken Radikal gazetesinde Blackwater/ Academi personelinin PYD saflarına katıldığı haberi vardı. Silah desteği de yapmışlardı. Barzani'nin yolladığı tırlarda uçaksavar doçkalar ve havan toplarının bulunduğu yazılmıştı.
2016 Ocak ayında Milli Gazete'de Erik Prince'in Türkiye'de gizli görüşmeler yaptığı haberi yer aldı. Erik Prince Türkiye'de kimlerle nerede ne görüştü? Sır olarak kaldı. Ama 2016'da Türkiye'de yaşananlar "yeni savaş" stratejisi hibrit savaş stratejisinin "müttefiği kullanma" aşamasında olduğu ve "kaosun devamlılığı"nın sağlandığının kanıtı.
Prince ve Bağdat'taki ABD Elçisi Robert Ford 2008'de Suriye'deki kalkışma için çamurlu zemin oluşturmaya çalışıyorlardı. Olaylar üç yıl sonra patlamıştı. 2011'den beri Suriye ateş hattı Türkiye'nin sınırları da ateş çemberi. Suriye'deki virüsün Türkiye'ye ve İran'a bulaştırılmasının ana hedef olduğu malumken Erik Prince neden Türkiye'de dolanıyordu?
Sonuçta Prince sivil ordu alıp satan bir şirket sahibi. Dünyada neresi kızışacaksa o coğrafyada bitiveren biri...
Şimdi sıra Suriye'de!
Mehmet Tekin Yılmaz
https://www.facebook.com/groups/1623447041249455/permalink/2144063752521112/
-- a45UyF587661
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder