Pek çokları böyle komutanları ulusalcı, Kemalist diye yaftlayıp bir kenarda bırakmayı mahat zannediyor.
Ve nerede Amerikan yetiştirmesi, yalaması varsa ona mikrofonu uzatıyor.
L2fSIJNoA0xfSNxA
AMİRAL CEM GÜRDENİZ: ABD'NİN TEHLİKELİ KÖRFEZ HAMLESİ
"24 Haziran günü ABD Başkanı Donald Trump bir 'tweet' yayınladı. Bu mesajında şunları yazdı: "Çin kullandığı petrolünün yüzde 91'ini; Japonya yüzde 62'sini ve pek çok diğer ülke benzer şekilde petrol ihtiyacını Basra Körfezi'nden alıyor. Pekala o halde biz neden uzun yıllardır hiç karşılık almadan deniz ulaştırma rotalarını başka ülkeler için koruyoruz. Bütün bu ülkeler kendi rotalarını geçmişte olduğu gibi kendileri koruyor olmalıdır..." ABD'nin neredeyse 100 yıllık Mahanist jeopolitik doktrinine tamamen aykırı bu fikriyat her seviyede büyük akıl karışıklığına neden oldu"
30 Haziran 2019 Pazar 09:20
Amiral Cem Gürdeniz'in Aydınlık'taki yazısı şöyle:
"24 Haziran günü ABD Başkanı Donald Trump bir 'tweet' yayınladı. Bu mesajında şunları yazdı: "Çin kullandığı petrolünün yüzde 91'ini; Japonya yüzde 62'sini ve pek çok diğer ülke benzer şekilde petrol ihtiyacını Basra Körfezi'nden alıyor. Pekala o halde biz neden uzun yıllardır hiç karşılık almadan deniz ulaştırma rotalarını başka ülkeler için koruyoruz. Bütün bu ülkeler kendi rotalarını geçmişte olduğu gibi kendileri koruyor olmalıdır..." ABD'nin neredeyse 100 yıllık Mahanist jeopolitik doktrinine tamamen aykırı bu fikriyat her seviyede büyük akıl karışıklığına neden oldu.
KUMPAS TANKER SALDIRILARI
Bu mesaj öncesi yaşananları hatırlayalım. 13 Haziran'da Japon Başbakanı'nın İran ziyareti sırasında Umman Körfezi Hürmüz Boğazı yaklaşma sularında Japonya'ya ham petrol taşıyan iki tankerde patlama oldu. ABD derhal bu patlamaları İran'ın yaptığını iddia etti. Bu olaydan 1 ay önce de 12 Mayıs'ta BAE'nin Fujerat limanı açıklarında dört tankere benzer saldırı yapılmıştı. (Bu saldırıların ABD tarafından iddia edildiği üzere İran tarafından yapıldığına inanmak saflıktan öte bir akıl tutulması olacağından bu yazıda analizine girmeyeceğim. ) Bu gelişmelerden kısa bir süre sonra 20 Haziran'da İran ABD'ye ait 110 milyon dolarlık RQ 4A Global Hawk istihbarat dronunu 7 kilometre irtifada imha etti. Böylesine bir kayba ABD'nin askeri bir tepkisi beklenirken Trump'un cevabı İran'ın ruhani lideri Hamaney'i hedef alan yeni yaptırım kararı oldu. Ardından yukarıdaki mesaj geldi.
BU MESAJIN İKİ STRATEJİK SONUCU VAR
Birincisi ABD ilk kez dünyanın en kritik suyolu olan Hürmüz Boğazı'nda elinde tuttuğu deniz güvenlik tekelini söylem düzeyinde terk ediyor. Bu kritik suyoluna başka devlet savaş gemilerini davet ederek güvenliği kendi tekeli dışına çıkaracak bir hamlede bulunuyor. ABD günde 22 milyon varil petrolün geçtiği kritik bir düğüm noktasında savaş gemilerinin yığılmasını teşvik ediyor. İkincisi en büyük rakibi Çin'i Körfez'e çekiyor. Hindistan'ın Fujerat patlamaları sonrası bölgeye zaten savaş gemisi gönderdiğini ve petrol alımlarını Suudi Arabistan'a kaydırdığını hatırlatalım. Bu sürece şüphesiz Japonya da katılacaktır.
ABD SENARYOLARINA KİMSE İNANMIYOR
Diğer taraftan ABD körfez petrolünde çıkarı olan ülkelerin çok sayıda savaş gemisinin bölgede yığınak yapmasını kendi yarattığı tehditler üzerinden teşvik ederek İran'a gözdağı vermeyi ve aynı zamanda gereken şartlar oluştuğunda denizde İran'a karşı bir koalisyon kurmayı hedefliyor. Aslında bu beklentisi Fujerat ve Umman Körfezi'ndeki tanker patlamaları sonucu artmıştı. Bu gelişmenin kendiliğinden oluşmasını beklerken dünyanın artık ABD senaryolarına inanmadığı ortaya çıktı. Gemisi ağır yara alan Japon armatör bile patlamanın ABD'nin iddia ettiği gibi limpet mayın olmadığını deklare etti. ABD aslında İran-Irak Savaşında tarafların başlattığı tanker savaşının değişik bir metodunu uygulamaya koyuyor. Hatırlayalım. Irak batı desteği ile yürüttüğü savaşta İran ekonomisine zarar vermek için tanker savaşlarını başlatmış; bu savaşa sonra İran da katılmıştı. ABD de Suudi Arabistan Kuveyt Katar ve BAE'ye ait tankerlere Amerikan bayrağı çektirerek bu gemilere koruma sağlamıştı. Şimdi böylesine dar bir deniz alanında günde 250'den fazla tanker hareketinin yaşandığı bir ortamda ABD "Ben burada artık güvenlik sağlamam. İran size kötülük yaparsa sizi ben korumam" diyor. Tabi asıl mesaj Çin'e gidiyor. Zira Çin İran'a uygulanan ambargoya ABD'nin istediği şekilde boyun eğmiyor. 12 Mayıs ve 13 Haziran saldırıları aslında bunun ön işaretiydi. Son saldırıda Japonya'ya da mesaj verilmişti. Bu durumda her ülkenin kendi limanlarına giden ve kendi yükünü taşıyan tankerlere refakat ve koruma sağladığını hayal edelim ve şunu soralım.
TEHDİT NEREDE?
Tehdit olarak İran gösteriliyor ancak İran kendi ekmek kapısını neden kapatsın? Her ne kadar İran geçmişte ambargo olursa Hürmüz'ü kaparım tehdidinde bulunmuşsa da Çin'in İran'dan LNG ve petrol alımına devam etme kararı bu söylemi ortadan kaldırıyor. Zaten bugünkü konjonktürde boğazı kapamanın ABD'nin ve dünyanın müdahalesini davet etmek olduğunu en iyi İran biliyor. O zaman geriye ABD'nin tek başına değil; bir koalisyon ile müdahalesine imkan tanıyacak büyük bir kurgunun sahnelenmesi kalıyor. Bu denizde öyle bir kaos çıkmalı ki İran'a karşı bloklaşma hızlansın. Yarın Körfez'den aldığı petrolü ya da LNG'yi Çin'e götüren bir tanker ve yanındaki Çin savaş gemisine asimetrik bir saldırı yapılsa bunun sonucunu tahmin edebilir miyiz? Ya da Hint Okyanusu'nda karşılaşmaktan imtina eden Hint ve Çin savaş gemilerinin dar Körfez alanında karşı karşıya gelmesini sağlayacak kumpas senaryolar kurgulanamaz mı? (USS Liberty skandalı akıllarımızda. ) ABD böylesine bir senaryo için son 100 yıldır uyguladığı Mahanist doktrini terk etme aldatmasını en güçlü makam yani başkan üzerinden yapabiliyor. Zira ABD Donanması'nın var oluş nedeni ticaret rotlarının ve düğüm noktalarının kontrolüdür. Amerikalı stratejist George Friedman 'Gelecek On Yıl' isimli kitabında şöyle söylüyor: "Amerikan gücünün temeli okyanuslar... Küresel ticaret okyanuslara bağımlıdır. Okyanusları kim kontrol ediyorsa küresel ticareti de o kontrol eder… ABD tüm okyanusları kontrol etmektedir. Tarihte hiçbir güç bunu yapamamıştır. Bu kontrol sadece ABD güvenliğinin temeli değil aynı zamanda uluslararası sisteme şekil verme gücünün temelini oluşturur. Eğer ABD onay vermezse hiç kimse denizlerde hiçbir yere gidemez. "
TRUMP'UN BİR TWEET'İ İLE ABD BU DOKTRİNİ TERK ETMEZ
ABD "Ben burada güvenlik üretmem İran da gelir gemilerinizi batırır" gibi çok basit bir mantık silsilesi kurmaya çalışıyor olabilir. Yani yarın Çin veya Japonya'ya petrol taşıyan bir gemi batarsa sürpriz olmayacaktır. İran bu tip sürprizlere hazır olmalıdır. Bu tip söylemlerin ham petrol fiyatları kadar körfezdeki gemi sigortası primlerini de çok artırdığını hatırlatalım. Bu artıştan en çok kazananların Amerikan sigorta firmaları olması da tesadüf değildir. Kısacası ABD İran'a tek başına değil bir koalisyon ile müdahale etmenin yollarını arıyor. Amaç İsrail'e tehdit olacak İran ateş gücüne azami zarar vermek ve İran'da bir iç ayaklanmayı başlatmaktır. Türkiye bu tuzaktan uzak durmalı Türk-İran ilişkilerinin zarar görmesine izin vermemelidir. "
ulusal.com.tr
https://www.ulusal.com.tr/gundem/amiral-cem-gurdeniz-abd-nin-tehlikeli-korfez-hamlesi-h232688.html
- - - - - - - - - - - - -a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Turk cocugu ecdadini tanidikca daha buyuk isler yapmak icin kendinde kuvvet bulacaktir.
Gazi Mustafa Kemal ATATURK
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI
123. IMAN AKILLA UZLASTIRILAMAZ, BIRLESTIRILEMEZ VE AKIL IMANDAN USTUNDUR
Ilahiyatcilara gore iman, acik olmayan bir istektir. Bundan su sonuc cikar ki din, acik olmayan ya da akla cok aykiri olan iddialara tam bir olgunlukla inanmayi gerektirir.
Bu, inanis hakkinda aklin karar verme yetkisini kabul etmemek, aklin imanla uzlasmasinin, birlesmesinin olanaksiz oldugunu aciklamak degil midir? Madem din imamlari akli surmeyi gerekli gorduler; bu akli, imanla birlestirmenin imkansizligini din imamlarinin anlamis olmasi ve imanla uzlasmanin mumkun olmadigini, din imamlarinin hissetmis olmasi gerekir.
"Idrakinizi kurban ediniz; tecrubeden vazgeciniz, ileri gelenlerinizin tanikligina guvenmeyiniz, Allah adina size bildirdigimiz seylere koru korune itaat ediniz!". Dunyanin butun rahiplerinin kullandigi dil, iste budur. "Mutlulugumuz icin en gerekli seyler" diye bize sunduklari ilkeler soz konusu olunca, asla muhakeme etmemek, dusunmemek gerektigi noktasindan baska hicbir noktada birlesmezler.
Aklimi hicbir zaman kurban etmeyecegim. Cunku, yalniz bu akil, bana iyiligi kotulukten, hakki batildan ayirt ettirebilir. Eger sizin iddia ettiginiz gibi, aklim Allah'tan geliyorsa, cok comert oldugunu soylediginiz Allah'in, ancak beni yok etmek ve oldurmek uzere, sirf beni bir tuzaga dusurmek icin akli bana vermis olduguna hicbir zaman ihtimal vermem. Ey rahipler! Allah'inizin bir bagisi, vergisi oldugunu bize temin ettiginiz akli tanimlarken, Allah'iniza iftira ettiginizi gormuyor musunuz? Tecrubeden asla vazgecmeyecegim. Cunku, tecrube, hayalgucunden ya da bana kabul ettirilmeye calisilan rehberlerin otoritesinden daha guvenilir bir yol gostericidir. Bu tecrube bana gosteriyor ki, hirs ve cikar, o rehberlerin gozlerini gormez hale getirebilir kendilerini de yanlis yola saptirabilir ve tecrubenin otoritesi, ya aldatmaya cok elverisli, ya da baskalarini aldatmakta cok cikarci olarak bildigim bircok insanin kuskulu tanikligindan, kesin olarak busbutun baska bir onem ve degerdedir ve ruhun uzerinde busbutun baska bir hukum ve etkiye sahiptir.
Duygularima guvenmeyecegim. Cunku, bilirim ki, bazen beni hataya dusurebilir. Ancak ote yandan, duygularim beni hep aldatmaz. Pekala bilirim ki, goz, gunesi gercekte oldugundan cok kucuk gosterir. Ancak, duygularin yeniden uygulanmasindan baska bir sey olmayan tecrube gosterir ki, esya ne kadar uzak olursa o olcude kucuk gorunur. Dolayisiyla, gunesin dunyadan cok buyuk olduguna emin olurum.
Dolayisiyla, duygularimin, bana alelacele verdirmis oldugu kararlari sorusturmak icin, tecrubelerim yeterlidir.
Duygularimin tanikligina guvenmemeyi bana ihtar ederek, rahipler, her dinin kanitlarini benim icin curutur. Eger insanlar, hayalgucleri tarafindan aldatilabilirse, eger onlarin duygulari aldaticiysa, atalarimiz uzerinde etkili olmus mucizelere inanmam nasil istenilebilir? Eger duygularim sadik olmayan yol gostericilerse, bana, gozlerimin onunde yapilan mucizelere hic guvenmemek gerektigi ogretiliyor demektir.
- - - - - - - - - - - - -
Disaridaki hayvanlar bir domuzlarin yuzlerine, bir insanlarin yuzlerine bakiyor ama birbirlerinden ayirt edemiyorlardi.
George OrwellHayvan Ciftligi
- - - - - - - - - - - - -
Cok calisip, zor yasayip, siki olup ustune bir de cehenneme gidebilecek olmak cok agir.
SANDBURG,CARL (1878-1967) ABD'li sair ve yazar.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder