11 Haziran 2019 Salı

EROL MANİSALI : ÇITAYI YÜKSELTMEK KAÇINILMAZ OLURSA...




EROL MANİSALI : ÇITAYI YÜKSELTMEK KAÇINILMAZ OLURSA...

erolmanisa@yahoo.com

11 Haziran 2019 Salı

80'lerin ortasından beri neredeyse 35 yıldır "sürdürülebilir üstünlükler kuramı" üzerinde çalışıyorum. Gazete dergi ve kitaplarımda da defalarca yayımladım. (*) Bu görüşüm kimi uluslararası yayın organlarında da yer aldı.

Özetle hem azgelişmiş hem de gelişmiş ülkelerde bir yönetim (ve rejim) şu ya da bu ortamda iktidara geldiğinde "otoriter bir yapıya dönüşmeye başlayınca" çıtayı sürekli yükseltmek zorundadır. Başka türlü "iktidarda kalma olanağı yoktur"!

"Her ne pahasına olursa olsun" iktidarda kalma düşüncesi ve uygulaması vazgeçilmez hale gelir. Bu sadece ideolojik değil aynı zamanda da "teknik" bir husustur: aynen bir otomobil yarışçısının kazanmak için hızı sürekli yükselterek gaza anormal şekilde basması ve kazanın kaçınılmaz hale gelmesi gibi: ünlü Roma İmparatorluğu'nda kendilerini hazırlayan askerlerin "birbirlerine öldüresiye saldırmaları misali"... ya da stadyumda izleyenleri "eğlendirmek ve oyalamak için" on binlerce insanın öldürülmesi gibi... ayakta (ve iktidarda) kalmak için her şey "mubahtır" felsefesi...

Otoriter iktidar askeri dini ya da parasal gücü öne çıkararak iktidarda kalmanın "araçlarını" kullanır. Dün Hitler ve Stalin bugün Suudi Arabistan bunun en belirgin örnekleridir. Suudi Arabistan kendi memurunu bile öldürüp paketliyor ilkel rejimin ayakta kalması bunu gerektirir.

Otoriter düzeni yavaş yavaş oluşturan iktidar zamanla "kendisinin istese de hiçbir zaman geri adım atamayacağı bir noktaya gelmiştir". Geri adım demek "yaptıklarının bu sefer kendisine hukuk ya da hukuk dışı yollarla uygulanmasına" izin vermek demektir. Çıta bu kadar yükseldiği için de artık "üzerinden atlayamazsınız" altında ezilmek kaçınılmaz hale gelir.

'Gelişmişler' bile...

Gelişmiş ve demokratik ülkeler bu kuralı içeride ulusal düzeyde değil dışarıda uygularlar. ABD'nin Çin'in yükselmesi karşısında iktidara getirmek "zorunda kaldığı" Trump "önce Amerika" çizgisi ile üstünlüğünü sürdürmek için çıtayı yükseltti. Trump ile birlikte ABD "Ortadoğu ve Güneydoğu Asya'da ve Pasifik'te daha emperyalist ve saldırgan hale geldi". Silahlanma bütçesini olağanüstü boyutlara çıkardı.

Dün İspanya Amerika'da İngiltere Asya'da Fransa Afrika'da "üstünlüğünü (ve emperyalizmini) sürdürebilmek için milyonlarca masum insanı köleleştirip kanını dökmüştü".

Bugün Büyük Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da aynı "kural" hiç aksamadan sürdürülmektedir. Afganistan'dan Sudan'a Yemen'den Suriye ve Libya'ya insan kıyımı ve iç savaşlar hiç aksamadan hem de herkesin gözleri önünde yaşanmaktadır.

Antidemokratik ve Müslüman ülkelerde din tacirleri demokratik ülkelerde ise silah ve petrol tacirleri güçlerini artırırken dünya insanının 4/5'i ekonomik olarak büyük eziyet ve açlık içinde kalmıştır.

"Sürdürülebilir üstünlükler kuramı"nın Türkiye ayağında ise siyasal İslam ve "Batıcıların" öne çıktığı bir durum söz konusudur. Parlamenter sistemden ve kuvvetler ayrılığından ayrılmamız "demokrasi alanındaki negatiflerin yükselmesi" bu sonucu doğurdu.

Bu "negatif dışsallıkların (externalities)!" iç siyasal dinamiklerde geri dönülemeyecek nokta yönünde ürettiği yeni yapılanma çıtayı sürekli yukarı doğru çekiyor kutuplaşmayı artırıyor. 31 Mart İstanbul seçimleri sonrası yaşanan "garip ve hukuk dışı" gelişmeler çıtayı çok tehlikeli düzeye çıkardı.

İşi Bizanslara ve Pontuslara kadar çekebilecek bir noktaya getirdi.

Kurtuluşunu Sevr'i yıkıp Lozan'a taşıyan ve ezilen dünyaya örnek olmuş Atatürk Cumhuriyeti'nin bugün Bizans'ı Pontus'u konuşur hale sokulması çıtanın iktidar tarafından ne kadar yükseltildiğinin açık göstergesidir.

"Her şey mubahtır" noktasına getirenlerin "her şeyin içinde 82 milyonun tamamının bulunduğunu akıllarından hiç çıkarmamaları gerekir".

(*) Prof. Dr. Arzu Azer "Anılarda Kalan Bir Aydının Portresi" syf.164 Der yay 2016

http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1432998/Citayi_yukseltmek_kacinilmaz_olursa....html

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Medeni olmayan insanlar medeni olanlarin ayaklari altinda kalmaya mahkumdurlar.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

135. DINI ILKELERIN TEK HEDEFI, HUKUMDARLARIN ZORBALIKLARINI GUCLENDIRMEK VE MILLETLERI BUNLARA KURBAN ETMEKTIR

Yeryuzunun gercek vatanlari olmadigi, bu hayatin bir gecitten ibaret oldugu, bu dunyada mutlu olmak icin yaratilmis olmadiklari, hukumdarlarin kudret ve nufuzlarini Allah'tan aldigi ve bu nufuz ve kudreti kotuye kullanmalarinin hesabini ancak Allah'a vermek zorunda olduklari, bunlara direnmenin asla dogru olmadigi vb. insanlara soylene soylene, hukumdarlarin kotu durumlarinin ve kavimlerin felaketlerinin pekismesi sonucuna ulasildi. Dini yargilar ve ilkeler ne kadar cok incelemeye alinirsa, insan o oranda inanir ki, bu yargilarin, bu ilkelerin tek hedefi, toplumlara asla saygi gostermeyen zorbalarin ve rahiplerin cikaridir.

Sagir ilahlarinin gucsuzlugunu maskelemek icin, din, insanlari suna inandirmayi basarmistir: "Gokyuzunun (Allah'in) gazabini alevlendiren, hep isyanlar, itaatsizlikler ve gunahlardir". Bu yuzden, kavimler her an ugradiklari felaketlerden, sikintilardan dolayi, ozellikle kendi kendilerini azarlar, sorumlu tularlar. "Allah bizi bu felakete carpti, cunku Allahin emirlerine uymuyoruz, Ona ibadetimizi aksatiyoruz" derler. Duzeni bozulmus doga, bazen darbelerini uluslara hissettirirse, cogu kez dogrudan dogruya kotu yonetimler, kotu hukumetler nedeniyledir.

Katlanmak zorunda olduklari dertlerin ve felaketlerin kaynagi, bu kotu yonetimler, hukumetlerdir. Yeryuzunu berbat ve perisan eden kitliklar, dilencilik, sefalet, savaslar, bulasici hastaliklar, kotu ahlak ve pek cok sayisiz felaket ve zarar ziyan, cogu kez hep hukumdarlarin, buyuklerin ihmalleri yuzunden ve kotu ahlaklari, zulum ve baskilari eseri degil midir?

Insanlarin bakislarini surekli olarak goklere cevirerek, butun felaketlerinin "ilahi gazap" eseri olduguna onlari inandirarak, sikinti ve uzuntulerini sona erdirmek icin onlara etkisiz ve beyhude araclardan baska bir sey saglamayarak, denilebilir ki, rahipler, milletlerin sefaletlerinin kaynagini dusunmesini yasaklamaktan baska bir sey amaclamamis ve bu yoksulluk ve sefaletleri sonsuz kilmak istemislerdir. Din imamlari, o yoksul analar gibi hareket ederler ki; ac cocuklarini ninnilerle uyuturlar ya da cocuklari bunaltan acligi unutturmak icin onlara oyuncaklar verirler.

Ta cocukluklarindan beri batil dusuncelerle gozleri kor edilmis, gorulemeyen fikir baglariyla baglanmis, asilsiz korkular altinda ezilmis, cehaletin kucaginda uyusmus kavimler, uzuntu ve sikintilarinin gercek nedenlerini nasil ogrenebilir? Bu dertlere, Allah'tan yardim isteyerek cozum bulacaklarina inanirlar. Ne yazik! Gormuyorlar mi ki, altinda inledikleri eziyetlerin gercek nedenleri olan ve kendileri icin Allah'tan yardim istedikleri zorbalarinin yalinkilicina bogazlarini sunmalari, bu ilahlar adina emrediliyor.

Ey safdil kavimler! Sikintilariniz sirasindaki yakarislarinizi, adaklarinizi, kurbanlarinizi iki katina cikariniz. Mabetlerinizdeki yerinizi aliniz, pek cok kurbanlar kesiniz, yirtik pirtik giysilerinizle toprak uzerinde oruc tutunuz, gozyaslarinizla bogulunuz, tanrilarinizi zengin etmek icin bitkin, yorgun ve gucsuz dusunuz.

Tanrilarin rahiplerini zengin etmekten baska bir sey yapmamis olacaksiniz. Yeryuzunun tanrilari, sizin gibi insanlar olduklarini teslim etmedikce, mutluluk ve refahiniz icin ozen gostermedikce, gokyuzunun tanrilari size yardim etmeyecektir.

- - - - - - - - - - - - -
Baglilik, dusunmemek demektir, dusunmeye gerek duymamak demektir.
Baglilik bilincsizliktir.

George Orwell1984

- - - - - - - - - - - - -
SORU Tanri oldugunuzu nereden biliyorsunuz?

YANIT Basit. Dua ederken, kendimi kendimle konusurken yakaliyorum.
O'TOOLE, PETER (1932) Irlanda dogumlu Ingiliz aktor.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder