14 Haziran 2019 Cuma

Gizli F-35 belgeleri sızdırıldı

Aslında bu konuda çok fazla yayın izlediğim için ben biraz daha ayrıntılandırayım.

F35'ler ses üstü hıza geçerken yaşanan sonik patlama şoku sırasında uçuş güvenliği bozuluyormuş.
Bu lafta anlatılan tam olarak nedir bilemiyorum.
Büyük ihtimal gövde bütünlüğünü bozacak şekilde tehlikeli titreşim ve sarsıntılar oluyor.
Ya da kanatlar ve sivri uçlar tam da bu süratlerde rezonansa girerek tehlikeli şekilde yalpalıyor.
Ya da bunun gibi bir şey.
Bu nedenle bu uçakla ses üstü hıza geçerken her defasında tehlike yaşanıyor.
Ve bu durum yapısal bir arıza.
Yani yazılımla ortadan kaldırılamayacak bir sıkıntı.

İkinci uçak üzerinde bulunan otomatik topun geri tepmesi hesaplanandan fazla.
Bu nedenle bu top ateşlendiğinde iki şey oluyor.
Topun geri tepmesi sonucu oluşan sarsıntılar nedeniyle uçuş güvenliği bozuluyormuş.
Bu lafın Türkçesi uçak ya şiddetli sarsıntılar nedeniyle yalpa yapıyor, ya da kanatlar üzerinde oluşan gerilim uçağın parçalanması ihtimalini oraya çıkarıyor.
Bu arıza belki de kullanılan top daha küçük çaplı bir top ile değiştirilerek, ya da daha az barut hakkı kullanılarak çözümlenebilir.
Ancak bu durumda da uçağın savaş gücü azalacaktır.

Üçüncü olarak aşağıdaki makalede de bahsedilen kaska monteli hedefleme sistemi sorunlu.
Burada uzun zamandır uğraştıkları halde ortadan kaldıramadıkları bir durum var.
Yani sorun tam olarak neden oluşuyor ortaya konmuş değil.
Bu sistemle yapılan ateşlemelerde ateş çoğu zaman hedefe gitmiyor.
Bu nedenle hem isabetsizlik sebebi hem de dost unsurları da tehlikele atma ihtimali var.
Bu sorun yazılımsal olduğu için belki de zaman içerisinde yazılım yükseltmeleri yoluyla çözümlenebilir.

En ama en önemli sorun uçağın lojistik otomasyon sistemi.
Bu sisteme bütün uçakların yaptığı ve yapacağı görevler işleniyor, uçağın parçalarının bakım ve değiştirilme zamanları buna göre kayıt altına alınıyor.
İlk olarak bu sistem verimli çalışmıyor, bu nedenle halen elinde F35 olan ülkeler yalnızca gereken parçaların zamanında ve yeterli miktarda ellerinde olmamasından dolayı uçaklarını bir bölümünü uçuramıyor.
Belki zamanla bu yazılım düzeltilebilir.
Yazılımın adı ALIS.
Bu yazılımın en büyük sorunu uçağın yaptığı ya da yapacağı görevlere ilişkin bilgilerin ABD'nin doğrudan eline geçmesi.
Bu çok büyük bir istihbarat sorunu.
Ve haberde görüldüğü gibi yalnızca bu sebep nedeniyle projeden ayrılması konuşulan ülkeler var.

Ve bana göre en önemli, en büyük sorun.
Bu uçak nedeniyle ülkenin en büyük stratejik düşmanına asla kabul edilemeyecek bir bağımlılık sağlanması.
Bu ülkemizin yüce menfaatleri ile asla bağdaşmaz:
Stratejik düşmanımızın kendimizi savunmamıza müsaade etmesini beklemek çocukça bir hayaldir.
Muavenet Muhribi  olayını, askerlerimizin çuvallanmasını, Millenium Challenge tatbikatı, Noble Diana tatbikatını, Johnson Mektubunu, Kıbrıs Ambargosunu unutmak imkansızdır.
ABD'nin bir gün Türkiye ile çarpışacağını öngören plan tatbikatları, haritalar çok yenidir.

O halde ülkemizin dünyada kendine yeni bir yer aramasını aptalca ve ümitsizce bir çaba olarak göstermek ancak düşmanın beşinci kol faaliyeti elemanı olmakla mümkündür.
Elbette stratejik düşmana karşı kendimize yeni dostlar yeni ittifaklar arıyacağız.
Elbette kendimizi savunacağız.
Ve bunları AKP hükumetleri gibi davul çalarak, debdebe, tantana, yaygara yoluyla yapmayacağız.
S400 olayı tam da bu şekilde büyük bir yaygara ile dünyaya duyurulmuştur.
Oysa aynı Türkiye Ergenekoncu denilenler dönemimde Çin ile gizlice Silkworm füzesi tabanlı Toros füzelerini geliştirmiş ve imal etmişti.

Tıpkı bir denizaltı gibi sessiz ve derinden milli bağımsızlığımızı geliştirecek ve milli gücümüzü artıracağız.
Babalanmayacağız, açıktan meydan okumayacağız, tehdit ve şantaj yapmayacağız ama işimizi iyi yapacağız.

Yani kısaca hem kel hem de fodul olamak şerefsizliğine düşmeyeceğiz.
Bize borç veren, ekonomimizi finanse eden para babalarına babalanıp, sonra da ayaklarına kapanmayacağız.
Ülkemizi para babalarına muhtaç eden ekonomik sistemi reforme edeceğiz.
Borçlanarak kalkınma saçmalığına bir son vereceğiz.

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
           L2fSIJNoA0xfSNxA  

Gizli F-35 belgeleri sızdırıldı

ABD merkezli bir savunma haberleri sitesi Türkiye ile ABD arasında krize neden olan F-35 programıyla ilgili kritik bazı belgeleri ele geçirdi. Buna göre F-35'lerde hala bazı hata ve kusurlar bulunuyor ve düzeltilmediği takdirde bunlar pilotların güvenliğini riske atabilir.

14.06.2019

Savunma teknolojileri iş dünyası ve siyasete ilişkin haberler yayınlayan defencenews sitesinin ele geçirdiği belgelerde söz konusu hataların güvenliği ve F-35 misyonunun tesirini etkileyecek büyük hatalar olarak tanımlanan 1. Kategori'de yer aldığı görülüyor.

F-35B ve F-35C tipi uçakların pilotları gövdeye zarar vermemesi için hava sürati konusunda bazı sınırlamalara uymak zorunda. Kokpit içi basıncın ani yükselmesi 'dayanılmaz' kulak ve sinüş ağrısına neden oluyor. Kaska takılan gösterge ve gece görüşü kamerasıyla ilgili meseleler F-35C'lerin uçak gemisine inişlerini güçleştiriyor.

Habere göre; en ciddi 13 hatanın ayrıntılarıyla tanımlandığı belirtilirken bu sorunların büyük kısmının kamuoyuna açıklanmadığı aktarıldı.

TÜRKİYE DAHİL 11 ÜLKEYİ ETKİLEYEBİLİR

Söz konusu hata ve eksiklerin sadece ABD ordusunu değil; Türkiye Avustralya Belçika Danimarka İtalya İsrail Hollanda Norveç Japonya Güney Kore ve Britanya'yı etkilediği öne sürüldü.

2019'un sonuna kadar ABD Savunma Bakanlığı yetkilileri F-35'lerin geliştirme aşamasını sonlandırıp sonlandırmama ve ve tam hız üretime geçip geçmeme konusunda kritik bir karar verecek. Bu süreç boyunca 2018'de 91 uçak üreten Lockheed Martin firması 2013'e kadar bu rakamı yıllık 160'a çıkaracak.

ABD'Lİ YETKİLİ: TÜM SORUNLAR ÇÖZÜLMEYECEK

Savunma Bakanlığı'nın F-35 Programı Yetkilisi Koramiral Mat Winter "F-35 Ortak Program Ofisi hızlı ilerlemeler kat ediyor gibi görünüyor fakat tüm sorunlar tam hız üretim kararı verilmeden önce çözülmeyecek" dedi.

Winter'a göre; tam olarak üretime geçmeden önce 13 problemden dokuzu muhtemelen ya düzeltilecek ya da 2. Kategori seviyesine düşürülecek. İkisi ise gelecekte bir yazılımla karara bağlanacak. Fakat F-35 Program Ofisi belgelerde bahsedilen iki sorunu düzeltmeyi düşünmüyor.

Winter bu sorunların hiçbirinin pilotlar F-35 programı ya da F-35 gövdesine yönelik ciddi ve yıkıcı riskler teşkil etmediğini savundu.

ABD TÜRKİYE'Yİ TEHDİT EDİYOR

ABD Rusya'dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemleri nedeniyle Türkiye'yi ortak üreticileri arasında yer aldığı F-35 programından çıkarmakla tehdit ediyor.

Son olarak Arinoza'da bulunan Türk pilotlara ve teknik ekibe F-35'lere ilişkin verilen eğitimin durdurulduğu açıklanmıştı.

ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan Türkiye'nin F-35 programına katılımına ilişkin 31 Temmuz itibariyle atılacak bir dizi adımı Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'a gönderdiği bir mektupla iletmişti.

'İKİ ÜLKE PROGRAMDAN ÇIKABİLİR'

Öte yandan defencenews'ün ele geçirdiği belgelerde F-35'in ortak üretiminde yer alan iki ülkenin Lockheed Martin üretimi Otononom Lojistik Bilgi Sistemi (ALIS) nedeniyle programdan çıkmayı düşündüğü belirtildi.

Belgelerde adı anılmayan ülkeler ALIS adlı sistem üzerinden ABD ve Lockheed Martin şirketine akan bilgilerin ABD ordusuna ve Amerikan savunma şirketlerine bu ülkelerin uçuş operasyonlarına ilişkin açık bir pencere bırakacağı konusunda kaygılı.

Defencenews'ün haberine göre; ALIS misyonları planlamak ve misyonlardan bilgi almak yedek parça siparişi vermek ve teknik datayı görüntülemek gibi F-35'lerle ilgili hemen hemen her aşamada kullanılıyor.

F-35 programını 2017'den bu yana yöneten Koramiral Mat Winter programdan çıkma tehdidinde bulunan ülkelerden haberdar olmadığını savundu.

Winter "Bunlar nereden geliyor bilmiyorum bilgi siyasidir; fakat hiç kimse çıkmıyor. Kimse bana bu sözleri söylemedi ve tüm partnerlerimiz düzenli olarak görüyorum" dedi.

http://www.turktime.com/haber/gizli-f-35-belgeleri-sizdirildi/505400?fbclid= IwAR3bp3Xw1ZIOyOnLug-PrIyeJcOcX8-siKDyd9LBpSWNr32_ooc1mj0UUCk

================================


- - - - - - - - - - - - -

a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Devrimin amacini kavramis olanlar surekli olarak onu koruma gucune sahip olacaklardir.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

190. INSAN RUHUNUN MANEVIYATINI, ILAHIYATIN NE KADAR KISITLADIGI VE KULTUR, AKIL VE GERCEK ISIKLARININ ILERLEMESINI NE KADAR ERTELEDIGI HAKKINDA

Her donemde dusuncenin gercek zorbalari olmus olan ruhanilerle, tanrilarin gostericileriyle cekismeye, dovusmeye ve dusmanliga dusmekten cekinmek icin, eski ve yeni butun dusunurler ne kacamaklar, ne maharetler kullanmislardir! Buluslarini dinlerin kutsallastirdigi ham hayallerle, fahis hatalarla birlestirmek icin, Descartes'lar,

Malebranche'ler ve diger bircogu ne kadar varsayimlar, dolambaclar hayal etmek zorunda kalmislardir! En buyuk filozoflar, fikirleri teolojinin ilkeleriyle her catistikca, hatta sacma, celiskili, mantiksiz olmak tehlikesine dustugu olcude, kendi kendilerini ne kadar yedek onlemlerle kusatmislardir! Bazi acikgoz rahipler, cikarlarina uymayan sistemleri sondurmeye hep ozen gostermislerdir. Teoloji, her donemde "Procuste'un

Yatagi" olmustur. (Bu haydut, bu yataga yabancilari yatirirdi; ayaklari yataktan uzun olursa keserdi. Uzerine yatmak zorunda biraktigi kimsenin ayaklari yataktan kisa olursa, atlarla cektirerek ayalkarini uzatirdi. )

Yuzyillardan beri, hep yararsiz ve cogu kez turumuze zararli kuruntular uzerinde delice hayat tuketen bircok caliskan kafalarin kaybedilmesini, aci ve sikinti duymaksizin dusunebilecek, akli basinda insan, hangi insandir? Bunca unlu dusunur, bos bir teoloji ve kustah tartismalarla ilgilenecek yerde, fikirlere ne kadar isik sacabilirdi! Dini goruslerinin mal oldugu cabalarin yarisi ve kultlerin milletlere gerektirdigi masrafin yarisi; ahlak, siyaset, fizik, tip, ziraat vb. hakkinda dahileri aydinlatmaya yeterli olmaz miydi? Hurafe hemen hep kavimlerin dikkatini, hayranliklarini, hazinelerini yutar. Onlarin cok masrafli bir dinleri vardir. Ancak etkenleri olarak ne isiklari, ne erdemleri, ne mutluluklari vardir.

Bazi eski ve yeni filozoflar, tecrube ve akli rehber yapmak ve hurafelerin zincirinden kurtulmak cesaretini gosterdiler. Lencippe, Straton, Epicure, Democrite ve oteki bazi Yunan bilginleri, batil fikirlerin kalin perdesini yirtmaya ve felsefeyi ilahiyatin engellerinden kurtarmaya curet ettiler. Ancak kuruntuya asik muhayyileler icin fazla sade, duygusal mucizelerden ve keramet iceren seylerden fazla arinmis olan sistemleri, yerlerini, Platon'larin, Socrates'larin, Zenon'larin, masal icerikli varsayimlarina ve tahminlerine terk etmek zorunda kaldi. Yenilerden Hobbes, Spinoza ve Bayle vb. Epicure'un izleri uzerinde yuruduler. Ancak felsefeleri, akli dinlemeyecek olcude masallarla henuz keyf halinde olunan bir dunyada cok az izleciyi buldu.

Butun donemlerde, halkin kutsallastirdigi batil fikirlerden hicbir tehlike olmaksizin ayrilmak mumkun olmamistir. Hicbir turden bulus yapmaya asla izin verilmedi. En aydin adamlarin butun yapabildikleri, kapali kelimelerle konusmak, cogu kez korkak bir gonul oksaciligiyla, utanc icinde, yalani gercekle karistirmak oldu; bircoklarinin biri acik oteki gizli cifte inanci oldu. Gizli olan inanclarinin anahtari kayboldugundan, bu kisilerin gercek duygulari cogu kez anlasilmaz ve dolayisiyla bizim icin yararsizdir. En acimasiz tarzda yok edilmek tehdidi altinda, akil ve muhakemeden vazgecmeleri ve akil ve muhakemeyi imana boyun egdirmeleri kendilerine bagrilarak soylenen yeni filozoflar, dehalarina nasil ozgurce gezinti verebilir, akil ve muhakemeyi nasil olgunluga yoneltebilir, insan zekasinin ilerlemesi nasil hizlandirilabilir? Buyuk insanlar gercegi, ancak korkuyla titreyerek, araliktan gorduler; gercegi ifade etmek cesaretine cok ender olarak sahip oldular. Bunu yapmaya cesaret edenler, "kustahliklarindan" dolayi, genellikle cezaya carpildilar. Din, hicbir zaman ozgurluk olgunluguyla dusunmeye, ya da dusunuleni acikca soylemeye, ya da insanin her yerde kurbani ve saskini oldugu batil fikirleri elestirmeye asla elverisli olmadi.

- - - - - - - - - - - - -
Gecmisi denetleyen diyordu Parti slogani, gelecegi de denetler su ani denetleyen gecmisi de denetler.

George Orwell1984
%
Baglilik, dusunmemek demektir, dusunmeye gerek duymamak demektir.
Baglilik bilincsizliktir.

George Orwell1984

- - - - - - - - - - - - -
Ateist, "Tanri yoktur," demez; "Tanri derken ne kastettiginizi anlamiyorum.

Bende Tanri diye bir fikir yok. Tanri' sozcugu benim icin, herhangi bir berrak ya da belirgin olumlama tasimayan bir sestir."
BRADLAUGH,CHARLES (1833-1891) Ingiliz sosyal reformcu ve laiklik taraftari.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 





-------------------------------------------------
This free account was provided by VFEmail.net - report spam to abuse@vfemail.net
 
ONLY AT VFEmail! - Use our Metadata Mitigator™ to keep your email out of the NSA's hands!
$24.95 ONETIME Lifetime accounts with Privacy Features!
No Bandwidth Quotas!   15GB disk space!
Commercial and Bulk Mail Options!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder